6.Sezon 2.Bölüm

29 2 0
                                    

Kanun adamı şaraptan yudumlarken saatine tekrar baktı. Daha sonra, bacağından vurduğu adamın kafasına nişan aldı. Handaki insanların üzerinde bir göz gezdirdikten sonra, "Onların konuşacağı yok, ta ki sıra onlara gelene kadar. Sen söylemek ister misin?" Yerde yatan adam, sürünerek geriye doğru adımlar attı. Kanun adamı, acımadan silahı ateşledi. Bütün handa bir gürültü koptu. Han sakinlerinden silahlı olanları tetikleri çekip, dört kanun adamının üstüne yürüdü. Kanun adamlarından biri, "John, başaramayacağız!" Dese de, adam laftan anlamadı. Rozetini havaya kaldırıp, "Ben ve adamlarıma bir şey olduğu taktirde, bu kasabada canlı tek bir kişi kalmaz!" Han sakinleri, söylene söylene yerlerine dönerken, John tekrar saatine baktı. "Üç dakika daha geçti!" Elindeki silahı küfürler içinde masaya vuran ihtiyar adam kalbine giren kurşunla, yere yığıldı. Handaki bağrış çağrış devam ederken, John, "Hancı!" diye bağırdı. Yanına doğru gelen Flora, adamı dinlemek için başını eğdi. John ayağa kalkıp, kızı bileğinden sertçe tuttu. "Bu han için ne kadar kıymetlisin?" Handaki herkes tekrar elini silahlara atınca, John gülümsedi. Yanında oturan adama bağırdı. "Sam! Bu kadını soyun!" Arkasında ayağa kalkana adam, John'u geriye doğru çekti. "John! Sen ne diyorsun?" John arkadaşının elini kabaca üzerinden attı. "Sen emirlere uy Sam!" Sam istemeye istemeye, Flora'nın üzerine doğru yürüdü. Bu sırada silahını kaldıran biri nişan alırken, hala masada oturan, iki kanun adamından birinin uyarısıyla durduruldu. Adam silahını bırakmayınca, John adama ateş etti. "Kiminle dans ettiğinizi bilmiyorsunuz!" Sam, kadının üzerindekileri çıkarmak için, diğer arkadaşından yardım alırken, bir kez daha tetiğin çekildiğini duydular. "Elini ondan çek!" Joe'nun sesi adeta hanı titretmişti. John, ona bakıp gülümsedi. "Joe! Kısa bir süre önce, dosttuk değil mi?" Joe tekrar silahı, Flora'yı tutmakta olan, Sam'e doğrulttu. Bir iki adım daha yaklaştı. "Sana elini çek dedim!" Sam, kadını bıraktığı anda John bağırdı. "Emirleri kimden alıyorsun Sam?" Sam, üzgün gözlerle, John' baktı. "Yapma John!" John, tekrar bağırdı. "Martin! Kadını tut!" Martin, uzun boyuyla kadının omuzlarına yapıştı ve üzerindekileri yırtmak için çabaladı. Bu sırada, Joe ateş etti. Martin omuzundan vurularak, geriye doğru gitti. Hanın kapısına çarptığında omuzunu tutuyordu. John hemen silahını çekip, Joe'ya doğrulttu. "Başka bir şansın olmayacak John!" John gülerek silahı Flora'ya doğrulttu. "Hep bir şans vardır Wheeler!" Joe, Flora ve John arasında gezdirdiği bakışlarından sonra, tekrar nişan aldı. Sam olaya dahil oldu. "Joe yapma!" Merdivenlerden hızla inildiği tüm han tarafından anlaşıldı. Aşağıya gelen Sabrina idi. "Joe!" Joe ona kulak asmadı. "John! Seni son kez uyarıyorum!" John, silahı Flora'nın baldırına dayadı. "Joe, seni bir kere daha uyaracağım." Ateşlenen silah ile Flora'nın acı içinde haykırması, handa yankı yaptı." Joe donup kalmıştı. Ne yapacağını bilemeyen Joe, silahını indirdi. John'un yere fırlattığı Flora bağırdı. "Hayır Joe!" John, başıyla Sam'e işaret yaptı. Han kapısını açtığında, içeriye dört kişi daha girdi. Dört silahlı, Joe'ya nişan alırken, John onun yanına gelip teslim oluşunu zevkle izledi. John, tam kelepçeleri çıkardığında, Hanın kapısı bir gürültüyle açıldı. Henüz kapanmayan kapıdan içeriye giren güneş ışığı, kapıyı açan adamın suratını gizliyordu. Uzun boylu, kalıplı bir adam, kapının önünde duruyordu. Güneş, insanların gözünü kamaştırırken, adam o tanıdık sesiyle konuştu. "Atın silahlarınızı!" Sese kimse kulak asmayınca, adam belindeki ikiliye elini attı. Adamın eli silahlara gittiğinde, sonradan gelen dört adam, silahlarını adama çevirdi. Adam, han kapısını iki hamlede söküp, dört adama fırlattı. Yere yığılan adamlar kalkmaya fırsat bulamadan, adamın çıkardığı ikiliyle ateşe maruz kaldılar. Adamlar geriye doğru ateş ederek kaçarken, aşağıya inen, Charlie ve Atış-ka tarafından sıkıştırıldılar. John olanları şaşkın şaşkın izlerken, yediği bir diz darbesiyle eğildi. Joe, fırsatı kullanarak, adama saldırıyordu. John, kendisini kafasından tutup, bir diz darbesiyle yere tekrar indiren adamın, hamlesini savuşturmak için zaman kolluyordu. Yerden kalkmamayı tercih ederek, Joe'nun üzerine gelmesini bekledi. Joe, silahını çekip John'a nişan aldığında, ellerini kaldırıp ayağa kalktı. Joe kapının önünde duran arkadaşına başıyla selam verirken, yediği bir kafayla yere yığıldı. Kapının önündeki adam olaya müdahale edecekken, Sam'in saldırısı üzerine kendini yerde buldu.

Efsanevi Savaş 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin