Bir Tutam Mutluluk

19. Bölüm

+18 bir bölüm.

Ateş ellerini uzatıp ince bedeni kucağına aldı. Ayakta beklerken bacakları yanlardan sallanan kadının kollarını boynuna dolamasını izledi. Mutfaktan çıkarken kendi aptallığına gülüyordu içten içe. İlk evlendikleri zaman genç kızdan ayrılabileceğini düşünebildiği için. Onun gibi bir yaratığı kendi elleri ile uzaklaştıracaktı. Hatasının farkına erken varmıştı en azından. Aklına aptallığına devam ettiği düşüncesi gelince içini kaplayan öfkeye engel olamadı.

Merdivenlere gelince yukarı doğru çıkmaya başladı. Vücudunu saran sıcak kollar, boynuna vuran titrek nefes onu da yakmaya başlamıştı. Yukarı çıktığında genç kızı yer yatağına bıraktı. O an Lena odayı inceleme fırsatı bulabildi. Aşağı kat kadar güzeldi burası da. Ve tavan tamamen cam ile kaplı idi. Yerde bir yatak ve odanın köşesinde bir banyo kabini dışında bir şey yoktu. 

Etrafı inceleyen gözlerini çekip kocasına baktı. Ateş elleri genç kadının kollarını, bacaklarını okşuyor kasılan vücudunu rahatlatmaya yardımcı oluyordu. Ve bu korkmuş genç kızı çeşit çeşit zevkin cirit attığı büyük bir okyanusa sürüklüyordu. Genç kız birazdan yaşayacağı şeylerin gerçekliğinden kocasına sığınmak istiyordu.

"Korkuyor musun?" diye sordu Ateş.

Lena onun dokunuşlarının uyandırdığı arzudan boğuklaşan sesi ile; " Biraz. Şey..."

"Evet..." Dedi Ateş eli ile genç kızın yanağından göğüslerine oradan kasıklarına doğru bir yol çizdi.

"Çok acıyacak mı?"

Ateş gözlerini genç kızın gözlerine kilitledi. Genç kızın diğer birlikte olduğu kadınlar gibi tecrübe sahibi olmadığını unutmuştu. O kadınlar genelde Ateş vücudunda hüküm sürsün, sert bir birliktelik yaşasınlar isterdi. Acı çekmek isteyen kadınların sayısı da azımsanamayacak kadar çoktu. Ama gencecik karısı gelecek şeyin getireceği acıyı bilmiyordu. Ve korkusunu genç adamla paylaşmak istemişti. Aslında kendisi de bilmiyordu.

"Lena. Ben daha önce bir bakire ile birlikte olmadım."

Genç kız kafasını salladı. "Sana güveniyorum."

Ateş gülümsedi. Ellerini yine vücudunda gezdirmeye başladı. Yavaşça karısının üzerine uzanıp dudaklarını yumuşak dudaklarla buluşturdu. Hassas, güven verici bir öpücüktü bu. Genç kızı baştan ayağa titreten...

Lena soğuk ellerini genç adamın ensesine koydu. Bir süre sonra dudaklarını ayırdı birbirinden. "Ateş. Önce banyo yapsam."

Genç adam gülümsedi. "Neden?" Burnunu karısının elbisesinden görünen göğüs oluğuna gömdü. Derin bir nefes aldı sonra. "Mis... Mis gibi."

"Evet, ama iki gündür banyo yapmadım. Lütfen."

Genç adamın geri çekilip kaşlarını çatınca gülmeye başladı. Sonra elini uzatıp elbisesinin fermuarını indirmeye başladı. Ateş' in bakışlarındaki atan renk farkını görünce doğru yolda olduğundan emin oldu. Sağ omzunu açık bırakacak şekilde indirmeye başladı yavaşça. Elbiseyi kendi çabası ile beline kadar indirdi. Genç adamın elleri elbiseye uzanıp bacaklarından çıkarırken, kendisi de gömleğinin düğmelerini açmaya başladı. 

 Lena ortaya çıkan bronz kaslı bedene bakıp yutkundu. Nasıl da muhteşemdi öyle. Yavaşça uzanıp ellerini gezdirmeye başladı. Yavaş ve ihtirasla. Genç adam ise avucuna konan küçük kuşu korkutmamak için nefesini bile yavaş alıyordu. Genç kızın birlikteliklerini zoraki ve korkarak değilde istek ve aşkla yaşamasını istiyordu. Gömleği çıkaran genç adam ayağa kalkıp pantolonunun düğmesine uzandı bir süre sonra.