Her genç kız ilk aşkını, düğününü, kocasını, evliliğini ve çocuklarını hayal ederek büyür. Kimi zaman ailesinin yaşadığı mutluluğa imrendiği için kimi zaman da bazı nedenlerden dolayı yaşayamadığı mutluluğu yaşamak ister. Bazıları sadık bir koca, bir baba, bir ağabey ilgisi görmek isterdi. Tatmadığı, özlediği bütün duyguları onda yaşamak en büyük arzusu olur bazı yönlerden yetim kalmış kadınların. Kocasına sığınmak ister işte onlar. Kadının doğasında olan en ilkel duygudur bu.
Lena sol elinin boş yüzük parmağına bakarken de bunları düşünüyordu. Bir şeyler eksikti. Aşk yoktu mesela. Duygu, tutku, mutluluk... Çoğu şey eksikti.
Sabah ki ev baskını ve Ateş' in yakınlarının gelmesinin ardından ortam durulunca adının Sarhan olduğunu öğrendiği adam gidip bir nikah memuru getirmişti. İşlemlerin bu kadar hızlı olmasına şaşırıyordu genç kız. Hızlıca kıyılan nikah ve gösteriş olsun diye kesilen bir kurbanın ardından misafirler evden ayrılmıştı. Üzerinde gelin olduğu belli olsun diye giydirilen bir beyaz elbise vardı genç kızın. Adam ise siyah bir takım giymişti.
Artık Lena Kuntman' dı. Tanımadığı birkaç kez gördüğü bir adamın karısı olarak ona ait bir özel uçakla İstanbul' a doğru gidiyorlardı. Gözlerini elinden alıp yanındaki oturan bedene çevirdi.
Uyuyordu. Kafası Lena' ya doğru dönüktü. Son saatlerde yaşadıkları yüzünden kaçı rahat bir uyku çekebilmişti ki! Uzun kirpiklerinin yüzünde bıraktığı gölgeyi izledi. Güçlü vücudunu saran kazağın ona ne kadar yakıştığını düşündü bir an. Bu adam güzeldi hatta bir erkeğe göre çok fazla güzeldi. Büyük kıvrımlı, kiraz rengi dudaklara bakınca aklına onu hiç öpmediği geldi. Nikahtan sonra memur öpebilirsin dediğin de sadece alnına bir öpücük kondurmuştu. Dini nikahta zaten bir şey olamazdı.
Ama fazla cömert davranmıştı onun için. Mehir olarak ev, araba ve bankada bir miktar para vereceğini söylemişti. Amcasına ise para vermiş Erzurum' da yapılacak iş içinde bir takım sözler söylemişti. Aslında utanması gerekiyordu, karşı çıkmalıydı belki de ama ne zaman ona bir şey sorulmuştu ki? Evlenme teklifi alması dışında. Lena baştan buna rahatsız olmuştu. Mehir neyse de diğer türlü şey ona satıldığını hissettirmişti. Genç adamsa bunun onlara bir teşekkür niteliğinde olduğunu söylemiş, konuyu çok uzatmamıştı.
"Ne düşünüyorsun?"
Kafasını kocasından alıp karşısında oturan sarışına çevirdi. Adının İdil olduğunu öğrendiği kız, Ateş' in kardeşinin yani kaynının sevgilisi idi. Sabah gelmişlerdi onlarda. İdil sevgilisinin omzuna koyduğu başına dikkat ederek fısıldadı. Her iki erkek te fazlasıyla yorgundu. Sabah ki yoğun sporun etkisi de büyüktü bunda. Alaz ve Sarhan tam kavganın ortasında geldikleri için evdeki temizliği büyük bir mutlulukla yapmışlardı.
"Her şey o kadar hızlı oldu ki. Şaşkınım."
İdil anlayışlı bir biçimde gülümsedi. "Nasıl şaşkın olduğunun farkındayım. Seni anlayamam çünkü başıma böyle bir şey gelmedi. Ama kısa sürede bir erkeğe bağlanmanın nasıl olduğunu biliyorum." Son cümlesinden sonra omzunda uyuyan adamın saçlarını okşadı. Esmer adam biraz kıpırdanıp burnunu genç kızın boynuna doğru götürüp derin bir nefes aldı.
"Siz ikiniz bayağı bir iyi anlaşacaksınız belli. Allah bizim yardımcımız olsun. "
Genç kızlar kıkırdarken aynı homurdanma Ateş' ten de geldi.
"Haklısın."
Hemen yan tarafta ikili koltukta oturan Baybars telefonda kız kardeşi ile konuşuyordu aynı anda. "Ah evet. Azra teyzeni üzme bebeğim. Az bir zaman kaldı. Geliyoruz... evet Ateş abin evlendi... Tamam güzelim. Öptüm."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Tutam Mutluluk
Romance"Sana bir sözüm var. Ama bu kızı yanımda çok tutmam. Er ya da geç boşanacağım." 15.11.16