E K S İ K

•7

Multimedya'da Uzay var😎 iyi okumalar 😚😚

"Sarhoştun,bir anlamı yok.İkimiz içinde."

"Var, sarhoş değildim..Ne yaptıysam gayet kendimdeydim"
"Bunun hakkında bir daha konuşmak istemiyorum"bir diyerek odadan çıktı.Evet unutmamıştı ve bu konuşmayı yapmamak için hatırladığını söylememişti fakat istemese bile davranışlarından olsa gerek Yankı anlamıştı.

Şirketten ayrılarak Demirle buluşmak için sözleştikleri mekana gitti. Kısa bir sohbetten sonra Demir onunla birlikte çalışmak istediğinden bahsetti üstelik teklif ettiği miktar şuanki işinden iki kat daha fazlaydı ama Gratia ile bir sözleşmesi olduğundan dolayı böyle bir teklifi kabul edemeyeceğini söyleyerek kibar bir dille reddetti.

Gergin başlayan bugün daha ne kadar kötü ola bilir diye düşündü.. Tüm bunlar ne anlama geliyor? Biri onu sevmeye mi başladı? Bunu istemiyor, birini sevmek,ona bağlanmak,kaybetme korkusu yaşamak..Ve aşkın getireceği tüm o iyi, kötü hiçbir şeyi istemiyor. Gardını bırakamaz,teslim olmaz, yapamaz.O cesur, soğukkanlı, kendi ayakları üzerinde duran kadın hiç korkmaz gibi görünsede aslında herkes gibi onunda korkuları var.Acılarını unutmaktan korkan birini tanıdınız mı hiç?

Bugün özel bir gündü.Heryıl o mezarlığa gider ilk günkü gibi, yine gitti.Çiçekler aldı..uzun bir yol gitti..Yoruluyordu, güçlü olmak çok yorucu.Hergünü burada ağlayarak geçirmemek için kendini zor tutuyordu.Buraya çok sık gelirse toparlayamazdı kendini bu yüzden yılda sadece birkaç kez geleceğine dair söz vermişti.

Çiçekleri alarak arabadan indi.Mezarlar arasında yavaş adımlarla gezinerek aradığı yere gelmişti. Elinde tuttuğu beyaz gülleri mezarın üzerine koyarak yere oturdu, mezar taşındaki resme bakarak başını aşağı eğdi. Özür dilerim Diye fısıldadı. "Biliyor musun bazen merak ediyorum..bana kızgın mısın diye..Seni kurtaramadım.Her gelişimde bunları söylediğimi biliyorum ama elimde değil,hep bunları düşünüyorum.Yalnız hissediyorum. Birlikteyken bir sürü kötü zaman oldu ama her saniyemizi özlüyorum.Güçlü olmamı istemiştin,elimden geleni yapıyorum.Seni unutmayacağımı biliyorsun değil mi? Gittiğin için canım hala çok yanıyor,seni kurtarmadığım için özür dilerim.Acı çeken ve eksik yanımı..Sevdiğin bu şehirde saklayacağım,daima." Ellerini son kez mezar taşının üzerinde gezdirerek ayağa kalktı.Başı döndüğü için yanında duran ağaca tutundu.Göz yaşları toprağı ıslatmaya devam ederken birkaç dakika olduğu yerde öylece durarak gökyüzünü izledi.. Yağmurun habercisi siyah bulutlardan gözlerini çekerek geldiği taraftan geri döndü.

Dönüş yolu boyunca bir paketten fazla sigara içmiştir,bir an Uzay bunu görse nasıl hisseder diye düşündü..Yinede bu durması için yeterli olmamıştı. Son günlerde sürekli eski zamanları hatırlıyordu.Sigara kokusundan nefret eden,insanlarla içiçe olan, neşe dolu bir kız hatırladı..Sonra kendine baktı. Ne kalmıştı geriye o kızdan ? Hiç.

Şimdiki halini seviyordu evet ama eski özelliklerini kaybetmeden de böyle olamaz mıydı? Sanırım bu çok çelişkili olurdu. En başta o kız duygularla hareket ederken şimdikinin önceliği mantık.

Eve gitmek istemiyordu,birisiyle konuşmak bile istemiyordu.Bir paket daha sigara ve kahve alarak en sakin bulduğu yerde arabayı durdurdu. Birkaç metre ileride ormanlık vardı,bir sigara yakarak arabadan indi. Kar yağmaya başladı o anda. Beyaz kar taneleri siyaha yakın bir renge boyadığı saçlarının üzerinde yerini alırken sigara dumanını içine çekti.. Bugünün hüznünü her saniyesinde daha çok hissediyordu.Oysa sabah uyandığında böyle değildi,bu yıl belki daha kolay geçer sanmıştı ama öncekilerden farklı geçmiyor..Acı aynı.

Hava gitgide dahada soğurken arabadan ne kadar uzaklaştığını yeni fark ediyordu. Dalgınlıkla ormanın ortalarına kadar gelmişti. Ayağındaki ayakkabılar buraya hiç uygun olmadığından geri dönmek için birkaç adım attıktan sonra topuğu kırıldı. "Bir bu eksikti" diyerek ayakkabıları çıkararak yürümeye devam etti.