Mmmmm Tadın Çok Güzel!

3.6K 158 52
                                    

          CANLARIMMMMM İYİ OKUMALAR...

          Beynim hızla çözüm yolu bulmaya çalışırken Rüzgar pişkin bir şekilde sırıtıp ''Kuzenin de her delikten çıkıyor.'' dediğinde elimle hızla ağzını kapattım. Çünkü Doruk belki uyuduğumu sanıp gidebilirdi. Dudaklarına değen elimde bir sıcaklık oluşmaya başladı.  Bana tuhafmışım gibi baktığında fısıldayarak ''Sessiz ol belki uyuduğumu sanıp gider.'' dedim. Ama Doruk  ''Kuzeeeeeeeeenn! Ses geliyor uyanmışsın aç hadi kapıyı.'' dediğinde artık bunun için geç olduğunu anladım. Elimi Rüzgar'ın ağzından çektiğimde sırıtarak ''Şimdi ne yapıyoruz?'' dedi.

         Pislik yaa ben burda bu işten sıyırma derdindeyim bu umursamaz  gırgır geçiyor. Aklıma gelen ani fikirle Rüzgar'ı yattığı yerden kaldırıp ''Seni tuvalete saklıyoruz.'' dediğimde cevap bile beklemden onu tuvalete tıkıp kapıyı kapattığımda küçük bir kıkırtı duymuştum.

     Buna sinirlenecek vaktim yoktu hemen kapının önüne geçip derin bir nefes aldım ve kapıyı açtım. Doruk içeri girerken ''Bir an hiç açmayacaksın sandım.'' dediğinde sesi sitemkar olmadığı için rahatlamıştım. ''Banyodaydım.'' diye kısa bir açıklama yaptım.

             Beraber koltuğa oturduğumuzda ne kadar sakin olmaya çalışsamda gergindim. Rüzgar'ın tuvallette olduğu aklımdan bir an olsun çıkmıyordu. Doruk ''İyi misin çok korkmuş gibi görünüyorsun.'' dediğinde hemen ''Yoo iyiyim.'' dedim ve inandırıcı olmasını umduğum bir şekilde gülümsedim. Doruk  bana bir şey isteyeceğini anlayacağım şekilde bakarak ''Talha beni aradı. Partideki arkadaşlarla beraber İzmir'i  gezeceklermiş. Gelmem için çok ısrar etti. Ben de kıramadım. Sen de gelir misin?'' dediğinde kısa bir beyin fırtınası sonucunda ''Doruk ben gelmem yaa. Hem doktor dinlen demişti. Sen git.'' dediğimde  aklıma gelen bu süper bahaneden dolayı kendime kocaman bir 'bravo' dedim. Bana anlıyorum der gibi baktıktan sonra ''Sohbetine doyum olmaz kuzen! Ben kaçar.'' dedi ve gülümseyerek gitti.

         Kapının kapandığına dair duyulan sesten sonra gözlerimi kapatıp büyük bir 'Ohhhh' dedim.  Rüzgar gülerek yanıma gelip  oturdu ve ''Demek yırttın.'' dedi.

      Bu manyak tüm sinirlerimle oynuyordu. Öfkeli bakışlarımı ona yollayarak onu gördüğüm ilk andan beri merak ettiğim soruyu ona yönelttim ''Bu rahatlığının ve umursamazlığının kaynağı ne?''  Bana  ürkütücü bakışlar atarak ''Sanane!'' dediğinde buna pek şaşırmamıştım. Zaten doğru dürüst cevap vermesini beklemiyordum sadece şansımı denemek istemiştim. 

            Ürkütücü gözlerine bakarak hangi halinin daha sinir bozucu olduğunu düşünmeye başladım. Umursamaz mı, yoksa şimdiki gibi ürkütücü mü? Ben soruma cevap bulamadan aniden ayağa kalkıp  ''Artık hazırlansan.''  dediğinde sesi sabırsızdı. Oturduğum yerden kalkıp bıkkın bir sesle ''Bari odadan çık da üzerimi değiştireyim.'' dedim.  Bana kışkırtıcı bir şekilde sırıtırken kendini yatağa tekrar atıp ''Bu fırsatı kaçırmamalıyım.'' dedi. Sanırım bu hayatta çıkmam anlamına geliyordu. Gözlerimi devirip valizimin yanına gittim. İçinden mor şortumu ve üzerinde renkli çizgilerin oluşturduğu hoş karmaşası olan beyaz tişörtümü alıp tuvalete gittim.

           Aslında Talha'nın Doruk'u çağırması süper olmuştu bu sayede bir de onunla uğraşmak zorunda kalmayacaktım. Üzerimi değiştirdikten sonra saçımı düzeltip çıktım. İçimde Rüzgar'ın varlığından dolayı oluşan kıpırtı 'Ben burdayım!' diye bağrıyordu.

          Tuvaletten çıktıktan sonra Rüzgar'ı gözleri kapalı bir şekilde yatarken buldum.  Allah'ım neler yaratıyorsun? Tüm günümü bu çocukla mı geçireceğim ben? Siyah saçları yüzünün çevresinde dağılmış vaziyette dururken pürüzsüz teni camdan yansıyan güneş ışığıyla aydınlanarak daha çekici bir hal alıyordu. Keskin vücüt hatları ve 'bana da bak' diyen baklavaları tişörtünden bile görünüyordu.  Gözlerimi ondan almak için kendimle büyük bir savaş içinde olsamda gözlerim bana itaat etmeyi reddediyordu.

RÜZGAR 'SIZ ADA OLMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin