🔸16.BÖLÜM 🔸

93 45 14
                                    





Odada Neslihan vardı ve kendi kendine konuştuğu tabiki çok belli oluyordu, kafamı kapıya biraz daha yaklaştırıp konuştuklarını dinlemeye başladım.

" Aşşalık sürtük." duyduklarımla şok olurken elinde bulunan kahve fincanını alıp okul için hazırladığım projeye tutu durdurmak için seslenmek istesemde daha bir adım atmadan kahveyi projemin üstüne boca etmişti.

" Bakalım projeyi yetiştiremediğini söyleyince Cihan bey ne tepki verecek, umarım azarlayıp işten atar." duyduklarımla dahada şok olurken projenin iş için olmadığınamı sevinsem okul için önemli olduğunamı üzülsem bilemiyordum.

Kaşlarımı çatıp sinirle odama girdim ve Neslihanı kolundan tutuğum gibi kendime çevirdim.

Beni görmesiyle şok olmuştu, kafamı masamın üzerindeki projeme çevirip dahada sinirlenmiştim.

" Sen ne yaptığını sanıyorsun?" sinirle sorduğum soruya mahçupça bakmaya çalışmıştı

" Özür dilerim ben masaya çarptım ve döküldü." yalanına dahada sinirlenmiştim göz göre göre o dökmemişmiydi kahveyi? parmağımı kaldırıp ona doğru salladığımda sinirle konuştum

" Yalan söyleme gözlerimle gördüm." yakalandığının farkında değildi tabi ben söyleyene kadar. Kapıya yürüyüp kapattığında tekrar bana döndü ve sinsice olduğunu düşündüğü ama tam bir amele sümüğü gibi olan bakışlarını bana gönderdi.

" İspat edemezsin." sinirlerim dahada gerilmeye başlayınca artık elimden bir kaza çıkacağını anlayıp kapattığı kapıya ilerledim, Cihan Demire söyleyebilirdim ama nasıl bir tepki verirdi bilmiyorum işinden olmasına yinede gönlüm razı olmazdı.

" Çık odamdan." alaycı bakışlarını üzerimde gezdirip yavaş adımlarla odamdan çıktı.

Arkasından hızla kapattığım kapıyı pekte umursamayarak hızla projemin mahfolduğu masama ilerledim. Lanet olsun mahfolmuştu, bu kadının benimle ne alıp veremediği vardı gerçekten anlamıyordum, ona ne yapmıştımda benden bu denli nefret ediyordu.

Telefonumun çalmasıyla masanın üzerinden alıp açtım.
" Ne var." sesime yansıyan sinirime aldırış etmemiştim.

" Napıyorsun bebeyim." Arzunun sesiyle derin bir nefes alıp verdim.

"Hiçbirşey sen." biraz bekleyip cevap verdi
" Betülle kafedeyiz napıyosun diye arıyım dedim." sanırım yemek molamı onların yanında kullanmamda bir sakınca yoktu.

" Handi kafe?"
" Yeşilçam." yakınlardı

" Tamam geliyorum." soru soracağını bilsemde telefonu yüzüne kapatıp çantamı aldım hızlı adımlarla odamdan çıkıp nefret dolu bakışlarımla Neslihana baktım ve asansöre doğru ilerledim.

Çağırdığım asansörü kısa bir süre bekleyip geldiğinde bindim ve otoparkı tuşladım.

Kısa sürede kızların yanına gelmiştim arabayı park edip kafeye girdiğimde bana dönen gözlerine bakıp yanlarına ilerledim.

Oturduğum anda konuşmaya başlayan ikiliyi aldırmadan garsona sipariş verip onlara döndüm.

" Sinirlisin." durumumu anlayan ilk Betül olmuştu başımla onaylayıp Neslihanın yaptıklarını anlattığımda sinirlenen arkadaşlarıma baktım, siparişimin gelmesiyle yemeğime başlayıp konuşmalara devam ettim.

" Allahtan okul için olanmış bir haftan var çizersin." başımla onalayıp çatalımı ağzıma götürdüm.

" Niye benden nefret ediyor hiçbir fikrim yok." Sohbet iyice açılmış yemekten sonra söylediğim çayımın son yudumlarını alırken Cihan Demrin sözleri geldi aklıma.

 TUTKU                  (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin