GECE

AKSUNGUR AİLESİ

(Multi: Azat Aksungur ❤️ Gece Şahin)

"Ben Tunç. Azat Aksungur'un kuzeni. Hani bizim gece kulübünde dans etmiştik."

Ağzımdan kaçan 'siktir' kelimesini duyunca sırıttı...

"Mümkünse Aksungurlar benden uzak durun!"
Kaşlarını kaldırıp bana baktı. Gözlerim istemeden de olsa küpelerine takılmıştı. Erkekte küpe sevmezdim ama bu çocuğa yakıştırmıştım.

"Yoksa sende mi Azat'ın kullandığı kızlardansın. Gerçi onlar uzak dur demezler ama..."

Pis pis sırıtıyordu. Gerçekten sıkılmıştım artık. Ayaklandığımda kolumu tutup beni durdurdu.
"Nereye?" diye sordu.

"Cehennemin dibine!"

Gülümsedi. Beni gıcık etmek için mi yapıyordu anlamıyordum. Mavi gözlerini üzerime dikip

"Kuzenimle ne yaşadınız bilmiyorum ama bu cehennemin dibine gitmeni gerektirmez."

Oturup viskimi kafama diktim. Sırıtarak konuştum.

"Doğru. Onu cehennemin dibine göndermek lazım.."

Aslında Tunç'u kullanıp ağzından Azat hakkında bilgi alabilirdim. Azat kapalı bir kutuydu. Onunla oturup doğru düzgün konuştuğumuzu hatırlamıyordum. Ve o benim hakkımda her şeyi bilirken ben sadece onun bana söyledikleriyle yetiniyordum. Aklıma gelen ilk fikirle Tunç'a dönüp gülümsedim. Lanet olsun reddedilebilecek bir kız değilim! Sanırım kendini beğenmişlik Azat'tan bana bulaşmıştı.

"Sanırım sen işime yarayabilirsin Maviş"

Göz kırpıp gülümsedim. Bana gözlerine inanamıyormuş gibi bakıyordu. Sanırım çok içtiğimi ve kafamın güzel olduğunu dünüyordu.

"Sende beni mi kullanmak istiyorsun? Azatla takılanlardan ne bekliyorum ki zaten. Yalnız güzelim ben sert seviyorum.."

Kaşlarımı çatıp ona baktım. Azat'ın soyunda vardı yavşaklık sanırım. Kızdığımı anlamış olacak ki sırıtması yerini ciddiyete bıraktı.

"Kafanız şeyinizden başka bir yere çalışmıyor!"

Söylediklerimi duyunca yine sırıtmaya çalıştı ama tekrar ciddileşip konuşurken gözlerini gözlerimden ayırmıyordu.

"Ne konuda işinize yarayacağım acaba leydim.."

"Önce sakin bir yere gidelim. Sonra bana Azat hakkında ne biliyorsan anlat.."
Kahkaha attığında sinirlerim bozulmuştu. Bir şeyi daha unutmuştum. Aksungurlar hiç bir zaman karşılıksız bir iş yapmazlar..

"Sana kuzenimi niye anlatıyorum ki? Dedektif felan mısın?" diye sordu.

"Hayır. Ama mazoşist olduğumu söylüyorlar. Her neyse anlatmazsan Azat'a gidip bana yavşadığını söylerim ve güzel bir dayak yersin!" dediğimde yine kahkaha attı.

"Azat niye sana yavşadım diye benle kavga etsin? Sen onun nesi oluyorsun da? Çok içtin bence kafan iyi oldu. Eve bırakmamı ister misin?"

Ayağa kalkıp karşısında dikildim. Ciddiyetimi koruyup tek kaşımı kaldırarak konuştum.

"Sevgilisiyim. Yani bi kaç saat öncesine kadar öyleydim.." Telefonumun ekranını gösterip Azat'tan bir sürü cevapsız çağrı olduğunu görünce bana şaşkın şaşkın baktı.