HATIRLIYORUM

5.5K 184 217
                                    



"Sabah bunların hiç birini hatırlama.. Yada hatırlıyorsan bile hatırlamıyormuş gibi davran olur mu? Lütfen.." 
dediğinde gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu...


Başımda çalan telefon yüzünden gözlerimi açtığımda Azat bana sıkıca sarılmış uyuyordu. Koltuktan aşağı doğru eğilip yerdeki çantamdan telefonu aldım. Arayan Bedirhandı. Sessize alıp tekrar onun  yanındaki yerimi aldım. Yüzünün tüm detayını inceliyordum.
Kaşlarını... Kirpiklerini... Dudaklarını...
Kıpırdandığında gözlerimi kapatıp uyuyormuş gibi yaptım. Uyanmış mıydı ki? Elini yüzümde hissedince kalbim hızlı hızlı atıyordu. Anlamasın lütfen anlamasın..

"Çok kötü bir oyuncusun.. Gözlerini aç."

dediğinde içimden kendime küfür ediyordum. Neden ondan önce uyanırsın ki sen!
Yat zıbar işte bulmuşsun kaslı kolları daha ne istiyorsun..
Gözlerimi açıp ona masum masum baktım. Gülümsedi. Tek kolundan destek alarak bana bakıyordu. Ve mükemmel görünüyordu.

"Arayan kimdi?" diye sordu. Duymuş muydu? Onu izlediğimi de biliyor muydu acaba? Lanet olsun!
"Bedirhan."
dediğimde kaşlarını çatıp bana baktı.

"Daha bende numaran yok lan!"diye kızdığında yutkunup şu lanet olası kalbime küfürler ediyordum.

"Beril'den almış. Ben vermedim."dedim.
Yerdeki çantama eğilince resmen üstüme çıkmıştı. Çantamın içinden telefonu alıp bana döndü.

"Şifren ne?" diye sordu.
Telefonu elinden çekip ona sinirli bir şekilde
"Sa-Na-Ne" dediğimde bu sefer üstüme tamamen çıkıp iki kolumu yukarı doğru  tuttu. Çırpınıyordum ama hayvan gibiydi.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen? Sapık mısın? Kalk üstümden camış!" diye bağırdım.

Kahkaha atıp dudağını ısırdı. Tamam burdan bakınca çok yakışıklı görünüyor olabilirdi. Ama Banane!

"Sapık olsam sabaha kadar mışıl mışıl kollarımda uyuyor olmazdın altımda inliyor olurdun Gece. Şimdi şifreni söyle!"

dediğinde gözlerim kocaman açarak ona baktım. Söylediği şey kulağımda çınlıyordu.
Utanmıştım ve onun bunu fark etmesini istemiyordum.
"Sen tam bir pisliksin!" dediğimde bileklerimi bırakıp üstümde oturdu.
Telefonu gösterip
"Söyleyecek misin yoksa telefonu paramparça etmemi mi istersin?" diye sordu.

Bacaklarım onu taşımıyordu. Telefonuma baktım. Tabiki kurmasını istemiyordum. Güzelim İPhone 6 Plus'ım..
"1724" dedim.
Hızla telefona şifreyi girip açtı. Ne yaptığını bilmiyordum. Kalkmaya çalıştım ama izin vermedi. Sonunda telefonu bana uzattı.
Elinden aldım ve "Kalk üstümden bacaklarım uyuştu!"dediğimde ayağa kalktı.
Doğrulup koltukta oturduğumda
"Dün geceye dair bişey hatırlıyor musun?" diye sordu.

"Hatırlamam gereken bir şey mi oldu?" diye sordum. Dağılmış saçlarını eliyle daha çok dağıtıp
"Hayır. Sadece sarhoştun biraz saçmaladın.. Ondan sordum." dediğinde güldü.
"Kötü bir şey mi söyledim?" diye merakla sordum.

"Yakışıklı olduğumu söyledin.. Ama bu bildiğim bir şey zaten." diyerek sırıttı.

Yanımdaki küçük yastığı ona atıp "Pislik!" dediğimde yastığı alıp bana attı.
"Şu lafı milyon kez söyledin. Başka bi şey bul artık. İşlemiyor.." diyerek güldü.
Mutfağa doğru ilerlerken ona ağzıma geleni sayıyordum.

GECE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin