HAKETMİYORUM

3.3K 109 102
                                    

( Multi: Gece Şahin 💓 )

Valizime son bi kaç kişisel eşyamı koyarken telefonuma zırt pırt gelen mesaj sesleri ile telefonuma bi göz attım. Numara kayıtlı değildi. Mesajı açtığımda kaşlarımı çatarak ekrana baktım..

"Beril'i görmek istiyor musun çakma rapunzel?"

Elim ayağım titrerken kapının açıldığını sonradan fark etmiştim. Baran bana gülümseyerek baktığında hala buz kesmiş gibi duruyordum. Baran'ın birden yüzü değişip yanıma geldiğinde nefesimi tuttuğumu yeni fark edip hızla derin bir nefes aldım.

"Ne oldu? Gece bi sorun mu var?"

"B-ben ş-şey Baran..."

Kekelemekten başka bir şey yapamıyordum. Baran elimi sıkıca tuttuğunda telefonu elimden aldı. Mesaja baktığında gözleri direk beni buldu.

"B-bu.. Bu.. O mu?.."

Numarayı tıklatıp arama tuşuna bastığında korkuyla ona bakıyordum. Bu numara kullanılmamaktadır sesini kulağına doğru yaklaştığımda duymuştum.

Gözlerim dolduğunda Baran telefonu yatağa fırlatıp bana sıkıca sarıldı. Başımı göğsüne gömerken bende ona sarıldım.

"Şşşt ağlamak yok.. Kim gönderdi bilmiyorum ama bir daha böyle bir mesaj alırsan direk bana geliyorsun Gece. Anlaştık mı?"

Başımı kaldırıp ona baktığımda sadece kafamı sallamakla yetindim.

"Hadi şimdi hazırsan gidelim."

Valizimi alıp ilerledi. Bense peşinden tabiki.. Bedirhan yarışı kazanmış ve Yelize söz verdiği gibi bizi bir haftalığına Muğla-Bodruma tatile götürüyordu. Azat gideli 2 hafta olmuştu ve hiç bir şekilde ne adı anılıyor ne de bi haber geliyordu.
Sanki bir rüyaydı ve ben o rüyadan uyanmıştım.

Arabaya bindiğimde arkada oturmayı tercih edip Baran'ı yalnız bıraktım. Yeliz ve Yeşim Bedirhan'ın arabasındaydılar. Hala mesajı düşünüp duruyordum. Levent pisliği mi atmıştı? Ya da acaba Azat mıydı?

Araba durduğunda gözlerimi Baran'a diktim. Arkaya doğru dönüp yayılmış olan bana baktı.

"Depoyu doldurup geliyorum. Bir şey istiyor musun? "

Başımı olumsuz anlamda salladım ve arabadan indi. Telefonumu kontrol edip duruyordum. Bir mesaj daha gelsin ya da arasın felan diye bekliyordum ama hiç bir şey yoktu. Kucağıma bir bomba bırakılmış gibi hissediyordum.

Kapının açılmasıyla yayılmaktan vazgeçip toparladım ve arabayı çalıştırmaya hazırlanan Baran'ın yanına oturmak için arka koltuktan on koltuğa ayağımı uzattım. Sonra tamamen bedenimi ön koltuğa atınca bana tuaf bir gülümsemeyle bakan Baran'ın koluna yavaşça vurdum.

"Önüne bak! "

Hiç bir şey söylemeden önüne döndü ve bende yol boyunca geçtiğimiz arabaların plakalarını okumakla meşguldüm. Uzun yolculukları hız sevmezdim. Çünkü midem bulanırdı. Bu yüzden kafamı başka şeylerle meşgul etmek yada uyumak isterdim.

Gözlerim yavaş yavaş kapanacakken telefonuma gelen mesaj sesiyle gözlerimi fal taşı gibi açtım. Hızla yerimden doğrulunca Baran'ın gözü üzerimdeydi. Telefonun bildirim çubuğundan mesajı okumamla bi siktir çektim.

"Ne oldu? Yine mi o?"

"Hayır gerizekalı Yeşim!"

Saniyelik bir bakışla önümüzde giden Bedirhanın arabasına baktı. Sonra gözünü yoldan ayırmadan sordu.

GECE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin