“ Özür dilerim. “ dediği sırada Sehun, Luhan yatağına yeni oturuyordu. Luhan’da ne diyeceğini bilemediğinden o da özür diledi.
“ Hayır, ben özür dilerim. “ diyerek ısrar etti Sehun yanına otururken.
“ Hayır, ben. “ Luhan aniden kocaman gülümsedi. Ve Sehun bunu gerçekten özlediğini o an anladı. “ Bu çok çocukça oldu. Aslında ikim-“
“ Saranghae “ dedi Sehun aniden hiçbir şey umursamadan. Luhan’ın dudakları aralandı, nefesi kesildi. “ Saranghae ne demek biliyor musun? “ Luhan bir saniye olsun gözlerini ondan ayırmadı. Cevabı elbette biliyordu. Bunu Sehun’a o söylemişti zaten. “ Sa-ölmek,Rang-beraber,Hae-yaşamak. Bu yüzden Saranghae, beraber ölelim. Ölünceye kadar beraber yaşayalım demektir. Saranghae Luhan. Bunu söylemek için geç kaldığım için özür dilerim. “ Luhan gözlerini kırpıştırınca gözyaşları yavaşça aktı. “ Hayatta gerçekten neye ihtiyacım olduğunu düşündüğümde bunun sadece sen olduğuna kadar verdim. “
“ Ben.. “ Luhan konuşmaya çalıştı ama Sehun onu durdurdu.
“ Hayır, Burak bitireyim. Ben o gün, seni bırakıp gitmemeliydim. Bu doğru değildi. “
“ Sehun-ah, başka ne yapabilirdin? Seni..bırakmak istediğimi söyledim. Yalancının tekiyim. “
“ Hayır, böyle söyleme. Bunu ne için yaptığını biliyorum. Ve bu konuyu bir daha açmayacağım. “ Sehun uzanıp Luhan’ın gözyaşlarını sildi. “ Seni sevmemin birçok nedeni var. “ dedi Sehun, söylediği her kelimeyi dikkatlice seçiyordu. Artık onu kazandığını biliyordu. Luhan artık hiçbir yere kaçamazdı. Onun olacaktı. Ama Sehun hala her şeyin mükemmel olmasını istiyordu. Bir erkeğin kendini sevdiği kişiye ifade etme şansı sadece bir defa olurdu ve Sehun bunu mahvetmek istemiyordu. “ Ama en çok sevdiğim yanın, her ne olursa olsun gülümsemen. Gülümsemeni soldurma Luhan. Seni gülümserken görmek istiyorum. “ Luhan’ın gözleri ardı ardına yaşlarla doluydu. Sehun’un tek istediği ona sarılmaktı ama söyleyeceklerini bitirmek istiyordu. İçinden gelen her düşüncenin dile getirilmesi gerekiyordu. “ Ve beni anlamaya, beni tanımaya çalıştın. Sehun olarak. Okulun serserisi değil. Sadece Oh Sehun olarak. “ Luhan onun yanaklarına dokundu. “Sen tanıdığım en iyi insansın ve seni seviyorum. “ Sehun, Luhan’a sarıldı. Kendini daha fazla tutamamıştı. Onu kollarında hissetmek, orada olduğunu ve her zaman orada kalacağını garantilemek istiyordu. Garipti ama sadece ona dokunurken bile kalbinin daha hızlı çarpmasına neden oluyordu. Luhan’ın yanında olmasının onu rahatlattığını fark etti. Konuşmaları gerekmiyordu. Basitçe. O yanında olduğunda dünyanın en mutlu en iyi erkeği o oluyordu. Sehun onun kokusunu içine çekerek yüzünü Luhan’ın bal rengi saçlarına gömdü.
~ ~ ~
Luhan pijamalarının üstüne kalın hırkasını aldıktan sonra koltukta uyuyan Jongin ve Kyungsoo’yu uyandırmadan sessiz bir şekilde odadan çıktı. Jongin, Sehun hastaneye geldiği günden beri daha da öfkeli olmuştu. Neredeyse 1 haftayı geçmek üzereydi. Sehun ile odada ne zaman yalnız kalmak istese ortaya aniden Jongin çıkıyordu. Luhan aynı şekilde kapıyı kapadıktan sonra hızlı adımlarla dışarıda onu bekleyen Sehun’un yanına gitti.
“ Hey!” Sehun ona yaklaşan Luhan’ı fark ettiğinde gülümseyerek oturduğu banktan kalktı.
“ Hey.! “ Luhan her zamanki gülümsemesi ile banka oturdu. Sürekli yattığı için ne zaman yürümeye kalksa bacakları titremeye başlıyordu. “ Neden dışarı çağırdın beni? “
Sehun etrafı süzdükten sonra banka tekrar oturdu.
“ O kaçık bir yerlerden çıkmaz değil mi? “
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Touch My Heart (✓)
Fiksi Penggemar" Sen, hiçbir zaman gülümsemekten vazgeçme. Üzgün olsan bile hatta karşında ki ağlıyor olsa bile. Çünkü kimin ne zaman gülümsemene aşık olacağını bilemezsin. " Storyby.aynurdemir ♧ HER HAKKI SAKLIDIR ¥