12.Bölüm

738 60 20
                                    

Merhaba.Tatilin bittiği gün yeni bölüm ekliyorum.Evet harikayım.İlham gelmedikçe yazamıyorum.Bunu yazmak için kaç gife baktığımı(giflerden ilham alan bi yazarınız var) kaç şarkı dinlediğimi bilmiyorum.Anca bunlar çıktı ortaya.Umarım beğenirsiniz.Beğenmezsenizde iyi bir şekilde dile getirirseniz kabulümdür.İyi okumalar ^_^

^^

  “Baloya beş gün var inanabiliyor musun?” Kylie’nin balo heyecanını yitirmemesi için anlattıklarına katlanmak zorunda kalıyordum.O kadar önemli değildi.Elimden gelse ona da katılmayacaktım.Sırıtıp başımı sallarken yemek tabağımı alıp yer zaman oturduğum masaya oturdum.

  “Ben Tyler ile gitmeyi düşünüyorum baloya.” Teklif etti mi? Diyen içimdeki sese kulak verdim “Teklif mi etti?” Pudingi açıp bir kaşık aldı “Ah hayır ama..sanırım..bana teklif eder.” Gözlerimi devirip önümdeki salatayla oynamaya başladım.

  “Ya sen kimle gideceksin?” Tabii bende ne bekliyordum asıl konu buydu.Benim kiminle gideceğim.”Ben yalnız gideceğim.” Minik domateslerden birini ağzıma attım.

  “Ally ciddi değilsin dimi.Harry ile gitsen ya.” Deyip başını sağa eğdi ve gülümsemeye başladı “Bence o fermuarını çektiği kızla baloya gidecek.”

  “Yoksa gidersin yani.” Kuracağım cümleleri iyice düşünmeye karar verdiğim anlardan bir tanesiydi bu çünkü sürekli yanlış anlaşılıyordum.”Saçma sapan konuşma.”

  “Bu arada o kız Harry’nin küçüklük arkadaşı.Anne’nin arkadaşı yani.” Başımı sallayarak ayağa kalktım.”Sonra görüşürüz.” Deyip çantamı alıp kantinden ayrıldım.

  Müzik odasının oradan geçerken birkaç şarkı mırıldanması duyunca istemsizce kapıya yöneldim.Sesi tanıdık geliyordu.Kapıyı araladığımda Tyler’ın en öndeki sandalyede oturduğunu Harry’nin de elinde gitarla sahnede olduğunu gördüm.

  Harry’nin gitar çalmayı bilmediğini sanıyordum.Oysa ki şuan benden daha iyi çalıyordu.Sesi çok etkileyiciydi.İlk defa şarkı söylerken duyuyordum onu.Bu şarkıyı bilmediğime emindim tanıdık gelmiyordu.

   “Kendini asla sevmeyeceksin,benim seni sevdiğimin yarısı kadar bile.Kendine dikkat etmeyeceksin sevgilim,ama eğer istersen bil ki ben senin için buradayım.O zaman belki,benim seni sevdiğim gibi sevebilirsin kendini.”

  “Dostum sesin çok iyi.Gitar konusunda biraz daha çalışmalıyız ne ders-“ Lanet olsun elimdeki defteri yere düşürmüştüm.Defteri yerden alıp hızlı adımlarla oradan uzaklaştım.

  Ne için hazırlandığını merak ediyordum.Mezuniyet balosunda çıkıp şarkı mı söylecekti.Sanırım böyle bir şey yapmasını düşünmem aşırı gülünç.Harry sahneye çıkacaktı.Yapmazdı.Çünkü o okulun popüler çocuğuydu.

  İngilizce dersine girmek üzere sınıfa geçtim.Masanın üzerine kitaplarımı koyup derin bir nefes aldım.”Neredeydin?” Kylie hemen yanımdaki sıradan kafasını uzatıp bana bir soru sordu “Hiç.” Deyip önümdeki defteri açtım.Elime kalem alıp bir şeyler karalamaya başladım.Bu sırada Kylie soru sormayı bırakmıştı.

  Bayan Evans henüz gelmemişti ve şimdiden 15 dakika geçmişti.Aptalca olabilir ama hala o sözleri mırıldanıyordum melodisiyle beraber.Biraz yüksek sesle mırıldanmaya başlamışım ki Kylie tekrar soru sormaya başladı “Ne mırıldanıyorsun öyle?” Onun yaptığı her neyse Kylie’nin de haberinin olduğuna emindim.Açık vermeyecektim.

  “Mırıldanıyor muyum farkında bile değilim.” Gözlerine bakmamaya çalışarak bakışlarımı kâğıda sabitledim.”Acaba Bayan Evans gelmeyecek mi?” diyerek konuyu değiştirmeye çalıştım.”Sanırım gelmeyecek dışarı çıkalım mı?” ‘Evet’ anlamında başımı salladıktan sonra kitaplarımı toparlayıp çantamı aldım.

Geek ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin