5. Bölüm

3K 77 12
                                    

Arkama döndüğümde bakışları o kadar keskindi ki ...  Bana kaşları çatık ve ciddi bir şekilde bakıyordu. Onunla bu şekilde karşılaşmayı gerçekten hiç istemezdim.

Bana dopru bir adım attığında bşr adım geriledim. Bu hareketleri sakin bir şekilde yapıyordu. Bu davranışları beni korkuturken bşr adım daha yaklaştı.

"YAKLAŞMA BANA ÖLDÜRÜM SENİ."

Duyduklarıyla gülmeye başlayan kai sinirimi bozuyordu. Tamam söylediklerimde tabiki ciddi değildim, ben korkak biriyim. Ve kai gibi birini öldürmek benim için mucize olurdu.

" yapamayacağın şeyleri hayal etmen ne tatlı değil mi kyungsoo. "

Söylediklerinden sonra onu umursamadan arkamı dönüp merdivenlerden hızlıca inmeye başladım.  Koca lobiye geldiğimde kapıya doğru koştum. Kapıyı açmaya çalıştığımda kapı kilitliydi. Birkaç defa daha kapıyı açmaya çalıştım .  Doğruydu kilitliydi. Arkamı döndüğümde bana sırıtıyordu. Dikkatimi başka yerlere vermeliydim. Kesinlikle zengin zübbelerden biriydi. Benimle dalga geçiyor diye geçiştirdim içimden.

Tekrar bakışlarımı merdivenin son basamaklarında dikilien kaiye çevirdim.

"İzin ver gideyim. Ne istiyorsun benden. Bak sana verecek param yok derdin neyse söyle"

Birden gülmeye başladı.

" ne mi istiyorum?  Bunu hâlâ anlamdın mı Soo?"

"Neyi anlamam gerekiyor? Beni buraya zorla getiriyorsun birde anlamamı mı bekliyorsun? Hasta mısın sen?"

Söylediğim bu sözler eşliğinde yüz hatları sertleşti. Kaşlarını çatarak üzerime yürümeye başladı. 'Asla korkmuyorum. Beni korkutamaz.' Ben iç sesimle tartışırken o bana çoktan yanıma gelip saçlarımdan tutup beni merdivelere doğru sürüklemeye başladı.

" ahhh bırak ruh hastası ne istiyorsun. BIRAK BENİ! "

Beni duymuyır gibiydi. Umusamıyordu. Bu hareketleri benş daha da korkuturken çoktan kaçtığım yatak odasına getirmişti. Sert bşr şekilde beni yatağa itti. Ne yaptığına bakmak için arkama. Döndüğümde gömleğinin düğmelerini çözüyordü. Dikkatimi yüzüne verdiğimde tuaf bakıyordu tabikide yan ağız sırıtıyordu.

"Ne yapıyorsun"

Gömleğini çıkarıp üzerime yürümeye başladı. Yataktan kalkacağım sırada saçlarımdan tutup yafamı yatağa bastırdı.  "Bırak lütfenn.!!!" Beni duymuyor gibiydi. "Yapmaa!"

Bacaklarımı, diz üstü duracak şeklinde bağlayıp yatağa bastırdı. Haykırışlarım odanın içini doldururken popomu okşamaya başladı. Ardından şaplak attı. Bağırmaya başladım. Daha fazla şaplak atmaya başladı. Popomda el izinin çıktığına eminim.

Vurmayı kesince odada kemerin şangırtısı inledi. Pantolonunu fırlatıp yatağın yanında boxerıyla kaldı. Ayakta elinde kemeriyle duruyordu. Kafamı yastığa bastırıp hissedeceğim acıya kendimi hazırlamaya çalıştım. Popomda hissettiğim acının sesi odada yankılandı. Popoma her vurduğunda odada '-şak' sesi çıkıyordu. Popom ateşe deymiş gibi yanıyordu. Her vurduğunda acım daha da yoğunlaşıyordu. Vurmaya ara verince elini penisimde hissettim. Beni hızlıca yatağın üzerine yüz üstü yatırdı. Elleriyle belimi kendine çekti ve popomu yukarı kaldırdı. " Seni bayıltana kadar becereceğim"

Yalvarmayı kesmiştim çünkü bırakmayacağını biliyordum. .
------
Şu an mı? Şu an kötüyüm! İşini halletip beni yalnız bıraktı. O nerde mi? Duşun sesini duyuyorum. Muhtemelen  duş alıyordur.
Kendimi hiç bu kadar  iğrenç hissetmemiştim. Kullanılımış peçete gibi hissediyorum. Deliğim mi? O yırtıldı. Ayağa dahi kalkamıyorum. O kadar canım yanıyor ki... Canımın yanması kendimden iğrenmemi sağlıyordu. 

Hafif doğrulup üzerime beyaz pikeyi çekeceğim sırada  pikede gördüğüm kanla dona kaldım. Bu benim kanımdı. O pislik yüzünden. Gözlerimi kaptım ve ince pikeyi üzerime çektim. Uyumak istiyorum bir daha uyanmamak üzere...

Ben düşüncelerime boğuşurken banyo kapısı açıldı. Gözlerimi kapatıp benim uyanık olduğumu anlamasın istedim. Çünkü yüzüne bakamayacak kadar utanıyordum.

Yanıma yaklaştığını anlıyordum. Saçlarından düşen damlacıklar saçlarıma düşüyordu.
Dudaklarıma hafif bir öpücük kondurdu. Ve şunu fısıldadı kulağıma;

"Artık bana aitsin Soo"

Bu söz ağlama isteğimi uyandırsada uyanık olduğumu anlamasını istemiyorum.

Giyinip odadan çıktıktan sonra arabanın sesini duydum hala o hayatımı mahfeden yatağın üzerinde gözlerim kapalı bir şekilde uzanıyordum. Hareket dahi edemiyodum. Ne acizlik ama.

.....

Indispensable  |  KaiSoo Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin