13. Bölüm

616 30 3
                                    

İYİ OKUMALAR...

"Aslında benimde seul'e gitmem gerekiyor. Birlikte gidebiliriz. Bende yolu tarif edebilirim. "

Aslında biraz utanmıştım bu cümleyi söylerken.

" ahh gerçekten iyi olur benimde rehbere ihtiyacım vardı. "

Gülümsedikten sonra..

"Aa kendimi tanıtmadım. Ben krystal."

............

"Bende KyungSoo..."

Bu kadın niye gülümsüyordu...

"Seninle tanıştığıma memnun oldum kyungsoo, istersen arabaya geçelim, olur mu?"

Karşlarını kaldırıp ,merak edercesine sorduğu soruya elbette ki  yanıtsız kalmadım.

"Olur..."

Onunla konuşurken kekelemiyordum.
İçimde yeni doğan özgüven patlaması pek de hoşuma gitmemişti. Yeni tanıdığım bir insana bu kadar güvenmek saçmalık olsa  da, ona muhtaçtım. Sadece bir ya da iki saat dayanacağım. Sonra o kendi yoluna bende kendş yoluma bakacağım.

Fazla uzatmadan krystal denen kadının ardından arabaya doğru ilerleyip bindik. Tam tamına onbeş dakikadır yoldayız. İlk bindiğimde sadece gideceği yolu tarif ettikten sonra ikimiz de konuşmadık. Bakışlarım arsızca yüzüne kaydı. Ve onun da bana baktığını gördüm. Hemeen önüne dönmeyi tercih ettim. Nerden çıkardığını görmedeğim peçeteyi bana doğru uzattı. Ona dönüp sorarcasına baktım.

"Ağladığını fark etmedin mi? Belki ihtiyacın olur."

Ağladığımı mı, Ağlıyor muydum?  Kafamı teşekkür edercesine eğdim. Ve elindeki peçeteyi alıp gözyaşlarımı sildim.

"Merak ediyorum da, nerden geliyorsun?"

Bu soruya  nasıl cevap verilir bilemiyorum ama bir şeyler uydurmam gerekiyordu.

"Aslında dedemin buralara yakın bir çiftliği var, dedeme değer veriyorum ve bu gün biraz tartıştık, bende kızıp seul'e gitmeye karar verdim. İşte şimdi burdayım."

Olayı anlatırken kendimden geçmiştim umarım şüphelenmez.

"Anladım, senin adına üzüldüm. Sanırım o yüzden ağlıyorsun?"

"Ağladığımı fark etmedim ama sanırım üzülmüşüm."

"Bana biraz kendinden bahseder misin?"
 
Tam tamına konuşacakken krystal'in bağırmasıyla kafamı ön cama vurdum. Kafamın sızlamasını bir kenara bırakıp, araba'nın ön camını çatlatan bir canlı'ya odaklanmıştım. Korku ve telaşın  üzerime yüklenmesine karşılık, yine dolan gözlerimle krystal denen kadını buldu bakışlarım.

Aynı anda bakmıştık gözlerimize, onun gözleri de benim gözerimdeki korku ve telaşın var olduğu hemen anlaşılıyordu.

"K..krystal n..neye çarptık?"

"B...bilmiyorum!"

Kemerini çözüp arabadan indi. Korkak adımlarla araba'nın arka tarafına doğru ilerledi. Dayanamadım, ben de ardından inmiştim. Onun aksine ben koşar adımlarla ilerledim. Gördüklerim yüreğimi çoktan ağızıma getirmişti.

BİR İNSAN...

Sevgili okurlarım...
Elbette fiç'e krystal' i aldığım için beni öldüresiye dövmek istiyorsunuz!!
Ama durun... daha hikayenin sonunda bile değiliz...
Bu aralar bölüm atmak istiyorsun, ama ilham ve morel yok! Lütfen affedin.😓
Kısa ama öz bir bölüm olmasını istedim..

Oy ve yorumlamayı unutmayın!!!¡¡¡

Bu arada hikaye kapağını değiştirmeyi düşünüyorum ama karasızım yardımcı olun!!

●Değiştir!

■Değiştirme!

Lütfen istediğiniz seçeneğe yorum yapmayı unutmayın....

Teşekkürler😍

YAZAR; KaiSoo_Ra




Indispensable  |  KaiSoo Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin