17. Bölüm

17.5K 1.5K 673
                                    

Jimin uyksunun yavaş yavaş zihnini terk ettiğini hissettiğinde, yavaşça uykulu gözlerini aralayıp etrafına bakınmaya başladı. Güneş ışınları odayı karşılarken, kısılmış gözlerini camdan ayırıp Jungkook'un uyuduğu koltuğa baktı.

Jungkook, kısık gözleriyle Jimin'i izlerken, Jimin'in uyandığını görünce poziynonunu değiştirmeyerek bakmaya devam etti.  Jimin, uykulu gözlerini kırpıştırarak Jungkook'a bakmaya başlayınca, Jungkook hafif bir tebessümle mırıldandı.

"Günaydın." genelde pek sabahları Günaydın selamı vermediği için şaşırmıştı Jimin. Fakat belli etmeyerek yatağından doğruldu ve karşılık verdi.

"Günaydın." aynı zamanda belirgin karnını tutarak kolunu ve sırtını büküp, esnedi tekrar. Jungkook Jimin'i izlemeye devam ederken, Jimin bunu görmezden gelmeye çalışarak ayaklandı ve odalarındaki geniş banyoya doğru adımladı. Günlük işlerini hallettikten sonra odasına döndü ve dolabından tişört ve siyah bir eşofman alıp giyinmeye koyuldu. Jungkook odadaydı fakat Jimin bu duruma alışık olduğu için pek de umursamıyordu.

***

"Selam Jimin!" salonda  laptopunda oyun oynayan Jimin'i gördüğü gibi sessizce yaklaşıp sarsılırken konuştu Se Na. Jungkook kollarını göğsünde birleştirmiş, düz bir ifadeyle ikiliyi izliyordu.

Jimin anlık tepki karşısında korkuyla elini kalbine götürdü ve konuştu.

"Tanrım Se Na.." nefes nefese mırıldandı. Gerçekten çok korkmuştu.

"Korkuttum sanırım. Özür dilerim." Se Na gülümsedi ve ayağa kalktı. Jimin Se Na'ya bakarken hızla konuştu.

"H-hayır hayır. Korkmadım, sadece çok şaşırdı-"

"Bal gibi de korktun, Jimin." soğuk sesi duyan ikili, arkalarında dik dik kendilerine bakan Jungkook'u görünce kıkırdamaya başladı.

Se Na Jungkook'un korkunç bakışlarından birini yakaladığı an, hızla elini Jimin'in saçına getirip okşamaya başladı. Jimin kaşlarını kaldırarak Se Na'ya masumca bakmaya başlayınca Se Na gülümseyerek konuştu.

"Jimin, sana hamilelik hakkında tüyolar vereyim mi? Ablam hamileyken bir kaç şey öğrenmiştim." Jimin heyecanla Se Na'ya bakıp karşılık verdi.

"Gerçekten mi?!"

"Evet. İstersen ben ve Jungkook çalıştıktan sonra seninle yarım saatliğine takılabiliriz." Jimin gergince yutkunup Jungkook'un ne yaptığına baktığında, kaşları çatık bir Jungkook beklemiyordu. Tekrar Se Na'ya baktı düşünceli bir şekilde.

Se Na, Jimin'in düşünceli bir şekilde ellerini izlediğini görünce hızla Jungkook'a bakıp sırıtarak göz kırptı.

"Sanırım olabilir. Hem, evde çok fazla sıkılıyorum. Kimse benimle ilgilenmiyor, Bay ve Bayan Jeon hariç.  Se Na, Jimin'nin kime nasıl bir mesaj vermek istediğini anlamıştı Jimin'in. Haklıydı doğal olarak. Jungkook'a öldürücü bir bakış attıktan sonra Jimin'e dönüp sevecen bir şekilde gülümsedi.

"O zaman bugünden itibaren başlasın operasyon!" Jimin Se Na'ya şaşkınca bakarken Se Na pot kırmış gibi dudaklarını birbirine bastırıp devam etti.

"Yani, bebeğine huzur verme operasyonu." yapmacık bir şekilde kahkaha attı. Jimin'de ona eşlik edince Jungkook ikiliye abartılı bir göz devirme gönderdi.

"Se Na, çok oyalandık." Se Na Jungkook'un düz sesini duyunca hızla ayağa kalktı.

"Unutma Jimin, saat yedide." Jimin gülümsedi ve başını salladı.

"Tamam."

***

"Şey, bu çok dar değil mi?"

"Hayır hayır, rahatlaman için bunu giymen gerekiyordu Jimin." Jimin üzerine geçirdiği ince spor taytı aşağı çekiştirirken, önündeki erkekliğinin belirginleşmesiyle sıkıntılı bir nefes verdi ve Se Na'ya döndü tekrar.

"Se Na, ben bunu giyemem."

"Sözümü dinleyemez misin Jimin? Lütfen." Se Na'nın buruk bakışlarına maruz kalınca Jimin çaresizce pes etti.

"O zaman aşağı inebiliriz!" Se Na'nın sesini yükseltmesiyle Jimin kulaklarını kapattı ve odasından çıkmaya koyuldu.

Aşağı kata indiklerinde Bayan Jeon ikiliye şaşkınca baktı.

"Çocuklar, ne yapıyorsunuz?" Jimin ne yapacaklarından emin olamadığı için Se Na'nın konuşmasını bekledi.

"Jimin'in ve bebeğinin rahatlaması için bir kaç egzersiz öğreteceğim. Ablamla çok yapmıştık Bayan Jeon."

Bayan Jeon Jimin'e bakıp gülümsedi.

"Pekala, iyi egzersizler çocuklar!"

"Teşekkürler!" Jimin'i aşağı kata çekiştirirken konuştu Se Na. Alt kattaki spor salonuna indiklerinde Se Na Jimin'e ve kendine büyük spor minderler alıp aynanın karşısına geçti ve yere koyup ikisininde oturmasını sağladı.

"Artık başlayabiliriz Jim! Beni dikkatli izle."

***

Jungkook çalışma odasında hafif viskisinden yudumlarken Se Na ve Jimin'in neler yaptığını merak ediyordu. Dudaklarını ısırarak viskisini yudumlamaya devam etti. Çalıştığı için ve bazı konular hakkında çok kafa yorduğu için rahatlaması gerektiğini düşünerek hafif viskilerinden koymuştu kendine. Biri rahatlamak için, biri de dikkat dağıtmak için. Çünkü bir yere odaklandığı sırada, aklı tamamen alt kattaki spor salonuna kayıyordu.

Bir süre daha cam kenarından akşam manzarasını izlerken dikkatinin dağılamayacağını anladığında sıkıntılı bir nefes verdi.

"Se Na, mahvedeceğim seni." sinirle tısladı. Ardından boş viski bardağını çalışma masasına koydu. Masasının altındaki kilitli çekmeceden sözleşme kağıdını alıp cebine koyduktan sonra hızlı adımlarla odasından çıktı ve merdivenlerden indi.

"Evet Jimin, yapabiliyorsun. Biraz daha gayret. Bak, bacağını biraz daha katla ve ger-"

"Se Na!" kadife sesin yüksekliğini fark edince bıyık altından sırıttı Se Na. Planları bir bir işliyordu.  Başını yavaşça kaldırıp Jungkook'a şaşkınca bakmaya başladı.

"Efendim Jungkook."  Jimin, Jungkook'u gördüğünde hızla olduğu pozisyonu bozdu ve Se Na'nın yanında dikilmeye başladı.

"Geç oldu. Evine git." Se Na gülmemek için yanak içini ısırmaya başlarken Jimin kaşlarını çatarak öne çıktı ve Jungkook'a baktı.

"Ne yaptığını sanıyorsun? Daha yeni hareketleri öğreniyordu-"

"Se Na, git." Jungkook gözlerini yumdu ve dişlerinin arasından tısaldı.
Se Na gözlerini devirdi ve konuştu.

"Pekala, gidiyorum-"

"Hayır Se Na, gitmiyorsun." Jungkook'a sinirle bakarken mırıldandı Jimin.

"Git dedim." Jungkook gözlerini açıp Se Na'ya baktı.  Se Na pes edercesine ellerini kaldırdı ve hızlı adımlarla merdivenlere yürüdü. Merdivenlerin sonuna, yukarı kata gittiğinde, heyecanla aşağıdaki ikiliyi dinlemeye başladı.

"Lanet olası. Neden bu kadar kötüsün? Sadece biraz eğlenmek istiyordum!"

"Eğlenecek başka bir şey bul. Git çizgifilm izle, oyun oyna-"

"Özel hayatıma karışmazsın!"
Jungkook sinirle gülümsedi ve cebindeki katlı sözleşme kağıdını çıkarıp Jimin'in gözleri önünde yırtmaya başladı.

"N-ne yapıyorsun?!" Jimin şaşkınca sözleşme kağıdının yırtılışını izlerken konuştu.

"Aramızdaki engeli kaldırıyorum."

"O engeli aramıza kuran dahi sendin, Jungkook."

"Şimdi de kaldırıyorum."


Ya aldım başımı gittim 850 kelime yazdım.Ama size değer kkkkk dnxnbcdndb

Veeeee ekşııın ajdmchmshxsk bu Se Na'da az değilmiş haniiiii kkkkkk sjxncbsnxb

Daughter's Dad>> DD °jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin