Bölüm 8

438 103 16
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Yaşadığım Hayat Dipsiz Bir Kuyu, Ben İse Yüzme Bilmeyen Bir Balık Bu Çırpınışlar ki Beni Ölüme Götüren Şimdi Ne Yapsam Tüm Çabalar Boşa.. 

Bölüm Şarkısı / L&M Dizi Jeneriği 'Yoğun Tavsiyemdir Tüm Kitabı Bu Jenerikle Okuyunuz'' 

Yaşanmışlığıyla Bana Beni Yansıtan Kadına 'Kübra Taş'a ithafen..

-


Kesik kesik aldığım nefesimle birlikte titreyen sesimi kontrol altına aldığımı hissettiğim ilk an araladım dudaklarımı ağzımdan çıkan her kelime kulaklarıma ulaştığı an zihnimde tekrar tekrar en acı haliyle yankılanıyordu.

Kafamın içinde yankılananları duymazdan gelerek anlattım.

Kelimeler bana o anları acımasızca tekrar yaşatırken anlattım.

Rüyamda bile katlanamadığım bu vahşeti saniyesi saniyesine yaşamıştım. Her anı gerçekti.

Her an'ı bileklerime dayanmış bir jiletti..

''Hadi Şirinem Geçti'' dedi tekrar tekrar.

Gökay'ın sesi az da olsa rahatlamamı sağlamıştı, ama içimde kol gezen korku vahşetimin bıraktığı bir mirastı geçmiyordu. Kesilen soluğumu toparlayarak bu sefer anlatmak adına araladım dudaklarımı.

''Oradaydım'' diyebildim sadece.

''Neredeydin Şirinem?'' diye sordu sesin de ki sabır ve endişe birbiriyle harmanlanmıştı.

Gerginliğim hat safhadaydı, tekrar aralandı dudaklarım.

''Oradaydım, sahilin en ücra köşesin de kuş bile uçmayan bir kıyı da hiç binmemem gereken o arabanın arka koltuğun da. Konuşuyordum abi dediğim adamın, vahşetimi gerçekleştiren o leş kargasının anlattıklarını dinliyordum.''

Saniyeler önce dinmiş olan gözyaşlarım şimdi yine sicim gibi akıyordu gözlerimden.Susmadım. Anlattım, sussam bir daha konuşamayacaktım.

''Şoför koltuğundaydı, hafif bana doğru dönmüş birşeyler anlatıyordu, oturduğum arka koltuğa bakmaktan boynunun ağrıdığını söyleyip, yanıma geldi. İlk beş dakika yanımda sakince oturmuş bir şeyler anlatmaya devam etmişti, beşinci dakikanın sonunda elleri saçlarıma dolanmış saçlarımla oynuyordu. Aldırmıyordum o benim abimdi sonuçta, bir kan bağımız olmasa da o benim abimdi. Saçlarım da dolaşan elleri bir süre sonra köprücük kemiğim de dolaşmaya başladı yaptığı şeye anlam veremeyerek bir iki dakika buna devam etmesini izledim bu durum canımı sıkmaya başlamıştı. ''Abi Ne Yapıyorsun?'' diye sormamla üzerime çullanması aynı an da olmuştu.

Akan gözyaşlarıma karışan hıçkırıklarım karanlık oda da yankılanıyordu. Telefonun diğer ucunda bekleyen Gökay'dan ses yoktu kendi hıçkırıklarımın arasından duyabildiğim tek şey Gökay'ın iç çekişleriydi o da ağlıyordu. Ağlaması canımı sıkmadı, bu onun bana karşı olan samimiyetiydi. Hıçkırıklarım, iç çekişlerine karıştı, evdekiler ağladığımı duymasın diye elimle ağzımı sıkı sıkı kapattım. Saniyeler sonra tekrar aralandı dudaklarım.

KIZILCA KADINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin