UTANGAÇ PERDE

204 17 9
                                    

Bu resim okuluma aittir, kullanmak için izin aldım.

Dudağında hissettiği hafif dolgun dudakların kendine ödül olduğunu geç olsada anladı. Karşılık verdi, dudaklar kayısı lezzetindeydi. Eşsiz ve doyumsuz.

İno geri çekildi, yüzü kıpkırmızıydı. Sai ise bu geri çekilmenin verdiği moral bozukluğundan dolayı mutsuzdu. Aldığı tat ona enfes fikirler vermişti. Bir de Altın Kuğu artık kendi eşsiz şaheseri olacaktı. Eğilerek selam verdi. Tatlı bir tebessüm ile:" Sadece bu gece yapacağım son porte için lütfen bana gülümsenizi verin ve birlikte bu portreyi eşsizleştirelim. " dedi. İno bu kadar tatlı bir ressamı ilk defa görüyordu. Sesinde belli olacak utangaçlığı saklamaya çalışarak:" Adınız nedir bayım?" dedi. Sai tereddüt etmeden:" Sai." dedi. İno'da onun gibi:" İno." dedi. Sai kızın sesindeki ciddiyeti duyunca gülmeye başladı. İno ona garip bir bakış attı. Sai, İno'nun bakışlarını görünce:" Özür dilerim, İno. Ben pek resmiyeti sevmem. Dürüst olmak benim için daha önemlidir. Ciddi gözükmene gerek yok. Hatta duygularını yansıt bana, o zaman seni eşsiz çizerim." dedi. İno gülümsedi:" Kalacak yerin var mı?" deyince Sai başını olumsuzca salladı. İno elini uzatarak:" Ben de kal, lüften." dedi. Sai ne kadar reddetmek istesede kırmamak adına kabul etti.

İno kot pantolon ve uzun bir kazak ile Sai'nin yanına gelmişti. Artık bir hafta boşu vardı. Sai'nin aklına İno'nun lezzetli öpücüğü geldi. Sai'nin kaldığı otele gelince Sai ona yemek ısmarladı. Zaten bugün otelden çıkacaktı. Yemeğin sonuna doğru:" Ödülüm hikayesi nedir?" dedi. İno kızararak aklına verdiği öpücük geldi. Sai'nin hafif sert dudakları geldi. Bir kez daha öpmek geldi içinden. Sonra soru aklına dank etti, daha çok utandı. Mecbur olduğu için ağzını açtı:" Yeteneğimin ilk bulunduğu yıllar -o zaman gençtim- pekçok ressam benim resmimi çizmeyi denedi ve başaramadı. Sevgili dostum Sakura bana bir fikir verdi: İlk öpücüğümü beni çizebilen bir ressama verecektim. Tabii o da onun solo şarkılarına mükemmel uyan bir dansçıya. Her neyse, bende bunu kabul ettim. Şimdi sen beni çizince," yutkunarak,"sana verdim." dedi. Sai yüzünde bir sıcaklık hissetti:" Demek utanınca yüzümüz ısınıyor, öpüşünce de kalbimiz hızlı atıyor. O zaman aşık olunca ne oluyor?" diye içinden geçirdi. Sonuncu aklına saçma ama tuhaf bir his verdi, bu yüzden yüzü daha fazla kızardı:" Kalkalım." dedi. İno başını salladı.

Sai valizini ve ağır ressam çantasını aldı ve otele parayı ödedi. İno'nun yanına gitti. Bir taksi çağırıp İno'nun evine gittiler.

İno, apartmanın önüne gelince kapısı açıldı. İno, şoförü görünce biraz kalbi burkuldu ama yinede parayı ödedi. Sai bu durumu görünce utandı. İlk defa biri onun için bunu yapmıştı. İno'nun önden geçmesine izin verdi. İno ile asansöre bindi, İno 3.kata bastı. Sai kızın eliyle basışını çok narin buldu. Başını salladı. Bu kadar narin bir eser, bu kadar yalnız olmamalıydı, olamazdı ama İno zaten bu farkından dolayı daha eşsiz ve güzeldi. Asansörün durması ile daldığı düşünce denizinden ayrıldı. Daireye girdiler, Sai İno'nun gösterdiği odaya girdi. Çok hoş bir havası vardı. İçinde sanatsal bir rüzgar esti. Onunla beraber çizmeye başladı. Son rituşlarıda yaptıktan sonra portreden uzaklaştı ve sağ elini çenesinin altına koyarak kararını verdi:" Onun yanında, bu resim bir hiç." diyerek olmadı anlamında başını salladı. Eksikleri vardı, bu eksikler Altın Kuğu olmadan tamamlanmayacak gibi duruyordu, onun gözünde. " Savaş, bu bir savaş. Resim ile dans arasında süren dengesiz bir savaş. Ve ben bu savaşta ikisini birleştirmeliyim. İno, bana kalbini göster," Elindeki fırçaya baktı ve sıktı," Çünkü buna çok... ihtiyacım var." dedi.  Resmi alıp dolabın yanına koydu, artık özel değildi.

İno misafirini çağırmak için odasına gitti. Kapıyı tıklattı, ses gelmeyince hızla açtı. Sai yatağa oturmuş dalgın dalgın tavana bakıyordu. Dolabın yanındaki resmi görünce şaşırdı, çok güzeldi. Sai'nin kendisine baktığını hissetti. Yüzü kızardı:" Ye-ye-mek hazırladım, ha-ha-di beraber yiyelim." dedi aşırı utanarak. Sai:" Tamam! Ha, bu arada artık bu resim sana ait." dedi. İno zorda olsa teşekkür etti.

SON PORTRE (SAINO)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin