Eski Hikaye

Nefes Nefese

...
Beni görmemeleri gerekliydi. Bi işler çevirdikleri apaçık ortada ve belki de şu an kendilerini ele verecekler. Saklanacak bi yer aradım ve onları takip etmeye başladım. Abi kardeşe göre çok samimi ilişkiydi bu. Ne yani,ne bu şimdi? Bir ensest ilişki mi? Nasıl bi kurmacanın ve karmaşanın içindeydik,hiçbir fikrim yoktu. Oğuz ve Naz el ele bi yere doğru gidiyorlardı. Ben ise onların arkalarından bir umutla,en azından abimin olayı ile bi bağlantısının olup olmadığı hakkında merak içinde takip ediyordum. Dün solmaya başlayan şüphelerim şuan tekrar yeşeriyor;bu anlaşılmaz duruma anlam vermeye çalışıyordum. Bi şeyler konuşuyorlardı ama duyabilecek kadar yakın bi mesafede değildim. Yürüyorlar yürüyorlar bazen dolambaçlı yolları kullanıp bazen ise aynı yeri tekrar dönüyorlardı. Konyaaltı'nın içlerine doğru yürüdüler. Gürsu mahallesi içine kadar gelmiştik onlar önde ben arkada. Cadde üstündeki sapağı dönerek bi sokağa girdiler. Bi apartmana girdiler. Onları apartman girişine kadar takip etmiştim. Hakikaten hala anlam veremiyordum. İki kardeş nasıl olur da bu kadar yakın olabilirler birbirilerine?

Bi süre sonra apartmanın ikinci katının ışığı yandı. Bu onlardı sanırım. Birden balkon kapısı açıldı;Naz içeri çıktı. Kendimi apartman giriş kapısının yanındaki sarmaşığın arkasına attım. Belli ki Naz hava alıyordu. Ardından Oğuz geldi balkona. Naz'ın elini tuttu. Bir şeyler söyledi. Sonra Naz güldü ve Oğuz'la öpüşmeye başladı. Gördüklerime gözlerim ve beynim anlam veremiyordu. Şok olmuştum adeta. Bu iki kardeş ensest ilişki yaşıyordu.

Ardından içeri girdiler. Sonra ışık söndü. Bu nasıl bi durumdur? Aklım hayalim alamıyor böyle bir şeyi.

.
.
.
...
-Ne yani? Bildiğin kardeşler mi... şey yapıyordu.
-Evet ilk gördüğümde şok geçirdim ben de.
-Ahmet ya böleceğim ama benim bi anneme telefon açmam lazım.
-Tabii ki.

Kalktı ve birkaç metre öteye gitti. Demir sütunları tutarak kara bulutlarla kaplı denize karşı annesini aradı. Acaba annesine benimle buluştuğunu söylemiş miydi? Acaba annesi hala nemrut biri mi? Nasıl olmasın canım. Huylu huyundan vazgeçer mi?..
.
.
.
Eve geldim. Bu korkunç olayın her saniyesi belleğime işlemişti. Şimdi daha da güçlenmişti süphelerim. Bu iki kardeş yapmıştı bunu. Evet kesinlikle onlar yapmıştı. Cevdet Komisere mi anlatsam diye düşündüm. Ama hayır. Eğer ona anlatırsam benim olayı araştırmama müsaade etmez ve elimi kolumu iyice bağlar. Bu işi kendim yapmalıydım. Naz ve Oğuz'u takip etmeye karar verdim. Evet takip edip bi açıklarını yakalayacaktım.

Ertesi sabah erkenden evden çıktım. Naz ve Oğuz'un evine gittim. Yine dün geceki yerimde beklemeye başladım. Yaklaşık 45 dakika sonra Oğuz,Naz ile birlikte çıktı. Arabaya bindiler. Buradan sonra takibi yapacak aracım yoktu ama nereye gideceklerini tahmin edebiliyordum.

"Ne çeviriyorsunuz Kamer'ler!?"

Tabii ki gidecekleri yer Kasoy'du.
Kasoy' gittim ama Oğuz'un arabası buralarda yoktu. Tam ümidimi kaybetmişken ara sokağın birinde Oğuz'un plakasını gördüm. Ama bu sokak... abimin öldürüldüğü sokaktı. Hızlıca oraya ulaştım. Gizlice sokağın başından yola doğru baktım. Tam 1 hafta önce abimin cinayetinin işlenip polis tarafından şeritlerin çekildiği alanda şuan Oguz ve Naz konuşyorlardı. Bu beni daha da çok sinirlendi. Evet! Katil onlardı. Buna artık karar vermiştim. İlk planım o an onların yanına gitmekti. Sonra vazgeçtim bu plandan.

Bi an Cevdet Komisere durumu anlatmayı düşündüm. Ondan da vazgeçtim. Çünkü Oğuz polisin karşısında bi yolunu bulup kutarıyor kendini.

Takibe devam ettim. İkili Kasoy'dan içeri girdiler. Bu andan itibaren beklemeye koyuldum. Zavallı abiciğim! Nasıl bi karmaşanın içinde olduğunu bilmeden öldürülmüş. Belki de hikayemin en masumuydu abim.