- DAVET -

1.9K 68 3
                                    

Sabah güneşinin sıcaklığı yüzüme vurmasıyla kamaştı gözlerim.
Göğüsümde Pamirin ağırlığı, uyayan yüzünün masum güzelliği yatıyordu.
Şuan herşeyin huzurlu olması normalmiydi bilmiyorum ama zaman sonsuza dek böyle kalmalıydı. Pamirin kokusu burnuma bayram havasını yaşatmış gibiydi, içime çekerek öptüm ipeksi saçlarını ciğerlerime hapsedermişcesine.
Uyanmamasını umarak sıyrıldım kedi gibi kollarından, banyoya gidip rutin işlerimi hallederek sessizce aşağı indim kahvaltıya yardım etmek için.

Mutfağa indiğimde Aysel abla kahvaltı hazırlıyor Şeyma da ona yardım ediyordu
'-Günaydııınn'
Diye içeri girdiğimde gözlerini bana çeviren sıcak gülümsemesiyle Günaydın diyen Aysel abla olmuştu.

'-kahvaltı birazdan hazır olur küçük hanım'
diye de eklemişti gönlünün güzelleğine ekmek bandırdığım Aysel ablam.
'-Aysel ablacım bana sadece Afra de lütfen. Bende size yardım etmek için uyanmıştım zaten, Pamir uyuyor hayla'
-'olur mu öyle küçük hanım biz hazırlarız şimdi siz oturun şöyle zahmet etmeyin'

-'Aysel hatun bende senin kızın olayım olmaz mı?
Hıı? Lütfen.
Aramızda mesefa olmasın, annem olsana benim'

Deyip öpüverdim tombul yanağından. E ben böyle yapınca birden şaşıran Aysel abla içinden 'deli midir nedir çattık ya' diyordur heralde.
Benim gözlerimi büyütüp shrek'deki çizmeli kedi gibi bakmama dayanamayıp,

'-Gel buraya deli kız.'

Deyiverdi tombul yanaklarının içine çökmesiyle gamzelerini göstererek . sanki kırk yıldır birinin bunu demesini bekliyormuş gibi kollarını açıp göbeğiyle bir güleşci edasıyla üstüme gelince bende aynı şekilde yeni adım atan bebekler gibi heyecanla Aysel hatuna doğru gidip sarılmıştım.

Ben mutfağa girdiğimden beri sessizliğini koruyan Şeyma elindeki bıçağı tezgaha sertce vurup ağzında bişeyler geveleyip hızlıca terketmişti burayı.
'-Sen onun kusuruna bakma Afra kızım Şeyma bu aralar böyle bende anlamış değilim zaten boşver.'

'-Yok Aysel hatun sorun değil' deyip gülümsedim sadece.
Belli ki bana alışamamıştı diyemedim tabiki.

...

Merdivenin başında yeni uyanmış kalın sesiyle
'-Afraa'
Diye bögürmesiyle Korkup kahvaltı tabaklarını yere düşürmem bir olmuştu.
Sesi duymuş olacak ki merdivenden patır kütür aşağı inip yanıma geldiğinde, altında bol bir eşofman üstü ise çıplak kaslı vücudunu ortaya serdiğini görmemle gözlerim fal taşı gibi açıp kapatmak arasında kararsız kalınca çocuğa resmen ağzım açık göz kırpmıştım.

E tabi onun yüzündeki telaşta yavaşça çapkın gülümsesi almıştı.
Sıkıca sarılıp,
'-Gittim sandım'

Dediği zaman içimdeki kelebekler sayesinde kendime gelmiştim.

Pamirle benim sarılmamı kapıdan izleyip öldürücü bakışlar atan Şeymayla karşılaşmayı beklemiyordum tabi.
Pamir yüzümü yüzüne çevirip anlımdan öptüğünde kapının orada bizi izleyen Şeyma ya dil çıkarmak için tekrar bakmıştım fakat oradan yok olmuştu bile.

'-Gitmedim burdayım'
dedim yüzüme bakan Pamire. Zaten gidecek bir yerimde yok diyemedim tabiki.

'-sana kahvaltı hazırladım, ama sen öyle merdivenden bögürünce..
yanii bağırınca tabaklar düştü elimden sayende.'

Pamir ifadesiz yüzüme bakınca arkadan Aysel ablanın sesi duyuldu.

'-Pamir gitte üstüne bişeyler giy oğlum hadi üşütüceksin. Afra kızım sende sofraya geç ben toplarım şimdi buraları.'

Benimle YanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin