1. BÖLÜM

2.6K 107 40
                                    

(Medyada SU KILIÇ var. Değişime uğramış hali)

" YETER BE YETER SENİN BENİ DÖVMENDEN BIKTIM USANDIM BABA " dedim. Bana üzgün bir şekilde baktı ardından kahkahayı bastı.

Korkuyordum ondan. Ruh hali hızlı değişiyordu. Hergün dayak yiyip uyuyordum. Güne bağırma sesleri ile uyanıyordum. Karanlıktayım yanıma gelen yok. Boşluktayım çekip kurtaran yok. Issız bir yerdeyim, evine alan yok. Kayboldum. Ağlar oldum durmaksızın. Dışım gülmeye çalışır fakat içim bir kere daha gömülür bataklığına.

" SEN BANA KARŞI GELEMEZSİN " dedi ve bir kere daha tokat attı.
" En son söylediğin sözler neydi. Hatırlatsana bana " dedi ve yine tokat attı. Yetmedi ve kemerini çıkarıp sırtıma vurmaya başladı.

" Yeter lütfen " diyebildim. Sesim çıkıp çıkmama arasında kaldı. Duvarın köşesine sıkıştırmıştı beni. Yerde ayaklarımı kendime çekik bir şekilde ağlıyordum.

" Bugünlük bu kadar korku yeter. Demi canım kızım " dedi ve kahkaha attı. Bir süre sonrada yanımdan uzaklaştı.

Hızla kalkıp odama koştum ve kapıyı kilitledim. Karşı gelemiyordum ona çünkü ben güçsüz, o güçlüydü. Arada bir böyle patlamalarım olup ona  bağırırdım. Ama sonu kötü biterdi. Odamda her zaman duran ilk yardım çantasından pansuman için lazım olan malzemeleri çıkardım ve kendi kendimi pansuman etmeye çalıştım. Yarama her krem sürdüğümde sızlıyordu. İşim bitince üstümü değiştirdim ve yatağıma uzandım. Ama sırtım halâ çok acıyordu. Sabaha kadar geçer inşallah.

Sabah, diğer insanların nefret ettiği alarm sesi ile uyanamadım. Keşke alarm sesi olsa da bende nefret etsem diye düşündüm. Benim onlardan tek farkım bir bağırma sesi ve kırılma sesi ile uyanmam oldu.

" KALKSANA LAAN " dedi ve yere birşey daha attı. Attığı şeyden kırılma sesi geldi. Kalkıp hemen banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkayıp çıktım. Üzerime hiç bakmadan aldığım kıyafetlerimi giyindim.

Benim aşağı inme gibi bir derdim yok çünkü evimiz küçük, bir katlı, apartman dairesi.

Odamdan çıkıp koşarak mutfağa girdim. İçeri leş gibi içki kokuyordu. Elimden geldiğince hızlı olarak kahvaltılıkları çıkardım. Babamın önüne koydum. İlk önce bana ters ters baktı. Sonra yemeye başladı. Babam kahvaltısını yapıp dışarı çıktı. Bende birşeyler atıştırıp okula gitmek için evden çıktım. Otobüs durağında, otobüs beklerken telefonuma mesaj geldi. Baktığımda mesajı atan kişinin lara olduğunu gördüm.

-Nasılsın aşk?

-İyi olmaya çalışıyorum.

-Seni almaya geliyim mi?

-Hayır, sağol ben kendim gelirim

-Tamam o zaman sonra görüşürüz.

-Görüşürüz.

Laranın mesajlarından sonra da otobüs geldi. Akbilimi basıp arkalarda bir yerlere oturdum. Kısa bir süre sonra da okulun olduğu durağa gelmiştik. Otobüsten inip koca yazılarla yazılmış olan ' YENER ' kolejine girdim.

Maddi durumumuzun iyi olmamasına rağmen derslerimde başarılı olduğum için bu kolejde burslu okuyorum. Larada amcası sayesinde bu koleje girebildi. Yankı ise maddi durumları iyi olduğu için burada okuyor.

Kolejin içine girdiğimde yine ve yine herkes bana bakıp alay etmeye başladı. ' ezik ' diyerek çağırıyorlardı beni. Her ne kadar karşı gelmeye çalılsamda eziyor, alay ediyorlardı. Neyseki babam ile aramızda ki sorunu bilmiyorlar yoksa daha çok alay konusu olurdum.

SABAHSIZ GECE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin