Still?

1.9K 173 33
                                    

Hoseok sinirliydi. Hala açmadığı gözlerine güneş vuruyordu ve... bu burnunu gıdıklayan şey de neydi yahu?!

Zorlukla gözlerini açmaya çalıştığında, kıpırdamamak için nefesini tutmak zorunda kaldı.

Elkie kollarını beline sımsıkı sarmış, kafasını da Hoseok'un göğsüne gömmüştü. Kızın sarı saçları Hoseok'un burnunu kaşındırıyordu çünkü Hoseok da yüzünü kızın saçlarının arasına saklamıştı.

Eğer böyle uyanırlarsa Elkie yanlış düşünürdü. Gece ilk kim kime yaklaştı, sarılan kimdi bilmiyordu ama şu an mayınlı bölgede olduklarını çok iyi biliyordu.

Yavaşça kollarının arasında çıktı. Çiçekle karışık kavun kokusu onu çekse bile geri çekildi. Henüz Elkie'yi kaybetmeye hazır değildi.

Kahvaltı için krepleri çevirirken Elkie uyanmıştı bile. Elindeki telefonu sallayarak mutfağa girdi.

"Küçük bir sıkıntı var. Eğer evli değilsen çocuğun vekaletini alman çok zor."

Hoseok, elindeki spatulayla ona döndü.
"Seorin de evli değil?"

"O biyolojik annesi zaten Hoseok. Avantajlı taraf. Ve inan bana anlaşmalı evlilik yapar, o göz var onda."

"E napabilirim Elkie. Etrafımda evlenebileceğim kimse yok."

İkisi de isim düşünürken göz göze geldiler. Hoseok gözleri parlayarak kıza bakarken Elkie anlamsızca Hoseok'a baktı. "Ne? Ne var?"

"Elkie sen..."

Kız da şimdi bir şeyler anlamıştı. Korku gözlerini kaplarken iki adım geriye gitti. "Hoseok... Hayır..."

"Elkie benimle evlen!" Hoseok koşarak kıza atılınca evde bir koşturmaca başladı.

"Hayır dedim Hoseok saçmalama!" Kız düşmesine neden olacak bir kırmızı oyuncak arabadan son anda kurtulurken merdivenlere doğru koştu.

"Ya olabilir. Anlaşmalı sadece. Jun için." Kızı tutmak için elini tişörtüne uzattı.

"Ya saçmalama! Anlaşmalı evlilik falan yapamam ben!"

"Elkie!"

&&&&&&&&&&&&&&&

Kızın kararı kesindi. Hoseok pes etmişti. Salonda dergi karıştırıyordu.

Elkie ise üst katta, Jun'a banyo yaptırıyordu.

Bu çok keyifli bir işti. Onun ördekleriyle oynamasını, ıslak kırpıklarını kırpıştırmasını izlemek. Bazen Hoseok onun ıslak ve tombik kollarını öper, bebeği güldürürdü.

Suyun içinde, beyaza yakın teni çok büyüleyiciydi. Hoseok banyo saatlerine bayılırdı. Burada olduğunda ise bunu Elkie yapardı.

O sırada Elkie içeri girerek sızlandı. "Hoseok. Beni istemiyor. Sen yıkayacakmışsın."

O sırada Hoseok cevap vermeden sehpadaki telefon çalmaya başladı.

Hoseok telefona eğilip yüksek sesle okudu. Yüzüne alaycı bir gülüş yerleşmişti.

"Hwa Hyuk arıyor. Seni neden hala arıyor acaba?"

Elkie korku dolu gözlerle Hoseok'un elindeki telefona bakıyor, telefonu alıp alamayacağını düşünüyordu. Ancak çok geçti.

Hoseok telefonu açıp kulağına tutmuştu.

"Alo Elkie. Her ne cehennemdesin bilmiyorum ama buraya gelmezsin seni bulurum ve hayatını karartırım!"

Oh!Baby || Jung Hoseok ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin