Proposal

1.5K 153 10
                                    

Ah, merhaba. Öncelikle hikayeyi takip eden,okuyan,bekleyen herkese sonsuz teşekkür ediyor ve aynı içtenlikle özür diliyorum. Uzun süredir güncelleme gelmeyen bir hikayeydi bu çünkü, nasıl oldu bilmiyorum ama bu hikaye için ilham perilerim kayboldular. Ve inanın bu bir bahane değil :( Bir ara Lion's Lover için de olmuştu, bir yıla yakın bölüm atmamışımdır abartısız.
Bu bölümün final olmasını tasarlıyordum aslında ama bu modda üstünkörü bir final yazmak, aslında çok sevdiğim ve çok güzel şeyler tasarladığım bu kurguya korkunç bir hakaret. Oh!Baby benim en heyecanlı başladığım kurgulardan biriydi, hala da çok severim <3
Lafı uzatmadan söylemek gerekirse, bir aksilik çıkmazsa diğer bölüm final ve bir iki özel bölüm gelebilir. Biri kesin gelir de, ikincisi belki gelir belki gelmez (bu nasıl bir cümle???)
Bu kısa bir ara bölüm oldu.
Upuzun yazdım, sizi de boşuna tuttum, iyi okumalar<3
___________________

Hoseok Jun'u ellerinden tutarak tekrar ayağa kaldırdı. O sallanarak ayakta durmaya çalışırken biraz uzaklaşıp ellerini çırptı.

Jun sarsak ama güçlü adımlarla babasına doğru yürürken, Hoseok şimdi neden ağladığını bilmiyordu. Minik oğlu yavaş yavaş büyüyordu. 'Baba, anne ve Juju' demeyi çoktan öğrenmişti şimdi ise minik adımlarıyla babasına doğru gidiyordu.

Hoseok elinin tersiyle gözlerini sildi. Ve bebeğin tekrar kollarına düşmesiyle ona sımsıkı sarıldı ve burnunu öptü.

"Benim minik Juna'm artık yürüyor demek! Ne güzel."

Bebeği kucağına alıp yürütecine oturttu. Bebek forumlarındaki kadınlar ısrarla yürüteci lanetleseler, yürütecin bebeklerde yürüme tembelliği oluşturduğunu söyleseler de Hoseok oğlunun düşerek sağa sola bir yerlerine çarpmasından korkuyordu. Yürüteci ise çarpsa bile ona bir şey olmuyordu ya. Tabi çizik içindeki duvarlar ve kapılar için aynı şey geçerli değildi.

Hoseok istese de bu evi satamayacaktı.

Hoseok salona dağılan oyuncakları toplarken Jun da yürüteciyle peşinden geliyor ve sürekli "Juju. Juju. Juju" sayıklıyordu.

Ama bugün pazartesiydi ve Hoseok dışında herkes çalışıyordu.

Elkie bile.

Hoseok Jun'a döndü. "Seorin'e gitmek ister misin? Namjoon yok ama o seni parka götürebilir."

Jun anlamlandırmaya çalışırken Hoseok Seorin'in bir fotoğrafını açtı.

Jun fotoğrafı görünce geriledi ve yüzünü buruşturdu.

"Juju gelemez bebeğim. İlla parka gitmek istiyorsan Seorin'le gitmen gerek."

Bebek ağlamaklı bir şekilde dudaklarını sarkıttı. "Ju-ju!"

"Üzgünüm."

Hoseok bebeği kucakladı ve yürütecini mutfağa çekti. Televizyonu açtı ve onun için bir çizgi film kanalını ayarladı.

Kendisi kurabiye yaparken Jun ellerini çırpıyor ve yürütecinde sallanarak çizgi film izliyordu. Hoseok gülümseyerek kurabiyelere şekil vermeye devam etti. Bir yandan da Elkie'yi arıyordu. Uzun bir çalışın ardından Elkie'nin sesi duyuldu.
"Ben Elkie. Şu anda telefona cevap veremiyorum. Önemli bir şey söyleyecekseniz mesaj bırakın."

Kısa bir bip sesinden sonra Hoseok konuşmaya başladı.
"Akşam bize geliyorsun değil mi? Bekliyorum seni!"

Telefonu az hamurlu eliyle kapatıp kenara koydu ve fırını yaktı.

Kurabiyeleri fırına koyduğunda, yine kendi kendine gülümsedi.

"Juna!"

"Baba. Juna gitmek!"

"Juna gidemez. Bugün evde kalmalıyız Juna'm!"

Bebeği yürüteçten çıkartıp salona götürdü. Salondaki oyun beşiğine bıraktı.

Şimdi o oynarken beklemek kalmıştı geriye.

&&&&&&&&&&&&&&&&

"Bunları sen mi yaptın cidden Hoseok? Enfes olmuş!"

Hoseok kıs kıs gülümseyerek onayladı.

"Tanrım çok yorgunum." Kız arkasına yaslanıp ayaklarını kanepenin üzerine koydu.

Sonra yeni bir kurabiye alıp ısırmıştı ki-
"BU NE BE?"

Çenesini tuttu. "HOSEOK NE KOYDUN BUNUN İÇİNE DİŞİM KIR-"

Kız şimdi eline düşen şeye bakıyordu. Bir eli çenesindeydi.
"Hoseok bu ne?"

Hoseok uzanıp kızın avucundaki yüzüğü aldı ve diz çöktü.

"Dişini kırmana sebep olduğum için çok üzgünüm sevgilim." Kızın avcunu öpüp tekrar gözlerine baktı.
"Benimle hayatını birleştirir misin aşkım? Jun ve ben seninle evlenmek istiyoruz."

Kız güldü. "İkiniz de mi?"

"Fark eder mi?"

"Haklısın, etmez." Kız uzanıp Hoseok'un dudağının üstüne bir öpücük kondurdu. "Cevabım evet Jung Hoseok. Seninle evlenmek en çok istediğim şey!"

Hoseok titreyen elleriyle kızın parmağına yüzüğü taktı.
"O zaman bir kez daha hayatıma hoşgeldin!"

Uzanıp kızı öptü. "Jun bebeğin annesi olduğun için mutluyum Elkie. Onun annesi olmayı, en çok sen hakettin."

Elkie gülümsedi.

Oh!Baby || Jung Hoseok ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin