Gözlerimiz bir birine hapsolmuş şekilde yüzlerimizi incelerken ne kadar güzel olduğunu düşünüyordum.Gözlerini bir kaç saniyeliğine kapatıp açtı.Gözleri dolmuştu.Derin bir nefes alıp konuştu. "Sanırım sarhoş oldum" Hafifçe tebessüm etti Elimi saçlarında dolaştırdım,yutkunarak konuşmaya devam etti; "Benden özür dileyeceksin demek,seni affetmeyeceğim biliyor musun bunu" Gözünden süzülen bir damla yaşı silerek tepki verdim "Şşş, tamam güzelim tamam,söz veriyorum yoluna sokucam her şeyi"
Elini boynuma koyarak suratlarımızı yakınlaştırdı.Yavaşça beni öpmeye başladı.Büyük ihtimal sabah bunların hiç birini hatırlamayacaktı.Beni geri iterek oturur pozisyona geldi aramızdaki mesafeyi çok açmadan.Üzerindeki tişörtü bedeninden sıyırıp attı.Yaşına göre dolgun olan göğüsleri dikkatimi çekmeden edemedi.
Beni öpmeye devam ederken elini tişörtümün eteklerine götürdü.
Daha fazla devam edemezdim.Böyle bir şey yaşayacaksak bile bu alkolün etkisiyle yaptığı bir şey olmamalıydı.Sabah uyandığında pişman olup olmayacağını bilmiyordum.Dudaklarımızı ayırıp alınlarımızı dayadım.Ellerini tişörtümden çekip omuzlarıma getirdi.
"Durma"
Sesi o kadar sexsi çıkıyordu ki kendimi ondan alıkoymak istemiyordum.Çocukça bakan masum gözlerinin altında öyle bir kadın yatıyordu ki kalbimi delicesine çarptırmayı başarıyordu.İşin garip tarafı bunun için hiç bir çabası yoktu.
"Şimdi uyuyalım bebeğim,sabah uyanınca daha detaylı konuşuruz.Tabi sen bunları hatırlarsan"
Diye mırıldandım sonuna doğru Baygınca kendini yatağa bıraktı.Sağına doğru dönerek gözlerini kapattı.Yavaşça yataktan inerek üzerimi çıkardım.Altıma eşofman geçirip yanına uzandım.
..... Yatmamdan yarım saat bile geçmeden koşarak yataktan kalktı.Öğürerek odanın içindeki tuvaletin kapısını tekmeleyip içiri girdi.Bu haline gülmeden edemiyordum.Bir yandan da kendime kızıyordum.Sonuçta beni düşünerek içtiği için bu hale girmişti .Peşinden kalkıp yanına gittim.Üzerinde sadece sütyeni vardı.Yanına yanaşıp saçlarını tuttum arkadan.
Klozetin içine kustuğu için yerde çömeliyordu. Yerden kaldırıp lavabo dayanmasına yardımcı oldum.Elleriyle yüzünü kapatıp ağlamaya başladı.Onu bu kadar üzmeye hakkım yoktu .İçimden kendime sövüyordum.Kendime çekip sıkıca sarıldım.Her yeri pislenmişti.Elini yüzünü yıkayıp tekrar yatağa götürdüm.Vücuduna bakmamaya çalışarak pantolonunu çıkarttım.
Dolaptaki örtülerden alıp üzerini örttüm.Tekrar yanına uzanıp onu izlemeye koyuldum.Mükkemmel kelimesi bile onun yanında az kalıyordu.Alnına bir öpücük kondurup öylece onu izledim.
Mersa
Sabah aralı perdeden içeri giren güneş ışığı ile gözlerimi açtım.Ne olmuştu bana böyle,vücudumun yarısını açıkta bırakan çarşafa baktım,burası...ne yapmıştım ben dün gece?
Yavaş yavaş hatırladıkça utanıyordum. Etrafta giysilerimi aradım fakat yoklardı.Yataktan çıkıp dolaba gittim,tişörtlerden üzerime geçirdim ve boy aynasında kendime baktım.Makyaj filan kalmamıştı hatta tam aksine akmış kötü olmuştu.Banyoya girip elimi yüzümü yıkadım.Bileğimde olan tokayla saçlarımı havadan topladım bir kaç tutam omuzuma düşmüştü.
Odadan çıkıp merdivenleri takip ederek aşağı indim.Ortalıkta kimse görünmüyordu.Bir kaç tıkırtı sesi duydum.Sanırım mutfaktan geliyordu,yavaşça o tarafa ilerledim Mutfaktaki Kuzeydi biraz daha yanaşıp ortadaki masaya koydum bir elimi.Dün akşam aklıma geldikçe olan utancımla sessizce 'Günaydın' dedim.Korkmuş olacak ki elindeki tabak tezgaha çarptı.Derin bir nefes alıp geri döndü "Sana da Günaydın diyeceğim de öğlen oldu " yine rahat duramayıp laf sokuyordu.Dün akşam bana sahip çıkmıştı sırf bu sebepten dolayı sesimi kısmak zorundaydım."Akşam...biraz yorucu geçti biliyorsun" dedim sağa sola bakarak.Hayret edercesine gülerek bana doğru geldi ve hafif yüksek sesle konuştu"Ah bilmem mi o kadar iyi biliyorum ki anlatamam.Ama kimin için yorucu olduğu tartışılır Mersa.Hım? Sen ne dersin."
Ona olan kızgınlığımı unuttuğumu sanıyordu ki eğer böyle sanıyorsa yanılıyordu.Ne dün geceyi ne de ondan önce olan hiç bir şeyi unutmamıştım.Hala kulaklarımda"Kendine göre birini bulmuşsun,sen çocuksun.Yalancısın" lafları çınlıyordu.Kollarımı önümde birleştirerek konuştum.
"Bak Kuzey,öncelikle dün akşam için teşekkür ederim.Ama eğer yaptıklarımızı konuşacaksak ve kimin daha çok yorulduğunu tartışacaksak bence zararlı çıkarsın.Önce beni bana sormadan tutup götürüyorsun,a yetmiyor gibi ondan öncesinde öldüresiye adam dövüyorsun.Sonra hayatımda hiç bir sıfatı olmayan bir adam olarak beni öpüyorsun.Bak beni kim seviyor,kim sevmiyor,kim zarar veriyor kiminle mutluyum,ne yapıyorum bunlar seni hiç mi hiç ilgilendirmiyor.Çünkü ben sana bir şeyleri anlatmak isterken sen beni ittin.Dün gece yaşanılanlar aklımda kesik kesik ne oldu Ne bitti bilmiyorum ama hiç bir şey için sorumlu hissetmek zorunda değilsin.Çünkü senin gözünde her ne kadar çocuk olsam da ben de bir yetişkinim."
Sözlerim bittiğinde hızlı hızlı nefes alıp veriyordum.Şu sözlerimin bir de diğer yüzü vardı.Ona olan sevgim,hayranlığım,onca kısa sürede yüreğime işlemişliği.Hepsi canımı yakan ayrı bir parçaydı.Ama kahretsin ki canımı daha çok yakan bir şey vardı.O da ben ona böyle güvenirken onun hiç düşünmeden beni siliyor olmasıydı.Acı veriyordu ve o bunu anlamıyordu.O bu gün yansa yarın ona su olurdum ben.Gözlerine bakarken dün gece dudaklarımda olan nefesi bakışmamız film şeridi gibi aklımdan geçiyordu.Hiç bir şey demeden arkamı dönüp ilerlemeye başladım."Gitme" diye konuştu arkamdan.Tek ayağımda dönüp ona baktım."Herkes gider Kuzey"tekrar dönüp ilerleyecekken bir daha konuştu."Ben gitmem"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gözümden düşen yaşı elimle silip konştum."Sen hiç gelmedin ki"
Hepinze çok teşekkür ederim.Ben sürekli bölüm atamıyorum farkındayım elimden geldiğince zorlamaya çalışıyorum.Bu bölüm kısa oldu ama diğerinde telafi edicem ve inanın bana çok beğeneceğiniz bir bölüm geliyor.Lütfen yorumlara "Yb" yazarken hikayenin gidişatı hakkında da yorumlar atın.Hepiniz bu yolda yanımda oldunuz.Yorum atan ve sessizce okuyan tüm herkese teşekkürlerimi sunuyorum.
