Sondaki yazıyı okuyun lütfennnn😀
Öptüm😘
Neredeyse o akşamın üzerinden bir ay geçmişti.Artık çalan telefonları aldırmıyor,içki sayısını her gece arttırıyordum.Bazı geceler çıkışa geldiği için arka kapıdan çıkıyordum.Günde arama sayısı elli olduğu için,telefonum çantanın içerisinde duruyordu.
O hayatıma girmeden önceki zamanlarda gibiydim dışarıdan bakınca.Fakat eksik olan çok şey var gibiydi.Elimdeki kalemi sallamaktan yorulup masaya bıraktım.Okulun kantinin de dersimin başlamasına daha olduğu için ders çalışıyordum.Karton bardaktaki kahvemden bir yudum alıp etrafı incelemeye koyuldum.
Psikoloji öğrencisi olduğum için bunu çok sık yapardım.Kim nasıl davranıyor,ne düşünüyor,elleriyle oynuyor mu,konuştuğu kişinin gözlerine bakmaktan çekiniyor mu,o an orda bulunmak istiyor mu.Bunlar benim için önemli ayrıntılardı,sevgilisinin boynunda yatan bir kız herkes için huzurlu görünürken benim açımdan çok farklı ve ayrıntılıydı.Çünkü belki orda gerçekten huzur buluyordu ama geleceğe dair kaygıları vardı.Çünkü o da herkes gibi şimdi kokusunu en derinlere çekip,onu kavanozda saklamak istediği insanı kaybetmekten korkuyordu.
Bir hışımla çantanın masaya koyulmasıyla bakışlarımı Leylaya çevirdim.Sinirli gibi görünüyordu,yada yine Efeyi kızın birini koridorun sonunda sıkıştırmış olarak görmüştü.
"Leyla?Hayırdır"
Dedim onun aksine çok sakin kalarak.
"Ne olucak?Efe,şu bizim sınıftaki Bernayı becermiş geçen gece.Sabahtan beri nasıl olduğunu anlatıyor."
Sona doğru sesi kısılmış,gözleri dolmuştu.
"Şşş,ağlama lütfen."
Dedim,masadaki elini sıkarken.Gözlerinden yaşlar düşmüştü bile.
"Nasıl ağlamiyim Mersa,görmüyor beni,onun için canımı bile vericem ama o beni fark etmiyor bile.Her gün başka kızları nasıl tavlarım diye düşünürken bir saniye gözlerime bile bakmıyor.Nerde hata yaptım ben Mersa?Çok seviyorum onu Mersa çok."
Hıçkırıkları artarken ayağa kalkıp karşısında olan sandalyeden yanındakine geçtim.Uzanıp sıkı sıkı sarıldım ona.Çok seviyordu onu biliyordum.Ama Efe nin niyeti başkaydı o başka şeyler istiyordu.
Lise bittiğinde yaz tatilinde sevgilisini trafik kazasında kaybetmişti.Ondan öncede böyle piçin tekiydi.Sonra o çıktı karşısına,çok sevdi,aşık oldu.Onu ilk defa o zamanlar öyle görmüştüm.Deli cesareti daha da artmıştı,sevgilisi tatil de Ayvalığa giderken kaza yapınca hayatla olan tüm bağlarını koparmıştı.
Ardından bir tek hayata öfkeli olarak kalmayıp ona da kızmaya başlamıştı.Onu nasıl bırakıp gittiğine anlam yüklemeye çalıştıkça daha da öfkeleniyordu.Açıkçası onu hiç bir zaman kaybetmeyi düşünmemişti.Ölümü kabul etmemişti.
Leyla bana dönüp gözlerindeki yaşları silerken konuştu.
"Seni de fark etmedim sanma bir aydır ruh gibi dolanıyorsun etrafta.Neyin var anlat hadi."
Umursamazca omuz silktim.Bende şu "millet ne der sonra,elalemin ağzına sakız olursun valla."gibi cümlelere önem verenlerdendim.Çok büyük önem taşımasa bile önemliydi işte.Şimdi tutupta kendimden 9 yaş büyük bir adama bunları dedim desem ya benimle dalga geçerlerdi yada küçük orospu gözüyle bakarlardı.En iyisi mi kendi içimde boş bir mezara bir şeyleri doldurmaktı.
Masada ki kitapları toplayıp yanağına güzel bir öpücük kondurdum."İtiraz istemiyorum akşam bizdesin." deyip kantinden çıktım.
Dersimin olduğu sınıfa girip her zaman ki yerime oturdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜÇÜĞÜM
Roman d'amour©08.11.2015 tarihinde kurgulanmıştır. Şimdi bak yine yalnızım. Yine bir saflık yaptım ve inandım bir aptal gibi sana.Bilemezdim değil mi sonun böyle olacağını? Dışardan bakıldığında kim ne der diye düşünüp göz yaşlarını saklayan ben şimdi her yerde...