Bölüm 12

25K 1.4K 320
                                    

Dersler,yorgunluk falan demedim yeni bölüm yazdım.Değerimi bilin:'(

İyi okumalarr🌸

******

Kapıyı açtıktan sonra arkamdaki eli poşetlerle dolu sarışının geçmesi için kenara çekildim.Neden onun ısrarlarına karşı bu kadar kolay yenildiğimi düşünmemeye çalışarak kapıyı arkamdan kapattım.Sanırım başımın etinin yenmesindense tüm olası ikna konuşmalarını tamam deyip kestirip atmak işime geliyordu.İtiraz etsem de sonucun farklı olmayacağının da farkındaydım.

“Ne kadar çok almışız!”

Mutfak masasına koyduğu biralara göz gezdirirken kollarımı göğsümde birleştirip görmekten en hoşlanmadığı tavrımı takındım.

“Birileri beni dinlememek konusunda çok inatçıydı çünkü.”

“Lan sana inat hepsini bitireceğim.Sırf şu bilmiş tavrını suratından silmek için gerekirse tuvaletin üstünde uyurum bu gece.”

“Dejavu yaşıyormuş gibi hissediyordum.”

Biranın yanına aldığımız atıştırmalıkları boşalttığım kaselerden birini oturma odasına götürmesi için Kerim’in eline verirken kapının tıklatıldığını duyar gibi oldum.Gerçekten çalıp çalmadığından emin olamayarak kapıya doğru ilerledim.Açtığımda kısa bir şaşkınlık yaşayıp kaşlarımın kalkmasına engel olamamıştım.

“Ee sanırım dün hırkamı burada unutmuşum.”Ensesini kaşırken yüzüne sıkıntılı bir ifade hakimdi.

“Ah evet.Mutfakta bırakmışsın.”

Uykudan yeni uyanmış olduğunu düşünmeme sebep olan hafif şişmiş gözlerinden dağılmış saçlarına kaydı bakışlarım.Bu halinin neden hoşuma gittiğini sorgulamak,bakışlarımı onu izlediğimi anlamadan önce kaçırmak istememe rağmen gözlerimi ondan alamadım.

Sabırsızlanmaya başlamış gibi görünüyordu.

“Hırkamı getirsen diyorum?”

Dalgın halimden sıyrılıp yüzüme beceriksizce bir gülümseme yerleştirmeye çalıştım.Hırkayı almak üzere içeriye yöneldiğimde Kerim’in yanımıza gelmekte olduğunu fark ettim.Ne yazık ki suratındaki meraklı ifadeyi de fark etmiştim.

Sıkıntıyla iç çektiğimde Kerim beni çoktan dirseğiyle onuncu defa dürtüyordu.Bunun ne anlama geldiğini biliyordum.

“Sizi tanıştırayım.Kerim,iş arkadaşım.Giray,karşı komşum.”

Dürtüklemelerinden kurtulduğum Kerim geniş bir gülümsemeyle elini Giray’a doğru uzattı.Şaşkın gözüken Giray bir süre kendisine uzatılan ele baktıktan sonra kendininkini uzattı.Birkaç saniye önce tanıştığı birinden bu şekilde samimi bir tavır beklemiyor olmalıydı.Kerim’in yeni tanıştığı birine gösterdiği bu güler yüz beni de bir zamanlar şaşkına uğratmıştı.Benimle arkadaş olmaya çalıştığı dönemlerde bunu anlamsız buluyordum ancak onu daha yakından tanımaya başladığımda öğrenmiştim,arkadaş canlısı biriydi.Sahte görünen bir samimiyetten uzak,tamamen içinden gelerek yaptığı bir şeydi.

“Merhaba Giray.Demek bizim huysuz herifin komşususun.Şansın yaver gitmemiş,ha?”

Giray’dan bir gülümseme kazanan Kerim, sırıtmasını genişletirken bense kaşlarımı çatmış,hiç memnun olmadığım bu konuşmanın bitmesini umuyordum.

“Bak ne diyeceğim,bizimle içmek ister misin?Biliyorum biraz ani oldu ama fazla almışız.Hem bu adamın sohbeti hiç çekilmiyor,bana eşlik edersin.”

AKSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin