Eve girdiğim an direkt olarak mutfaktan ilk yardım kutusunu aldım.Galiba küçük kuşun kanadı kırılmıştı onu sarmam gerekti ama ince çubuğum yoktu.Gidip dondurma yedim evede stok yaptım ve çubuğu koluna sarıp ona bakmaya başladım.Bu yavru kuşa bakma gibi bir ihtimalim yoktu çünkü kuşlara alerjim vardı.Alerji demişken benim gidip ilaçlarımı almam ve bu kuşa kafes bulmam gerekiyordu ama o zamana kadar bu kuşu nere bırakacaktım...
Buldum!Yan komşularıma bırakabilirdim hem tanışmış olur hemde onlar kuşa bakarken evin ihtiyaçlarını karşılamış olurdum...
Üstüme her zaman ki gibi salaş bir şeyler geçirip sırt çantamı telefonumu kulaklığımı aldım ve önceden eve lazım olan eşyaların listesini alıp kuşla birlikte evden çıktım
Tabi ki kuşu tuttuğum her süre zarfında hapşırıyordum bide böyle kız gibi değil hapşuu diyince yer oynuyor burnum boşalıyordu...Yan komşumun kapısını tıklattım.İlk başta açan olmadı sonra bir daha çaldım.Kapıyı açan kilosu benim kadar olan gri saçlı birisi açtı ayrıca saç şekli benimkiyle aynıydı.Bir hapşuruk daha geldi ona bakarken.
"Çok yaşa bu havada hasta olunacak gibi değil ama...Ne istemiştiniz?"
"Sizde görün.Ben yan komşunuz Sonahari Anyu eve yeni taşındım bazı ihtiyaçlarım var ve bu yaralı kuşa ben gelene kadar bakmanızı rica edicektim."
"Ahh tabi bu ahsageye ben bakarım.Ben BamBam."
"Çok teşekkürler."
Diyip kuşu onu verdim.Birisi nasıl hem bu kadar zayıf hemde tombul yanaklı olabilirdi. Halen şaşıyorum.
Kuşu vericek birini buldum ya yeter...
