32.bölüm

78 16 100
                                    

"Buuum!! Mavi'ye itaat edin ."

--Alev--

Gülmekten karnıma ağrılar girmişti. Yüz ifadeleri o kadar komikti ki. Neye uğradıklarını şaşırmışlardı.

Bir an için herkesin kapıya vurmayacağını sanmıştım. Beni en çok şaşırtan ise Ege'nin konuşması olmuştu. Tüm planı suya düşürmemek için orada değilmiş gibi yapmak zorunda kalmıştım. Ekrana ateş etmesi sadece onların görüşünü engellemişti.- Böylelikle biraz da güvenlerini kazanmış olabilirdi.- Güvenlik kamerasına ateş ederlerse oradan çıkamayacakları barizdi. Küfredişlerini duymak için kameraya ihtiyacım yoktu.

Planımın işe yaramasına çok sevinmiştim. Katıldığım tüm gizli operasyonlar sayesinde rol yapma yeteneğim gelişmişti ve kimse blöf yaptığım konusunda diretememişti. Sandalyeye astığım çantamı alıp çıkışa yöneldim.

"Ben gittikten sonra kapıyı açabilirsiniz. Herkes kapıya vurduğuna göre artık liderlerinin Mavi olduğunu söyleyin. En azından şimdilik. "

Son cümleyi duyamayacakları kadar sessiz söylemiştim. Bu kadar uğraşmışken bunu berbat edemezdim. Arabama binip motoru çalıştırdığımda telefonum çalınca hareket ettirmemiştim. Kim araba kazasına kurban gitmek ister ki?

" Efendim? "

" Alev hemen yanıma gelmelisin. Sanırım yerlerini buldum. "

" Gerçekten mi? Tamam ben birazdan orada olurum. Süpersin Melih. "

" Her zamanki halim. "

Artist bir şekilde sırıttığını tahmin edebiliyordum. Buna da iltifat etmeye gelmiyor. Anında ego kasmaya başlıyor beyefendi. Genlerden geliyor sanırım. Kendi kendime gülerek telefonu kapattım ve eve sürmeye başladım. Çok fazla zaman geçmeden gelmiştim bile. Sonunda tüm aile bir araya gelebilecektik. Bunun nasıl hissettirdiğini çok merak ediyordum. Anahtarımı kapı deliğine sokup heyecanla çevirdim. İçeri girdiğimde onun da en az benim kadar sabırsızlandığını görebiliyordum.

"Neredelermiş? "

" Aslında üç ihtimal var. Ortadaki sayının ne olduğunu net bilmiyorum. Ama hiç yoktan iyidir değil mi? "

" Şaka mı yapıyorsun? Tabiki eli boş durmaktan daha iyi. Üçünü de gidip kontrol edelim. "

" Tamam... " diyerek sandalyeye oturdu ve klavyede birkaç tuşa bastı. " İlk koordinatlarımız : 765-062-451. Burası da *** şehrindeki bir çiftlik evine ait gözüküyor. Yaklaşık 9 saat sürer arabayla. İkincisi : 765-092-451. Bu şehirde *** caddesindeki eski bir fabrika. En yakın mekan burası. Üçüncü koordinat ise 765-002-451. Bir gün mesafelik evin koordinatları. Sahibi geçen ay evi satılığa çıkarmış. "

" İlk hangisinden başlıyoruz? Yakın olan mı kuşku uyandıran mı? "

" Patron olan sensin. " diyerek göz kırptı. Gülümsemeyle karşılık vererek odama gidip rahat bir kot gömlek ve siyah pantolon giydim. Hazırlanırken bir yandan da nereden başlayacağımıza karar vermeye çalışıyordum. Kaçırılma olaylarında hep eski püskü bir depo ya da fabrikaya götürürlerdi değil mi? Bir yandan da çiftlikte fesleğen yetiştirilebilirdi. Peki ya satılık ev ne alakaydı? Belki de bir alakası olmadığı için orayı seçmişti. Sanırım en yakın olandan başlasam iyi olacak.

" Fabrikaya gidiyoruz. "

" Diğerlerine haber verecek miyiz? "

" Tek başımıza gitmemize karşı çıkacaklardır. Ama habersiz gitmek de büyük dikkatsizlik olur."

Mavi (#WKT17) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin