BÖLÜM 4 | 'Uyanıksın'

161 6 1
                                    

Fotoğraftaki Xander (Theo James)

Harmony'nin Ağzından

Acı.


Şu an hissettiğim şey buydu. Kafamdaki his yüzünden ağzımdan boğuk bir inleme çıktı. Bir şey görmek için gözlerimi açmaya çalıştım, etrafımdakileri görmek için. En sonunda açmayı başardığımda parlak ışıktan az kalsın kör olacaktım.


Etrafıma kafam karışık bir şekilde baktım, nerede olduğumu ve ne olduğunu anlamaya çalıştım. Sonra her şeyi bir bir hatırlamaya başladım, Jayden'ın beni aldatışı, arabanın havada taklalar atması, arabadan çıkarılmam, kadifemsi bir ses ve sonra bir hiç.


Kapı açıldığında içeriye koyu kahverengi saçlı ve delici mavi gözleri olan güzel bir kadın girdi, üzerinde beyaz bir ceket vardı, herhalde doktor oydu.


"Merhaba tatlım, adım Cassie ve senin doktorunum. Nasıl hissediyorsun? Ve ne hatırlıyorsun?" dedi sorarak.


"Ah... Düşünüyorumki... araba kazası, evet kesinlikle bir araba kazası ve baş ağrısı" dedim bana nazikçe gülümserken.


"Hatırlaman iyi bir şey ve başının ağrımasının sebebi başını çarpıp kötü bir beyin sarsıntısı geçirmenden kaynaklanıyor." dedi birkaç şeyi defterine yazarken.


"Kaç gündür buradayım?" dedim merakla.


"6 gündür, sana uyuman için ilaç verdim çünkü çok ağrın olacaktı." dedi.


"Ah... peki teşekkürler, bekle annem nerde? Biliyor mu?" sordum kafamdaki zonklamayı es geçerek.


Cassie rahatsız görünmeye başladı ve nedense gözlerime bakmaktan kaçındı. Kapı bir adamın gelmesiyle açıldı. Benim yaşlarımda gibi görünüyordu ve nefes kesiciydi. Mükemmel bir şekilde yapılmış karamel rengi saçları ve ilk görüşte sizi içine çeken koyu kahve gözleri vardı. İlk iki düğmesi iliklenmemiş beyaz bir gömlek ve altına da siyah pantolon ve ayakkabı giyiyordu.


"Uyanıksın" nefes almamı unutturacak kadar yumuşak ve derin bir sesi vardı. Uyandığımı şaşırmış gibi görünüyordu. Sesi bayılmadan önce duyduğum sesle aynıydı.


"Ah... evet uyandım ve sanırım teşekkür etmem gerek, evet, beni kurtaran kişi olduğunuzdan eminim" dedim nazikçe gülümseyerek.


Kırkırdadığını duydum ve bu şu ana kadar duyduğum en seksi şe... bi dakka, daha yeni tanıştığım birisiydi, kendime gelmeliyim. Noluyor bana sanırım kafamı çok sert vurmuştum.


"Önemli değil. Kendini iyi hissediyor musun? Araba kazası geçirdiğini göz önünde bulundurursak ne kadar iyi olabilirsin ki... ah şey..." dedi eliyle ensesini ovalayarak.


Şimdi benim kıkırdama sıramdı. "Adım Harmony. Harmony Grace" rahatladığını gördüm. Adımı fısıldadığını duydum, sanki alışmaya çalışıyordu.


Kabul etmeliydimki adımı onun ağzından duymak hoşuma gitmişti.


"Dylan. Dylan Valentine hizmetinizde" tokalaşmak için elini uzattı, sağ kolumu uzatacakken kırıldığını farkettim. Onun yerine sol elimi uzattım ve onun eline değmemle sanki vücuduma elektrik akıntısı akmış gibi hissettim.

Şokla elimi çektim.


Dylan'ın bakışlarının başımda olması kafamda delik açıyor hissi uyandırıyordu, biraz rahatsız olmuştum. Dikkatimi tekrar Cassie'ye verdim. "Ne kadar daha beklemem lazım buradan gitmek için?" diye sordum.


İnsanlık dışı bir ses Dylan'ın ağzından çıktığında bakışlarımı emin olmak için tekrar ona çevirdim.


Bu normal değildi.


Başımın ağrısı sanki davullar çalınıyormuşçasına artmaya başladığında ağzımdan bir inilti kaçtı. Bağlı olduğum cihaz delirmeye başladığında Cassie bana doğru koştu. Ağzının hareket ettiğini görüyordum ama hiçbir şey duymuyordum, Dylan paniklemeye başlamıştı ve sanırım Cassie'ye bir şeyler bağırarak söylüyordu, bilmiyorum.


Ağrı dahada artmaya başladığında Dylan insan dışı bir hızda yanıma geldi ve ağzı hızla hareket etmeye başladı fakat anlayamıyordum çünkü çok fazla acı hissediyordum.


Siyah noktalar gözümün önünde belirmeye başlamıştı ve karanlığa dalmadan önce gördüğüm son şey Cassie'nin koluma bir şey enjekte edişiydi.


Ve bölüm 4! Biliyorum kısa ama bu da bir şey değil mi?

Vote ve yorumlarınızı bekliyor olacağım şekerler :)

Vampir PrensHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin