BÖLÜM-9

25 6 0
                                    

Bölüm şarkısı:   HARRY STYLES-Sign Of The Time

Kafasını yastiğa koyduğunda kafasında binlerce soru, kalbinde tanımlayamadiği bir sızı vardi.

Katy sabah kalktiginda oda boştu. Gözleriyle teyzesini aradi. Bulamadi. Aklina annesinin de boyle kaybolduğu ve evde ki kanlar geldi. Kötü bir şeyler olduğunu hissetmişti. Annesini hakkinda ona kimse bilgi vermemişti çunku. İyi bir şey olsa, küçücük bir umut bile olsa ona söylerlerdi. Çünkü iyi haberler yayilirdi. Kötü haberse kendini belli ettirir ancak ağza kolay kolay alınmazdi. Bu düşüncelerle odadan çıktı. Koridor boştu. Neden karakolda böyle dayalı doşeli bir yatak odasi vardi ki? "Sorarim sonra" diye düşündü. Tuvaleti bulup yuzunu yikadi. Saclarini toplayip kiyafetlerini düzeltti. Polis te olsalar insanlara yataktan ilk cikmis haliyle görünmek istemiyordu. Komiser Alex'i bulmaliydi. Çünkü gece duyduğuna göre şuan  teyzesi onunla konuşuyor olmaliydi. Hizmetlilerden birine sordu. Ve komiserin odasina gitti. Tam içeri girecekti ki konuşmalari duydu.
Bu teyzesinin sesiydi:
—Evet aynen oyle. Yüzyillar once Kraliçenin bizim kasabadan birinin vucudunda hayat bulacagi yazilmis. Yani kasabanin kaderi belliymiş. Onlari, o beş kişiyi olduren  vampirler buyuk ihtimalle. Ancak olayin tamamini James'tan başkasi bilemez tabi.Hiç konuşmuyor mu?
—Ne yazik ki hayir. Sorguda bile bir şey söylemedi. Sanirim gördüğu ve yaşadiklari şeyler çok ağir. Ama dun gece şey dedi. "O geri geldi,. Herkes tehlikede. Kizimi ve Anna'yi koruyun" Sence o, yani geri dönen, bu bahsettiğin  kraliçe  mi?
—Umarim söyledikleri şoktan dolayidir. Çünkü efsaneye göre   eger o tam olarak dönerse yenilmez olacak. Ama bilemeyiz. James'in konuşmasindan başka çare yok.
Daha fazla dayanamayan Katy içeri girer.
— Ona neler oldu? Babama!
—Tatlım! Kalkmişsin. Bizi mi dinliyordun?
—İstemeden duydum diyelim. Şimdi teyze seni dinliyorum.
—Şuan uygun yerde değiliz canim.
—Hayir! Ne anlatacaksan şimdi anlatacaksin. Annemden sonra babami atlamayacagim. Onu da kaybedemem. Şimdi bana hem babama neler olduğunu anlatacak hem de annemi bulmamda yardim edeceksin.
—Tamam,tamam. Sakin ol. Her şeyi anlatacağim. Geç otur. Dün gece polisler gelen bir ihbar ustune hastaneye gitmişler. İhbara göre oda da birileri gorevlileri ve başhekimi oldurmuş. Ve odaya gittiklerinde beş ceset ve pencereden disari bakan babani gormuşler. Tabi baş şüpheli o olmuş. Onu karakola goturup ifadesi alacaklarmiş ki, baban küçük bir şok geçirmiş ama şuan çok iyi gerçekten.
—O beş kişiyi vampirler öldürdü değil mi?
—Yani bence öyle. Ama otopsiden ya da babandan öğrenebiliriz gerçeği.
—Peki ya annem babam o hastaneye annem için gitti. Yani o zaman annem öld...
—Hayir o ölmedi. Yani odada bulunamadi. O kayip.
—Nasil yani be-ben anlamadim. Ama o iyi değil mi?
— Umarim öyledir. Bunu bir tek James bilebilir. Şimdi onun yanina gidecektik biz de. Hazir misin?
—Evet.
Beraber hastaneye gittiler. James dünden bu yana hala  konuşmamışti. Dunku olaylari akli almiyordu. Ancak olanlari Anna'ya anlatmaliydi. Kraliçe'nin geri döndüğünü bilmesi gerekiyordu. Bekleyecekti. Komiser Alex geldiğinde yaninda Anna ve kizida olacakti.
Az sonra tipki tahmin ettigi gibi odaya Alex, Anna ve Katy girdi. Kızı boynuna sarildi. Ağlamaya basladi.
—Baba iyi misin? Ne oldu?
—Komiser lütfen kizima bahceyi gezdirir misiniz?
A-anna sen gel.
Kovulduğu fark eden Alex ağlayan Katy'i de  alarak dışari cikti. Şimdi oda da sadece Anna ve James vardi. Yatağa yanaşti Anna.
—Nasılsın?
—Daha iyi olduğum zamanlar olmuştu.
—Katy ve beni çok korkuttun. Neler oldu?
—Anna ablan o-o....
—Ne oldu ona? Ablama ne oldu!
—O şey oldu. Kraliçe...
—Ne?!
—Bana bakti, gozlerime. O beni oldurmedi. O hala eski Angelica.
Hıçkırıklar arasinda zor konuştu Anna.
—H-hayir bu bu olamaz James. O öldü. O senin Angelica'n değil. Hiç birimizin Angelica'si değil.
—Oydu. Bunu biliyorum. O beni oldurmedi. Öldüremedi.
—Bu imkansiz James.
—Bunu ona nasil soyleyeceğiz? Yani Katy'e! Dayanamaz. Benim küçük kızım buna dayanamaz.
İkisi de ağliyordu şimdi. Birden odaya gözü yaşli Katy girdi.
—O barinmak için annemin bedenini seçti değil mi?
Sessizlik  oluşmuştu. Ne Anna ne James tek kelime edemiyordu. Sadece ağliyorlardi.
—Neden hayir demiyorsunuz? Desenize! Hadi bana yanliş duydun Katy, yanlis anladin diyin. Annen iyi, birazdan nina gelecek diyin. Haydi!
Yere yiğildi kaldi Katy. İnkar ediyordu. Kabul etmiyordu. Bu gerçek değildi. Bu gercek olamazdi. Nazik ve asil annesi kan emen kotu  bir iblise dönüşmüs olamazdi. Kalbi sıkışıyordu. Annesi olmadan ne yapacakti? Dunya ne adaletsiz bir yerdi. Annesi, annesi kadar iyi bir insan onu öylece birakip gidemezdi. İçi buyuk bir nefretle kavruluyordu.
—Hayirrrrr! Seni adi pislik şeytan. Seni öldüreceğim. Yemin ederim seni bulduğum da seni öldüreceğim. Gerekirse bu uğurda öleceğim. Ancak annemin intikami alacağim. Ölmeden önce göreceğin son yüz benim ki olacak!!!
Acıyla haykiriyordu Katy. Ancak ne Anna ne de James onu tesselli edebilecek durumdaydi. Ağliyorlardi. Bu büyük bir aciydi. Çok büyük.
—Beni gotur Anna. Onunla karsilaştiğim zamana kadar hazirlanabileceğim bir yere götür beni. Lütfen!
—Ama  nereye?
—Evim, evimizz...
—Hayir. Orasi güvenli değil. Seni kahinin yanina goturecegim. Onun ormanina tek bir zararli sinek bile giremez ve o seni hazirlar. En iyi şekilde.
—Olmaz, hayi-
—Kendine gelmesi gerek James. Hepimizin kendini toparlamasi gerek. O oraya gitmeli.
—Lütfen baba.
Anna Alex'in talimatiyla Katy'i disari cikardi. Alex James'la yalniz kalmak istiyordu.
—Bakin Bay FLORS bu onun için oldukça büyük bir travma. İisterseniz yaninda teyzesi de kalsin. Ancak bu şehirden biraz uzaklaşırsa belki kendine gelebilir. Sizin onun yaninda olmaniz gerekiyor dogru. Ancak sizin de kendinizi toparlamaniz gerekiyor. Bana guvenin. İsterseniz bizimle karakolda kalin. Bir sure sonra da
Evinize gittiğinizde ise sizi korumasi için polisleri görevlendiririz. Zaten  Katy ve Anna da o zamana kadar dönmüş olurlar.
Başıyla onayladi James. Her ne kadar küçük kızının yaninda olmasi gerekse de bu haliyle ona yarardan çok  zarar verirdi. Kendisi de o anlari yaşadigi icin en az Katy kadar etkilenmişti bu olumsuz durumdan. Artik o dul bir adamdi. Artik o kizini tum bu tehlikelerden tek basina koruyacak ve onu tek basina buyutecekti...

Merhabalarr!!! Bence bu bölüm (malesef)oldukça acemi

oldu.  Cünkü çok şükür bn annemi kaybetmenin nasil bir duygu olduğunu bilmiyorum. Elimden geldiğince yazmaya çalistim bu bolumu.  Wattped'im delirdiği için baya gecikti bolum.Ama benim tatli mukemmel okuyucularim:) tabi ki de bunu anlayisla karsilayacaktir. Gelecek bölüm sira Bella da. Umarim o bolumu daha guzel yazarim. Şu tatliş küçük yildiza basmayi unutmayin. Sizleri seviyorum. Hoşcakalin!
                                                      SEGONA...

Kan Prensesi 1- Vahşet TacıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin