Bölüm sarkisi: MAHMUT ORHAN ft. ENELİ-Save Me
Bu kizda kesinlikle bir şeyler vardi. Normal bir insanda bulunamiyacak kadar ozel seyler...
Naliya Mağara'ya vardiğinda Bella coktan derse girmisti. Yukarida gece ilerleyip uykular derinlestikçe aşağısı hareketleniyor, vampirler gune başliyordu.
Naliya içinde kaynayan heyecana dayanamayip Bella'yi dersinin ortasinda çagirmaya karar verdi.
Bella ve Charlie ilk defa ortak bir derse giriyorlardi. Uzun atlayişlarda buyuk siniflar kucuk siniflari calistirarak kendilerini gelistiriyorlardi. Charlie Bella'yi engelli atlayişlara calistiriyordu ki antreman salonuna daliverdi Kraliçe. Oğrencilerle ilgilenen Bay Brown merak ve endişeyle Naliya'nin yanina giderek neden geldiğini sordu.
-Bella'yi bir alabilirim miyim? Ahh niye soruyorum ki? Tabi ki alabilirim! Siz devam edin.
Bella şaşkinlikla salondan dişari cikarken geride şaşirmiş Bay Brown ve hayal kirikliğina uğramis Charlie kalmişti.
-------------------------------------------------------
-Neler oluyor acaba?
-Çok özel bir ayin yapmaliyiz.
-Ayin mi? Anlamadim.
-Bana sadakat yemini edeceksin. Karşiliginda benim baş nedimem , baş yardimcim ve Mağara da en cok sozu geçen 3. geçen kisi olacaksin. Bana sadakat yemini edebilir misin? Sana guvenebilir miyim?
Bella dusundu. Artik Kraliçe'yi seviyor hatta ona hayran oluyordu. Hala urkmuyor değildi. Ama onu mukemmel yapan şeylerden biri de buydu zaten. Sessizce başini salladi. Bunu yapardi. Zaten neden Kraliçe'ye sadakatsizlik yapardi ki?
Bella'nin da onaylamasiyla beraber siyah sutunun yanina gittiler. Gözünü kapatmasiyla etraflarini harika bir koku sarmisti. Mukemmel kokunun kaynagini merak ederek gozlerini açti Bella. Gumuşumsu pariltilar sacan ciceklerle dolu bir alandaydilar. Bella hayranlikla gumusumsu ciceklere bakiyor, onlara dokunmak icin buyuk bir istek duyuyordu. Yaninda Kraliçe'nin varliğini hissedince dikkatini toplayarak Naliya'ya odaklandi.
-Harika bir yer degil mi? Biz Saf Vampir Kraliçeler icin burasi oldukça ozel ve gizli bir yerdir. Ayinlerimizi burada yapar, yeminlerimizi burada ederiz. Seni de buraya getirdim cunku bana ettigin sadakat yemini kanimin bir kisminin sana gecmesine sebep olacak. Yani sen de biraz Saf Kraliçe kanina sahip olacaksin. Şimdi başliyoruz.
Vampir Bella Son Saf Kraliçe'ye hep sadik kalacagina, ona hizmet edecegine en kotu anin uzerine yemin ediyor musun?
Yutkunarak soruyu cevaplamaya calisti Bella.
-Ediyorum.
-Güzel. Simdi sol avcunu aç.
Bella korkuyla karisik bir heyecanla elini Naliya'ya uzatti. Kraliçe uzun tirnaklariyla "~" şeklinde bir cizik cizdi. Az sonra sekil Bella'nin kaniyla renklenip iyice belirginlesti. Ayni islemi kendi sol eli icinde uygulayan Naliya akan kanlari umursamadan sikica elini tuttu Bella'nin. Kraliçe'nin kani tenine değer değmez inanilmaz bir guçle sarsildi Bella. Olağanüstü enerji kanina karistikça daha fazla dayanamadi ve en kotu kabuslarinin kol gezdiği derin bir uykuya daldi.
--------------------------------------------------------
Gozlerini actiginda karsisinda siyah duvarlar vardi. Yani basinda dikilen Kraliçe'yi fark edince neler oldugunu anladi. Etrafa biraz bakininca da Mağara da ki odasinda olduğunu fark etti. Dogrulmaya calisti Bella.
-Ne oldu oyle?
-Bayildin. Olur boyle seyler. Ama tahminimden daha derin oldu uykun.
-Kendimi cok kotu hissediyorum. Yemin yuzunden degil mi?
-Yani evet sayilir. Ama kafana takma. Al bunu iç. Çok daha iyi gelecek.
Kraliçe elindeki cam kadehi Bella'ya uzatti. İcinde gumus bir sivi vardi. Kararsizlikla kadehi aldi Bella. Burnuna goturduğunde Yemini ettikleri yerdeki ciceklerin kokusunu duydu. Rahatlayarak kafasina dikti kadehi. Bogazini yakmisti sivi. Tukurmek istedi yapamadi. Zorlukla hepsini yuttu. Hiç de hoşlanmamisti icecekten ama vucudundaki yorgunlugun ve ruhundaki huzursuzlugun giderek kayboldugunu fark etti. En sonunda sivinin yakiciligindan eser kalmamis, tum vucudunu tatli bir serinlik kaplamisti. Memnuniyetle gulumsedi.
-Tesekkur ederim. Gercekten iyi geldi.
-Onemli degil. Simdi hazirlan ve yanima gel oldukca onemli bir gorevin var.
Bella'nin soru sormasina firsat vermeyerek odadan cikti Kraliçe. Bella da merakin verdigi hizla cabucak hazirlandi. Az sonra Naliya'nin karsisindaydi. Kraliçe ciddi bir tavirla koltugunda oturuyor, gergin bir bicimde Vahset'i oksuyordu. Huysuz kedi gevsemis bir bicimde usluca mirliyordu.
-Bella, soyle bana benim icin neler yapabilirsin?
-Ne isterseniz Kraliçe'm.
-O zaman ilk gorevine hazir ol. Bu gorev yillarca hayal ettigin ancak normal sartlarda 500 yasini doldurmamis vampirler icin imkansiz olan bir gorev.
Şaşkinlikla Kraliçe'ye bakti Bella. Simdiye dek cok sey hayal etmisti Bella. Ama en çok. Yoksa?
-Normal bir insan gibi liseye gidiyorsun Bella.
-Anlamadim?
-Lise hayatim. Yasitin olan onca kiz ve erkekle beraber lise okuyacaksin insan dunyasinda.
-Ciddi misiniz?
-Elbette ciddiyim. Vampir oldugunu belli eden bazi ozelliklerin ozel bir iksirle saklanacak. Asiri tuhaf davranmadigin surece kimse senden suphelenmiyecektir.
-Bu gercekten harika, hatta inanamiyacagim kadar mutluluk verici ama neden? Yani boyle buyuk bir seyin oldukca onemli bir nedeni olmali. Yanlis mi dusunuyorum?
-Haklisin. Biliyorsun ki bu Magara daki tum vampirler hiç bir insanin bana zarar veremeyecegini dusunuyorlar.
-Evet.
-Ama bir istisna var. Dunya uzerinde bir insan var ki, hem benim gucum hem de burada ki vampirlerin hayati acisindan oldukça buyuk bir tehlike iceriyor. Bu insan dunyanin herhangi bir yerinde olabilirdi. Bu yuzden bu konuya aktif olarak kafa yormadim simdiye dek. Ama bir sey hissettim. Kim ya da ne olduguna dair bir fikrim yok. Ama icgudulerim beni WİNGSTOM Lisesi'ne cekiyor ve ben icgudulerime hep guvendim Bella. Senin gorevin sadece normal bir insan gibi o okula gitmek. Eger o kisi oradaysa ya da o okulun bu isle bir alakasi varsa hissederim. İste arkadaslarinin ve kendi canin icin bunu yapmani istiyorum senden.
Kraliçe Bella'nin sol avucunu ellerinin arasina aldi. İşaret koyulasarak siyah rengini almisti, tipki bir dovme gibi gorunuyordu.
-Bana ettigin sadakat yemini kisa surelikti Bella. Omurluk bir yemin icin cok daha uzun surerdi. Bana ettigin yemin bu gorev ve bir sure sonrasi icindi. Bu yemin sana suan istedigim seyi yapman gerektigini soyluyor. Bunu yapar misin, o okula gider misin?
Bella'nin kafasi allak bullakti. Burayi seviyordu . İyi bir okul hayati, havali bir yardimciligi, eglenceli arkadaslari ve Charlie vardi. Normalde olsa burayi asla birakmazdi. Ama bir insan lisesine gitmek. Azicik da olsa normal hissetmek ve vampir oldugunu unutmak. İste bu onun en cok dusledigi hayaliydi. Normalde imkansiz olan firsat simdi ayagina gelmisti. Hem eninde sonunda buraya geri donecekti. Vampirler uzun yillar bekliyebilirlerdi onu.
-Tamam kabul ediyorum. Peki ne zaman gidecegim bu WİNGSTOM Lisesi'ne?
-Hazir oldugun anda.
-Gercekten mi?
-Neden bir sorun mu var?
-Benim veda etmem gereken kisiler var.
-Merak etme orman gozlu yakinda yanina gelecek. Kafani bunlara takma sen. Simdi ben gidip iksiri alirken sende kendine kucuk bir canta al. Kiyafet konusu bende. Sadece istedegin bir kac parcayi alman yeterli.
Kraliçe odadan ciktiktan sonra bir kac dakika kendine gelemedi Bella. Olanlara inanamiyordh. Daha oyle kalacakti ki Ctry karsisina gecio rahatsiz edici bakislar atmaya basladi. Bella da heyecanla cantasini kapip en sevdigi şeylerini icine koymaya basladi.
Bes on dakika sonra Kraliçe elinde orta boy siyah bir şiseyle geldiginde Bella coktan cantasini hazirlamisti. Naliya şiseyi Bella'ya uzatti.
-Bir yudum icmen yeterli istersen iceceginede koyabilirsin. Ayda bir yudum. Bir sene yeter sana. Simdi sira liseli kiz gorunumunde. Nasil bir ilk izlenim istiyorsun? Senin hayalin degil mi bu? Nasil gorunmek istedigini sec bende bunu mukemmel bir sekilde yapayim.
-Iıı, Aslina bakilirsa kendim gibi. Sizce nasilsam oyle gosterin beni.
Kraliçe hafifçe gulumseyerek onayladi Bella'yi. Gozlerini Bella'ya dikti. Olağanustu gucleriyle elbiseyi istedigi sekle soktu. Zarif parmak hareketleri ve bir kaç kuçuk dokunusla isini tamamladi. Ve Bella'yi aynanin karsina goturup tepkisini bekledi.
Bella aynaya baktiginda tarif edilemez bir mutluluk yasiyordu. Ustunde hardal sarisi okul ceketi icinde beyaz gomlegi, duzgunce baglanmis zumrut yesili kravati ve krem rengi etegiyle tipik lise formasinin icindeydi. Dizine gelen beyaz coraplari, siyah babetleri, yandan salasca orulmus saclari zarif kupesi ve oldukca hafif makyajiyla o kadar dogal ve guzel gorunuyordu ki. Bal rengi gozleri yine buğulu buğulu bakiyor, ayni renk saclariyla mukemmmel bir uyum olusturuyordu. Elinde tuttugu cantasi degismis zumrut yesili bir okul cantasi olmustu. Simdi doğal, guzel, yardimsever, hafif utangac, melonkonik ve romantik bir kiz gibi gorunuyordu. Bella gibi...
-Eee? Ne dusunuyorsun?
-Bu gercekten mukemmel! Ben gercekten her seferinde hayret ediyorum. Cok tesekkurler bu o kadar beni yansitiyor ki!
-Ah tatlim elbette onemli degil. Simdi hizlanalim biraz. Yoksa gercekten geç kalacagiz.
Kraliçe bunlari soyledikten sonra hizla odadan cikti. Bella da ayadaki goruntusune gulumseyip icinde tasan mutlulukla onun pesi sira siyah sutunun yanina doğru yurumeye basladi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kan Prensesi 1- Vahşet Tacı
WampirySakin ve güzel bir hayatı olan KATHLEEN hep heyecanlı ve tehlikeli bir macera hayal eder. Böyle bir macerada kahraman olmak ister. Ne yazik ki hayalleri gerçek olur. Ancak başından geçen olaylar ve verdiği onca kayıptan sonra bunu yapıp yapamayacağı...