9

318 23 0
                                    


Ama Chanyeol'un gözlerindeki bakış son sözü söylüyordu.Kesin ve son bir ret...

Kyungsoo dudaklarının titrediğini farketti ve bunun için kendinden nefret etti.Neden şöyle sağlam , buz gibi sağlam bi erkek olamıyordu ki ? Gerektiğinde kız gibi ağlayacağına neden kendini savunamıyordu? Luhan olsa ağlamazdı.Luhan ona cevabı yapıştırır , eşyalarını çoktan odaya yerleştirdiğini söylerdi.Luhan parayı masaya çarpardı.Kolaysa karşısındaki karşı çıksın!

Kyungsoo sırt çantasına uzanıp cüzdanını çıkardı.''Ne kadar ?'' diye sorup paraları saymaya başladı.Sadece yirmilikleri olduğu için çok görünüyordu.''Üç yüz yeter mi ? gerekirse daha da fazla bulabilirim.''

Chanyeol şaşkınlıkla geriye yaslandı.Alnı hafifçe kırışmıştı.Birasına uzandı ve düşünürken bir yudum daha aldı.''Nasıl?'' diye sordu.

''Ne?''

''Nasıl bulacaksın?''

''İşe girerim.Birşeyler satarım.'' satacak bir şeyi yoktu gerçi ama acil durumlarda her zaman panikle babasını arayabilirdi.

''Burada kalmak istiyorum Chanyeol.Çok istiyorum.'' Sesindeki inandırıcılığa kendisi de şaşmıştı.''Evet daha on sekizime girmedim.Ama yemin ederim başınızı derde sokmam.Beni görmezsiniz bile.Sadece okula gidip ders çalışırım.Başka bir şey yapmam zaten.Öyle parti parti gezenlerden değilim.İşe yararım , her şeye..temizliğe..yemeğe yardım ederim.''

Chanyeol gözlerini ona dikip düşündü.Onda değişik bir..yetişkinlik vardı.Kendinden çok emindi.

''Hayır.'' dedi. ''Kusura bakma evlat.Ama bu büyük bir risk olur.''

''Ama Baekhyun benden biraz büyük.''

''O on sekiz yaşında.Sen kaç yaşındasın ? on altı mı ?''

''Nerdeyse on yediyim!'' Tabii neredeyse kavramına ne kadar esnek baktığınıza bağlıydı.''Gerçekten üniversitede okuyorum.Birinci sınıftayım.Bak öğrenci kimliğim de var.''

Chanyeol bakmadı bile.''Seneye gel , o zaman konuşuruz,'' dedi. ''Bak üzgünüm.Neden yurtta...''

''Orada kalırsam beni öldürecekler ,'' deyip çaresizce kafasını önüne eğdi.''Bugün beni öldürmeye çalıştılar.''

''Ne?''

''Diğer çocuklar.Bana yumruk atıp merdivenden ittiler.''

Sessizlik.Uzun bir sessizlik.Kyungsoo deri koltuğun gıcırtısnı duydu.
Chanyeol kalkıp yanındaki sandalyeye geldi.Kyungsoonun başındaki şişliğe baktı.Daha iyi görmek için onu ışığa doğru itip yüzündeki yaraları ve morukları inceledi.O kadar yakındı ki Kyungsoo onun sıcak nefesine karşı koyamıyordu.''Başka nerelerin yaralı?''

Kyungsoo sersemleyerek kendine geldi ''Efendim?''

''Gördüklerim dışında başka ne var ? Benim elimde ölmeyeceksin , değil mi ?''

''Bir şeyim yok.Doktora gittim.Sadece ezikler var.Bileğimi incittim.Beni merdivenden ittiler.Bunu kasten yaptılar , sonra bana dedi ki...neyse yurda geri dönemem Chanyeol.Beni bu kapıdan dışarı gönderirsen beni öldürecekler.Çünkü ne bir arkadaşım , nede gidecek yerim var!''

Chanyeol bir süre orda durup Kyungsoo'nun gözlerinin içine baktıktan sonra kanepeye döndü.Gitar kılıfını yeniden açıp gitarı dikkatlice kucakladı.''Şu çocuklar.Gündüzleri dışarı çıkıyorlar mı ?''

Kyungsoo gözlerini kırptı.''Dışarıya mı ? Tabii.Derse gidiyorlar.Yani bazen.''

''Kollarında bileklik oluyor mu ?''

MORGANVILLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin