Gece hiç rahat uyuyamamıştım. Yağmur ayaklarına sahip çıkamayınca benim de uykum yarım kaldı... Sabah uyandığımda saat 11:55'di. 2 saat sonra Berk'i görebilmenin mutluluğuyla yataktan kalktım ve üzerime şık bir şeyler giydim. Yağmur hala uyanmamıştı.Oysa o kadar da ses yapmıştım uyanması gerekiyordu.
Mutfakta sürahiye soğuk su doldurdum.Birazcık su, onu kendine getirirdi belki. Odaya girip suyu yüzüne boşaltmaya başlamamla,Yağmur'un bağırması saniyeler içinde gerçekleşti. Ay,yatak da ıslandı!
''Ne yapıyorsun be!'' Yağmur bana bağırırken ben gülmekten bayılabilirdim. O an ki yüz ifadesini görmek için her şeyi yapardım. Aslında çok komik ama Yağmur fazla abarttı sanki.
Gülmem onu sinirlendirmiş olacak ki,ben masama otururken o hala bana bağırıyordu. Deftere ''Bugün hastanede randevum var.İstersen sen de gelebilirsin.'' yazdığımda gülümsedi ve ''Olabilir.'' dedi.
''Hadi,kahvaltı yapalım.'' Ne kahvaltısı ya? Annem hazırlamamış ki...
Yağmur koşarak odadan çıktığı için,kahvaltının hazır olmadığını haber veremedim. Aslında ben aç değilim ama Yağmur,günün her saatinde hayvan gibi yemek yediği için şuan kurt gibi acıkması gerekiyor. Mutfağa gittiğimde,Yağmur'un telefonda birisiyle konuştuğunu gördüm.Kesin Efe!! Gülümseyip sandalyeye oturdum ve ayağımı koyacak bir yer aradım. Neden tüm sandalyelerin altına ayak koymak için yer yapmazlar ki? Yanımda getirdiğim deftere,''Kiminle konuşuyordun?'' yazdığımda Yağmur gülümsedi ve ''Pizzacı! Pizza sipariş ettim.'' dedi ve dün yaptığı gibi ellerini birbirine vurmaya başladı. Sabah sabah pizza mı yenir ya? Aslında sabah sayılmaz,öğlen oldu ama benim için saat, kahvaltı için daha çok erken. Yüzümü buruşturdum.
''Seninle zevklerimiz hiçbir zaman birbirine uymuyor Duru,biliyorsun değil mi?'' Başımla onayladım.Cidden uymuyordu. Dakikalar sonra pizzalar geldi. Ben yavaş yavaş yerken,Yağmur bitirmişti bile. ''Azıcık yavaş ye,boğulacaksın.'' yazdığımda beni umursamadan devam etti. Nasıl oluyorda benden fazla yiyen kız bu kadar zayıf kalabiliyor? Her zaman yiyip de kilo almayan insanları kıskanmışımdır zaten...
Aslında zevklerimizin uyuşmadığı konusunda çok fazla haklıydı. En basit örnek olarak,o sabahları pizza yemeyi seviyor ama ben sevmiyorum hatta midemi bulandırıyor. Veya o Efe'yi çok yakışıklı bulurken ben o kadar da tapılası bir tipinin olduğunu düşünmüyorum. Tamam tatlı çocuk ama bu kadar abartmaya ne gerek var ki? Berk daha tatlı bi kere..
Saat 01:45 olmuştu ve biz hala kahvaltı yapıyorduk! Daha doğrusu Yağmur yapıyordu. Ben sadece kahve içiyordum. Masadan kalkıp odama gittiğimde Yağmur da peşimden geldi. ''Ne bu acele?'' diye sorduğunda cevap vermedim ve saçlarımda ilgilenmeye başladım. ''Hm,randevun vardı değil mi?'' Başımı onaylarcasına salladığımda gülümsedi ve o da üzerini değiştirdi. Saçlarına hiç özen göstermedi ama benimkinden on bin kat daha güzel olduğu kesindi. O kadar uğraşmamın sonucunda saçımı at kuyruğu yapmıştım.İĞRENÇ!Çantalarımızı alıp evden çıktık. Aslında Berk gelecekti beni almaya ama ona yürüyerek geleceğimi söylediğimde ısrar etmedi.İnsan azıcık ısrar eder dimi yani!
Hastaneye kadar sohbet ederek gelmiştik dersem yalan olur heralde.Çünkü hiçbir şey konuşmamıştık. Randevumun olduğu kata geldiğimizde Berk yanımıza doğru geldi. Ah,iki gündür görmüyorum seni.Nasıl da özlemişim öyle...
''Hoşgeldin Duru,özlettin kendini.'' Ne! Beni özledin mi sen yani? Şaşkınlıktan hiçbir tepki veremedim ama en sonunda gülümsemeyi başardım.
''Merhaba,ben Yağmur.''
Yağmur konuştuktan sonra ben de çantamdan çıkardığım deftere,''Yağmur benim çocukluk arkadaşım.Uzun süredir görüşemiyorduk,dün geldi.'' yazdığımda Berk de gülümseyip ''Tanıştığıma memnun oldum.'' dedi. Berkk! Sakın Yağmur'a aşık olma.O benim en yakın arkadaşım,hatta tek arkadaşım. Eğer öyle bir şey olursa ikinizi de öldürürüm.Arkadaş ve doktor katili olmaktan ömür boyu hapislerde sürünürüm!!!
Bölüm biraz kısa oldu.Hatta baya kısa oldu ama yazamadım aklıma hiçbir şey gelmedi özür dilerim diğer bölüm uzun olacak. Umarım beğenmişsinizdir :) Oy ve yorumlarınızı bekliyorum :3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FALL IN LOVE
Ficção AdolescenteHayatı sessizlikten ibaret olan bir kız... Şimdiye kadar hiç aşık olmamış bir erkek... İlk görüşte aşk olur mu sizce? Bence olur. Çünkü Duru,Berk'i ilk gördüğü andan itibaren seviyor.