Playboy

784K 16.7K 1K
                                    

Peki, işte yeni bölüm. Bu hafta benim için çok yoğun bir haftaydı, her gün sınav oldum, önümüzdeki hafta da böyle olacak fakat sonra 2 haftalık boşluğum var, o arada üst üste birkaç bölüm yüklemeyi düşünüyorum. Yazılı haftası bölümü olduğu için, pek güzel sayılamaz. Bir ara yürütemiyorum diye hikayeyi bırakmayı bile düşündüm. Sonuç olarak da böyle bir bölüm çıktı, yine de umarım beğenirsiniz.

Bölümü @snsdexoshinee'ye ithaf ediyorum, umarım tatmin olursun :D

Bölüm Şarkısı: Little Mix- Wings

Multimedyada İrem'in elbisesi var.

İçeride boş bir masa bulduktan sonra oturduk. Bu sırada 'sevgili köleciğim' de bana yemek alıyordu. Çağlar içeri girdiğimiz için ceketini çıkaracakken kolu sandalyemde kaldı.

Hoşt ulan.

Çaktırmadan yana doğru kaykıldım. Zach'e baktığımda gözlerini kısmış bize bakıyordu.

Sınırlarını zorluyorum.

Tabağa bir şeyler daha doldurduktan sonra yanımıza geldi. Elinde iki tabak vardı. Dolu olanını almaya yeltenirken kendine çekti ve neredeyse boş olan diğerini önüme koydu.

NE?

Tabağa uzaylı gördüm bakışlarımı attıktan sonra kafamı kaldırdım ve Zach'e parçalarım seni bakışı attım.

"Tabakları karıştırdın galiba?"

"Hayır. Senin tabağın o." dedi ve kocaman bir salamı ağzına tıktı.

Bakışlarım tekrar tabağa kaydığında yüzümü buruşturdum. Sadece 2 dilim salatalık, 3 dilim domates ve 1 dilim salamla peynir vardı.

Sen bu tabağı eteksiz göte hazırladın galiba canım.

Çağlar da kendine tabak almak için masadan kalktığında Zach'e hırladım.

"Ben domates yemem! Bu ne ya! Ben bunları çerez niyetine bile yemem."

"Beğenmediysen kendin alabilirsin."

"Ama sen benim kölemsin!" dedim tıslayarak.

Şu aralar hayvanlar alemine merak saldım.

Bana yandan bir bakış attı.

Bir bakış attın kalbimi yaktın.

Kendimden soğudum şu an.

Çağlar tekrar geldiğinde bir elinde kendi tabağı, diğer elinde de kruvasan ve krep olan bir tabak vardı. 

Gözlerim çizgi filmlerdeki dolar işaretinin yemekli versiyonuna dönerken Çağlar tabağı yanıma koydu.

"Yiyebilirsin." dedi gülümseyerek.

Gel de mıncırma bu çocuğu.

"Çoook teşekkürler." dedim ve bir kruvasanı elime alıp sanki Zach'in bacağını yermiş gibi ısırdım ve yamyam bakışlarımı fırlattım.

Die bitch, die.

Hışımla yediğim 2 kruvasan ve 1 krepten sonra arkama yaslandım ve sindirmeye başladım.

Karnımın kamyon misali gurultularıyla beraber.

Kamyon deyince, aklıma geldi. Uçakta fettan bir teyze vardı, ne oldu lan ona? Öldü mü acaba? Yoksa başka kızlara mı laf atıyor. Bilemedim şimdi.

KUZEN.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin