O gün kaçmayı başarmış ve Selimle birlikte onun küçük bir mahallede bulunan ufak evinde üç haftadır kalıyordum.
Bu sabah kahvaltımı etmiş ve salona Selimin yanına gitmiştim.O iyi kalpli bir çocuktu ve Giraydan korkuyordu.
Ama ona onu koruyacağıma dair söz vermiştim.
"Nasılsın?" dedi.
"İyim ya sen?"
"Giray ortalığı dağıttı.Heryerde seni arıyor."
"Banane." dedim bıkkın bir sesle."Ona teslim olmak zorundasın Nira.Yoksa eline geçirdiği herşeyi yok edecek.O gözü kara biridir."
"Ne? nasıl yani ne demeye çalışıyorsun?"
"Geçmişini araştırıyor.Gidebileceğin herhangi bir yeri.Bulursa mahvedeceğine yemin etti.Ardında kül brakmayacak.Hamiti tehtid edip duruyor ama çocuk olduğu için elini sürmeye kıyamıyor."Dudaklarını yaladı ve eliyle saçımı kulağımın arkasına itti.
"Bana kalsa,senin gibi şirin bir kızla ömür geçirirdim.Ama sen ona aitsin!
Ona ait olduğunu bilmelisin.Sürekli içiyor.Sokakta kimi görse kavga ediyor.Sinirini çıkarmak için her yolu denedi.Bu akşam ilk defa onu ağlarken bulmuştum.İnanamadım biliyormusun.Onun gibi bir adam ve ağlamak.Bunu ona yapabilen tek kişi sensin.Ona teslim olmak zorundasın Nira!" dedi.İçimi bi şaşkınlık kaplamıştı ve ne hissettiğimi bilmiyordum.
Kafam dağılmış ve elim kolum bağlıydı.Ona dönemezdim.O ben herşeyimi çalmıştı fakat onun bu şekilde dünyayı yerle bir etmesini izleyemezdim de."Peki Selim bunu düşünmek istiyorum.Zaten kafam allak bullak."
Başını salladı ve karyoladan kalktı.
"Lütfen kendine göz kulak ol." deyip göz kırptı ve evden çıkmak üzere kapıya yöneldi.Kapıya yetişene kadar onu arkasından ellerim arka cebimde izlemiştim.Kapı açıldı ve o gece Girayın nerede olduğunu sorduğum çocuk kapıdaydı.
Beni görmüştü,ne yapacağımı bilemeyip Selime doğru koştum ve kapıyı çocuğun yüzüne kapattım.
Selimin korku almış yüzü buz kesmişti ve konuşacak kelimesi yok gibiydi.
"Ne yapacağız?" dedim fısıldayarak."Dönmek zorundasın." diyerek bana üzgün bir ifadeyle baktı.Bana sarıldı ve tekrar kapıyı beni şaşkın ifademle brakıp açtı.
Bu sefer Giray karşısına çıktığı gibi Selimi boğazından yakaladı ve Salonun duvarına güçlü bir hamleyle fırlattı.
"Giray!Yapma!" diye bağırdım.
Yanına yaklaşmaya korkuyordum.
"Sen hangi cesaretle,bu kızı buraya saklarsın?Demir görmese söylemeyecektin de!" dedi ve suratına yumruk patlattı.Onun kolunu tuttum ve çekmeye çalıştım fakat bir önemi olmadı.Selimin ağzı burnu kana karışmıştı ve ben sözümü tutup buna emgel olamıyordum.
Onu arka bahçeye doğru sürükledi ve en yakında bulduğu demir bir aleti eline aldı.Selim bahçede kendini korumaya çalışır gibi ellerini önüne siper etmiş yerde yatıyordu.
Giray demiri kaldırdı ve tam Selime vuruyordu ki Selimin olduğu yere yatıp kendimi siper ettim.
Elindeki demiri son hız aşağıya indirirken aniden burnumun ucunda durdurdu.Beni görmek beklemediği birşey olmuştu.
"Sana geleceğim.Senden uzakta durmayacağım.Asla senden kaçmayacağım.Lütfen ona birşey yapma.Lütfen?" dedim gözlerimi birbirine sıkı sıkı kenetlemiş ve gözyaşlarımın akmasını engelliyordum.
Ama beni umursamadan bir göl gibi döküldüler.
Sağımda bir metal yankılanma sesi duyduğumda demiri yere attığını anladım.Gözlerimi aralayıp ona baktım.Yüzündeki şeytani ifade gitmiş bana alışılmadık bir şekilde bakıyordu.Kollarımdan tuttu ve beni ayağa kaldırdı.Bir anda bana vuracak diye çok korkmuştum ama o bana sarıldı.
"Seni çok özledim."kulağıma doğru fısıldadı.Beklemediğim bir hareketle karşılaşmıştım.Ne yapacağımı bilmiyordum ki ellerim bir anda ona dolandı ve reflex olarak bende ona sarıldım.
Mutlu değildim,üzgün değildim,şaşkın değildim.Sadece ne hissettiğimi bilmiyordum.Benden ayrıldı ve elimi tuttu arka bahçeden çıkardı.
Salondan geçip çıkış kapısına ilerledi ve evden de çıkararak arabanın olduğu yöne doğru yürüdü.Arabanın sol tarafındaki kapıyı açarak beni içeri narince itti ve kapıyı kapattı.
Kendisi de binince arabayı beklemeden çalıştırdı.Kendimi buna alıştırmalıydım ve kemerimi bağlayıp önüme baktım.
" Onu seviyormusun?"diye sordu sesindeki üzgün ifadeyle.
"Sen de dahil,kimseyi sevmiyorum."
Bu dediğimi duyunca bana baktı ve hafif gülümsedi."En azından benden başkasını da sevmiyorsun."diyerek yola döndü.
" Artık herşeyi senin istediğin gibi yapacağım,ama beni seveceksin.Bana ait olduğunu bilmelisin.Elbise mi istiyorsun,ev mi,araba mı,arkadaş mı yoksa tatil mi?Hepsi olacak söz veriyorum.Benden uzaklaşmak dışında herşeyi yapabilirsin.Ben seni çok seviyorum.Sahip olduğun ve olabileceğin herşey artık Benim."dedi ve elini benim elimi tutmak üzere uzattı.
Elimi çekmedim,yaptıklarından sonra ona hayır deyebilme cürretini bulamamış sonra hiçbirşey deyememiştim.
1 saat sonra:Arabanın fren yapmasıyla gözlerimi açıp etrafa bakındım.Cama dayalı olan başımla hafif uykuya dalmışım.Ya da konuşmamak için öyle yapmıştım.
Burası neresi en ufak bir fikrim yoktu ama cennet gibiydi.(multimedya)
Şirin ahşap ev ve etraftaki ağaçlar,çiçekler ve yemyeşil bahçesiyle büyüleyici bir ortamdı.Arabadan yüzümde etkilenmiş bir ifadeyle indim.Kuşların ve yakından gelen bir su sesini duydum ve tam oldu.
Burası sanırım Polonezköy'dü.Buraya daha önce gelmemiştim fakat anlattıklarından biliyordum.
"Bir tatil yapmalıyız." dedi Giray.Yüzüme baktı ve gülümseyerek uzanıp elimi tuttu.
Hadi bakalım beni yine neler bekliyor..
Sevgili okurum.
Bu benim ilk kitabım ve hatalarım olabilir.Lütfen beğenmediğin şeyleri bana bildir ve düzeltmemde yardımcı ol.Ayrıca emeğime karşılık lütfen alttaki beyaz yıldıza tıklayıp onun turuncu olmasını sağla.
Çok yorucu birşey değil.
Teşekkürler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgi Uğruna
Romanceİçi savaş alanına bürünmüş olan Giray bir hapishanede büyümüştür.Ona çocukluğunda acı çektiren bütün gardiyanlardan tek tek intikam almaya yemin etmiş hepsinin yüzünü aklına nefretle kazımıştır. Ancak en büyük intikamını alacakken masumiyetiyle Gira...