Nocturna Suppressio || Çeviri

15.Bölüm

  (Ç/N): Size bir sürprizim var. <3  

Çeviri: Nunuş

...

Çok geç kaldın.

Öylece odanın ortasında dikilirken Kyungsoo'nun aklından milyonlarca şey geçmişti. İlk olarak, yok olmanın nasıl hissettireceğini merak etti. Sanki bedeninin uçuyormuş gibi hafif olmasının nasıl hissettirdiğini. Kyungsoo hala yer çekimini hissedebiliyordu, belki de onun hala akıl sağlığını korumasını sağlayan şey buydu. Hala var olduğunu hissetse bile Baekhyun'un oturduğu yerde onu görmezden gelmesi her şeyi mahvediyordu.

İkinci olarak, uyanık mı yoksa uyuyor mu olduğunu merak ediyordu, bunu şu an tam olarak ayırt edemiyordu. Kris, tam önünde yüzündeki sırıtış ile ona bakıyordu ve Kai de yanında korku ve şok ile dikiliyordu. İkisi de burada olduğuna göre uyuyor olması gerekmiyor muydu? Bu bir kabustu değil mi? Ama Baekhyun buraya nasıl gelmişti? O da mı rüyanın bir parçasıydı?

Üç, dört, beş, altı ve daha fazlası kafasından geçiyordu ama asıl aklını meşgul eden tek bir soru vardı.

Gerçekten de çok mu geçti?

"Hayır," Kyungsoo, Kai'nin keskin bir nefes aldığını duydu ve onun kendisine doğru koştuğunu gördü. Ama aniden etrafını saran duman onu geri çekmiş ve kollarını omuzlarını sararak onu sabit tutmuştu. Kai ise çaresizce kendisini kurtarmak için çırpınmaktan başka bir şey yapamamıştı.

"Kai!" Kyungsoo bağırdı ve Kris kahkaha attı.

"İkinizin de birbirinizi kurtarmak için ne kadar çaresiz olduğuna da bakın," Kris sırıttı.

"Mide bulandırıcı."

Kyungsoo, Kai'ye doğru harekete geçmişti ama Kai kafasını sallayarak onu yaklaşmadan durdurdu.

"Neler oluyor?" Kyungsoo sordu, dikkatini tekrar Kris'e yönlendirdi.

"Bana neler oluyor?"

"Aslında," dedi Kris, Kyungsoo'nun teninin saydam olduğunu gördüğü aynaya doğru yürüdü. "Gerçek dünyadan silinip rüyalar aleminde var olmaya başlıyorsun."

Kris aynadaki yansımasına baktığında Kyungsoo onun yansımasının olmadığını gördü.

"Hep istediğin bu değil miydi?"

Kris'in dediği kelimeler Kyungsoo'nun tenini bıçak gibi delip geçmişti.

Rüyalar aleminde var olmak. Hayır....bu olamaz.

Kyungsoo hala yatağında oturup etrafındaki olan bitenlerin farkında olmadan ders çalışan Baekhyun'a baktı. Sanki Kyungsoo orada değilmiş, onun varlığından habersizmiş gibiydi.

Kai diğer yandan boğuşmaya devam edince Kyungsoo ona baktı ve Kris tekrar kahkaha attı.

"Uzun süredir hiç bu kadar eğlenmemiştim," Kai'te doğru yürürken söyledi, bir eli Kai'nin başının arkasındaki saçları kavradı ve geriye çekerek esmer olanın kendisine bakmasını sağladı. Kai ona doğru tısladı ama güzel adam ona doğru tekrar sırıttığında Kyungsoo, onun Kai'ye dokunmasını engellemek için öne doğru bir adım daha atmıştı. Fakat etrafındaki duman yolunu kapamıştı.

"Sana minnettarım Kai," Kris devam etti. "Kyungsoo'yu getirdiğin, onu ailenin bir parçası yaptığın için,"

"Bu senin rüyan!"

Kai'nin aniden bağırmasıyla Kyungsoo ona baktı.

"Bu senin rüyan! Ne istersen onu yapabilirsin!" Kai ona doğru bağırdı.