Merhabalar:)
Bu kez düşündüğümden daha uzun bir ara oldu ama gerçekten ne olduğunu benim de tam olarak anlayamadığım bir hafta oldu. Hem iş yoğunluğu hem iki günlük piyangodan çıkan bir eğitim yetmezmiş gibi ufak bir zehirlenme macerası yaşadım.
Zaman bulunca bölümü düzenleyip hemen paylaşıyorum. Oy ve yorumları da bekliyor olacağım. İyi okumalar:)
Bölüm 13
Biraz dinlendikten sonra siyah bir tayt üzerine de krem renkte bol bir kazak ve ince bir hırka giyerek salona indim. Üzerime montumu da giyip yanıma sadece cüzdanımı alarak dışarıya çıktım. Biraz hava alırsam benim için iyi olacaktı. Uzun zamandır buraya gelmediğim için mutfak da bomboştu ve yiyecek bir şeyler almam gerekiyordu.
Evin ilerisindeki patika yola doğru yavaş adımlarla yürümeye başladım. Buradan yarım saat kadar uzaklıktaki ufak kasabaya doğru ilerledim. Kasabada ufak ama içinde aradığınız çoğu şeyi bulabileceğiniz bir market ve küçük bir eczane vardı. Çok fazla bir şey yiyebileceğimi sanmıyordum ama yine de yiyecek bir şeyler almam gerekiyordu.
İlk önce eczaneye gidip başımın ağrısını geçirebilecek bir ilaç aldım, daha sonra ise markete gidip ufak bir alışveriş yaptım. Gelirken bile yorulmuştum ve zaman gittikçe üşümem artıyordu. Elimdeki birkaç poşet bile tonlarca yük taşıyormuşum gibi hissettiriyordu. Eve geri dönerken attığım her adımda kendimi daha yorgun hissediyordum. Her adımımda sanki elimdeki torbalar daha ağırlaşıyordu.
Güçlükle eve geldiğimde torbaları mutfağa bırakıp kendimi salondaki koltuğa attım halsizce. Boğazımın içindeki ağrı gittikçe artıyor ve her yutkunuşumda boğazıma sanki dikenler batıyordu. Üşümem gittikçe artsa da ateşimin çıktığını düşünerek üzerimi örtmedim ve birkaç dakika kadar sonra derin bir uykuya bıraktım kendimi.
&&&&&&
Kayra'nın gidebileceğini düşündüğüm her yere bakıyordum ama her gittiğim yerden eli boş olarak dönüyordum. Onu bulamadığım her an endişem daha da büyüyüp beni boğmaya çalışıyordu. Telefonumun çaldığını duyunca hemen açtım.
''Abi bir şey buldum.'' Çağan'ın sesini duyduğumda hızla doğruldum ve heyecanla konuştum.
''Çabuk söyle Çağan. Neredeymiş Kayra, iyi mi?''
''Kayra, bugün sabah otogardaymış abi.'' Kaşlarım merakla çatılırken sabırsızlıkla sordum.
''Otogarda mı? Nereye gitmiş?'' Çağan beni onayladıktan sonra konuşmaya devam etti.
''Hangi otobüse bindiğini mesaj atacağım şimdi sana.'' Dediğinde arabayı çalıştırdım ve Çağan'ı yanıtladım.
''Tamam bekliyorum Çağan ama çabuk ol.''
On saniye kadar sonra gelen mesajı hızla açtım. Çağan otobüsün güzergahını da yazmıştı mesajda. Hemen yola çıktım ve yaklaşık üç saat kadar sonra küçük bir kasabaya geldim. Arabayı uygun bir yerde durdurup arabadan indim. Etrafıma kısa bir an için göz gezdirdim ama Kayra'nın burada ne işi olabileceğini bilemiyordum. Buraya daha önce hiç gelmemiştim ve şu an tam olarak nerede olduğumu bile bilemiyordum.
Bir süre ne yapacağımı düşündükten sonra biraz ileride gördüğüm eczaneye sormaya karar verdim. Belki burada Kayra'yı tanıyan birilerini bulabilirdim. Eczaneden içeriye girdiğimde ilaç raflarını düzenleyen kadın gülümseyerek bana baktı.
''Buyurun, nasıl yardımcı olabilirim?'' dedi elindekileri önündeki tezgâhın üzerine bırakarak. Ona doğru birkaç adım atıp gülümsedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geç'miş' Dönümü
Ficción GeneralO an onu gördü sonra. Etrafındaki diğer herkes bulanıklaştı, birer birer yok oldu. Tüm sesler sustu, tüm sözcükler merakla beklemeye başladı. ''Se-sen... nasıl yani...sen ama Buğra?'' ''Ben geldim kalbim buradayım artık.'' ........&&&&&........