Bölüm 8 🐺

2.2K 141 121
                                    

Derek

İş çıkışında Stiles'ın evine doğru yola koyulduk. Şimdiye kadar Peter ortalıkta gözükmediği için biraz olsun cidden içim rahatlamıştı...

Stiles, evinin önüne geldiğimizde: "Durabilirsin," dedi.

Burası oldukça yıkık dökük bir ev gibi duruyordu. Mahallenin geri kalanı da sanki bu resmin kompozisyonuna uyacak şekilde tasarlanmıştı.

Kapıyı açtı:

"İstersen sen de gel, işim uzun sürebilir. Bu süre zarfında da bir şeyler içersin." Dedi.

Bir şey demeden ben de arabanın kapısını açıp çıktım. Kaldığı yere birkaç pis basamaktan çıkılan 3 numaralı kapıya geldik. İçeri girdiğimizde gidip ışığı açtı.

Işık açıldığında evin sefilliğini daha net gördüm. En son geldiğimde Stiles'ın rahatsızlığından dolayı rahat kafayla inceleyememiştim

Benim bakışlarımı fark edince Stiles hızlı hareketlerle bana yer açıp:

"Kusura bakma temizlik için fırsatım çok olmuyor," dedi.

Bana gösterilen yere ilk oturmamıştım ama hızlı toparlanmaya çalışan Stiles'ı ayaktayken zorluyordum. Oldukça kutu gibi bir evdi. Bir masa üstünde kettle, birkaç bardak, tabak ve makarna dolu tencere mutfak eşyaları arasındaydı. Yatağı ise tahtadan, çökmüş bir vaziyetteydi. Daha önce geldiğimde bu kadarına dikkat edememiştim.

Hatırımdan silinmişti.

Bu sırada Stiles valize çamaşırlarını dürüp topluyordu. Yatağının altını, çarşafının içini birkaç kere kontrol etti. Hiçbir şey olmadığından emin olduktan sonra kitaplarını da koyup hazır olduğunu söyledi.

Bana da bu sıra zarfında kahve yapmıştı.

Gözlerim artık evin içinde, yağmurdan kararmış köşelerinde değil, kan ter içinde kalana bakıyordu. Kırmızı valizini yere indirmiş bir sandalyeye oturmuş düşünüyordu.

Bu halini görünce çok fazla yorulduğunu o anda anlamıştım.

"Hazırsak gidebiliriz," dedim.

Bardağımı da masaya bırakmıştım. Ben önde, o arkada evden çıktık. Arabaya geldiğimizde valizini arkaya koydu sonra kendisi de öne bindi. Sessiz bir sürüş başlamıştı. Ormanlık alana geldiğimizde bu sessizliğin nedenini Stiles'ın uyuklamaya başladığından dolayı olduğunu anladım.

Araba durduktan sonra onu biraz dürttüm hemen yerinden fırlayıp etrafa baktı.

"Geldik mi?"

"Evet."

Arabadan çıkmıştık. O, valizini arkasında sürükleyerek peşimden geliyordu. İçeri girdiğimizde daha önceki odanın onun için uygun olduğunu söyledim. O da kafasını sallayıp yukarı çıktı.

Geceyi bu şekilde sonlandırdık sanıyordum. Her ikimiz de çok yorulmuştuk.

Oturma odasına geçmiştim bir bira açıp koltuğa yayıldım. Biraz sonra Stiles merdivenlerden göründü.

"Acaba banyoyu kullanabilir miyim?"

"Elbette. Senin bulunduğun katta girişte."

"Teşekkürler."

Biraya geri dönmüştüm. Biraz sonra kapıdan büyük bir patırtı koptu. Ayağa kalkmadan gelenin içeri girmesini bekledim. Tanrı'nın cezası Peter, tam da zamanında eve gelmişti.

İçeri girer girmez havadaki kokuyu köpek gibi koklayıp içine çekti.

"Stiles!"

"Sadece önlem."

Alpha and Human -SterekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin