🍉BÖLÜM 21🍉

73 4 3
                                    

            Barış bana ben ona bakıyordum. Ben hayatımda böyle hissetmemiştim. Onun gözleri gözlerimden dudaklarıma indiğinde ben iyice terlemeye başlamıştım. Yaklaşmaya başladığında ne yapacağımı bilemezken kurtarıcım Ali bana yardım etti. "Özge bak bir gol daha attık!" Diyince ben de sevinmiştim çünkü Barış'ları yenmiştik. Oley,

              Barış'ın bir küfür mırıldandığını duydum ama şu anda pek takamazdım onu. Çünkü o toka değil! Biliyorum iğrenç bir espriydi. Şaka bir yana üzerimde tam üç tane çocuk vardı. Hepsine sarılıyordum. Kendimi torunlarına sarılan ve artık ölmeyi bekleyen bir nine gibi hissederken gerçekten çok yorulduğumu hissetim.

                 Hepsini tek tek tebrik ettikten sonra ödül olarak onlara pamuk şeker almıştık. Şu an da ne yapıyor muyum? Oturmuş çocuklarla pamuk şeker yiyorum. Barış'ı hiç sormayın,hem zaten niye sorasınız ki?

                 Pamuk şekerim bittikten sonra etrafta pamuk şekerci amcayı aramaya başladım. Ama yoktu gitmişti. Ona gitme diyememiştim. Kim bilir daha bana kaç tane pamuk şeker verecekti,daha kaç tane çocuğu sevindirecekti,daha Barış'ı ne kadar bekletecekti. Şimdiden özlemiştim.

                 "Bana sakın o adam için üzüldüğünü ve arkasından senaryo yazdığını söyleme özge?" Diye soru sorar bir biçimde söylediğinde gülmeye başladım. Hayır yani dünyada ki herkes müneccim oldu ve ben uyuduğum için mi olamadım?

                    "Hayır sadece düşünüyordum, ona bir gitme bile diyememiştim"dedim. Barış'a baktığım da sanki ona seninle takılıyorum ama aslında ben sadistim bu yüzden içeceğine ilaç katacağım ve sonra da sana gelinlik giydirip kırk bir yerinden bıçaklayacağım cesedini de bir uçurumdan aşağı yuvarlayacağım demişim gibi baktı. Kahkaha atıp çimlerin üzerine yattığımda yattığım yerden ona baktım.

                      Sanırım söylediğim de kahkaha atılacak olan yeri bulmaya çalışıyordu. Gözlerini bir kaç saniye daha yerde sabit tuttuktan sonra bana döndü. Sekiz köşeli jeton daha yeni düşmüş olmalı ki alayla sırıttı,pardon anırdı:). "Kesin benimle takılıyor ama çıkar için,içeceğime  ilaç atıp sonra da gelinlik giydirecek kırk bir yerinden de bıçaklayıp sonra beni bir uçurumdan aşağı atacak diye düşündüğümü zannetmişsindir ama hayır öyle zannetmedim."

                     Bu sefer bir hışımla yerden kalkıp ona şaşkın bakışlar atan bendim. Bu Sefer de o kahkaha atarak çimlerin üzerine yattı . Benim anlamadığım rolleri ne ara değişmiştik?

                   Ben söyleyecek bir şey ararken aklıma onun maçta yenilmesiyle dalga geçebileceğim geldi. Tam işaret parmağımı hazırlamış dudaklarımı aralamışken Barış'a döndüm. Uyumuştu, ve pislik çok tatlı uyuyordu?!

                   Hayır bu çocuk ne kadar fazla uyuyor. Daha bir kaç saat önce uyumamış mıydı? Evet uyumuştu. Birden göz kapaklarıma inen ağırlıkla kendi kendime laf sokmaya başladım. Hıh, dinime küfeden de müslüman olsa?! Daha demin ona sabah uyudun diyordun şimdi aynısını sen yapıyorsun,sende sabah uyumadın mı? Diyen iç sesime küfrettim,

                Tam zamanlama iç ses diye onu alkışlıyordum. Ne zaman sıkışsam veya laf yesem devreye giriyordu şu boktan ses. Söyleyin bir tek ben mi nefret ediyorum şu iç ses den. Hani bir söz vardır bilir misiniz? Yaptığımı değil söylediğimi yap diye. İşte benim iç sesim tam böyle durumlar da devreye giriyordu. Ben de doğal olarak onu boğmak istiyordum.

                 Barış'ın tam yanına yattım. Kafamı göğsüne koyup rahat bir pozisyon aldım. Tuhaf bir biçimde az önce neredeyse uyumak için zor direnen göz kapaklarım şimdi sonuna kadar açıktı. Ne kadar zorlasam da uykum gelmiyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 17, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ASIL KIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin