22. BÖLÜM; YANKILANAN SESSİZLİK/SEZON FİNALİ

4.1K 348 294
                                    

DÜZENLENDİ✔️

Sevgili Yeraltı Mezarlığı ailem!!

Öncelikle 1. Kitabımızın final bölüme hoşş geldinizz!!

1. kitabımızın tüm bölümlerini güncellemiş bulunmaktayım. Umuyorum ki bu halini beğenmişsinizdir. Düşüncelerinizi almak isterim. Nasıldı? Sevdiniz mi???

✨️

Düzenleme yapmak inanın ki yazmaktan daha zor. 3 aydır başka hiçbir kurguya yoğunluk vermeden tek amacım birinci kitabı bitirmekti. Benim için oldukça meşakkatli ama gurur verici bir yol oldu. 🖤

Birinci kitabın son yoklamasını da alalımm...

Ayak izlerinizi görebilir miyim burada??
👣

🕸KEYİFLİ OKUMALAR DİLERİM🕸

🕸KEYİFLİ OKUMALAR DİLERİM🕸

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🪦

BÖLÜM YİRMİ İKİ
YANKILANAN SESSİZLİK

Uzun zaman önce, sanki yıllar değil yüzyıllar geçmiş olan bir zamanın üstünde olup biten bir maceranın kalbimde bıraktığı bir sıcaklık vardı. Annem bana küçükken birçok şey anlatırdı. Babamla nasıl tanıştıklarını sorardım ona hep, bıkmazdı. Ben sordukça sabırla yeniden ve yeniden anlatırdı. Anlatırken gözlerinin içinde beliren o ışığı görürdüm.

Gıpta ederdim.

Bir gün beni babam gibi sevebilecek bir adamla karşılaşmak istemiştim hep. Hatta ben işi abartmış babama evlenme teklifi de etmiştim. Tabi annemle evli olduğu için kabul etmemişti ama bana yüzük almıştı.

Ben küçükken babamla evli olduğumu söylerdim insanlara. Canım babacığım bu konuda benden çok şikâyet almıştı. Burukça gülümsedim. Onları o kadar çok özlemiştim ki hangi kelimeyi dile getirsem kalbim eksik hissederdi.

Üstelik kalbim bu eksikliğin üstüne hep yanıp tutuşacaktı. Bir ölüm ne kadar can yakabilirdi?

Bu soruyu ölmeden cevaplayamazdınız, öldüğünüzde ise cevap veremeyecek kadar ölü olurdunuz. Fakat ben cevabı biliyordum. Hem de dokuz kere. Dokuz. İnsan dokuz kere ölür de nasıl hâlâ yaşardı bilmiyordum. Gerçi benim yaşadığım yaşamsa yaşamamayı tercih ederdim.

Kötü düşüncelerim her zaman içimde cirit atardı. Ben onlara inat gülümsemeye çalışırdım. Kötülük ederek ancak kötülük bulabilirdi çünkü kişi. Ben yeterince kötülük ettiğimi düşünüyordum dokuz kişiyi öldürerek. Daha fazlasını istemiyordum. Sırf bu yüzden insanlara nazik olmaya çalışmıştım, onlardan çok şey öğrenmiştim. Beni gülümsetenler ve ağlatanlar vardı. Ağlatanları unutmuştum ama gülümseteler şimdi gülümsememe neden oluyordu.

YERALTI MEZARLIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin