1k için teşekkür ederim!
______________________________Dona kalmıştım. Ne olmuştu? Shigaraki Tomura nasıl ıçeri sızmıştı? Profosyanellere ne olmuştu?
Sonunda hopörlerdeki kahkahasi susmuştu. Todoroki etrafa bakınıyordu. Kameralar bize bakıyordu sanki.
"Şu suratlara bakın! Bu korkmuş suratlar beni rahatlatıyor!"
Yumruğumu sıktım. Doğrusu bende korkmuştum. Todoroki de öyle. Neler oluyordu?
"Bu oyunları sizden önce biliyorduk. Profosyanneller her gün buraya gelip mutanlari bırakıyordu. Herşeyi uzaktan izledik. Siz oyuna girince bizde hazırlıklara başladık. Burası sizcede çok sıkıcı değil mı? Zavallı mutantlar size tam olarak saldıramıyordu çünkü profosyannelerin etkisinde ve korkusundaydilar. Ama artık profosyanneller yok! Duydunuz mu?"
Ormanda mutantların korkunç ve keyifli sesleri yankılanıyordu.
"... kan görmek istiyorum. Kanların dökülmesi lazım. Küçük kahramanların ölmesi gerekiyor~ burası artık evcilik oyunu değil. Sadece mutantlar yok~ benim küçük arkadaşlarım da oyuna katılmak istedi. Bende kıramadım! Sizinle oyun oynamak çok istiyorlar."
Öfkeyle kameralardan birine dönüp bağırdım.
"Profosyanneller sana gününü gösterecek! Yardım gelecek göreceksin."
Shigaraki Tomura beni duymuş olmalı ki haince güldü.
"Profosyanneller benim kara delikteki oyunuma haps oldu. Ordan kurtulmaları baya zaman alıcak. Kara delik oyunu çok özeldir. Bunun için çok uğraştık. Ve unuttunuz mu bu oyundan sadece onların haberi var ama onlarda ortalıkta yok. Yardim gelene kadar hepiniz gebermiş olucaksınız~!"
"Seni.." Todoroki omzumu tuttu.
"Şuan bunun hiç bir anlamı yok, Midoriya."
Yumruklarım beyazlasmaya başlamıştı. Küfür ettim.
"Şu lanet kumaşları unutun. Bitiş çizgisine ulaşın ve sürpriz ile karşılaşın. Kim bilir profosyanneller sizi orada bekliyordur~?" Alaycı bir şekilde güldü.
"Canın cehenneme" Todoroki sinirli gözüküyordu.
"Ah, bu arada! Yeni oyuncağıma bakın!"
Yer sarsılmaya başladı. Gözüm tek kaçış yolumuz olan havayı saran duvara ilişti. Dehşet içinde kaldım. Duvar yapay bir hava oluşturmuştu. Yapay güneş sırıtarak bakıyordu resmen.
"Unutmayın, eğlenmek istiyorum. Sakın aptallık yapıp takımları birlestirmeyin yoksa BUUUM!"
Anlamsızca etrafa bakındım. Ardından tam yanımızda bomba patladı ve bizi yana doğru savuşturdu. Kayaya tutunmaya çalıştım ama bomba hemen yanımızda patlamıştı ve çok güçlüydü. Kafamı ağacın gövdesine vuruca gözüm kararmaya başladı. Kulağımda uğultu ve çınlama sesleri yükseliyordu. Sonda herşey karardı.
・.。.:*・・.。.:*・・.。.:*・
"Ugh..."
Belimdeki sancıyla uyandım. Çadırdaydım sanırım. Gözümu kırpıştırdım. Etrafa baktım. Sanırım bu Todokori'ydi. Gözümü ovaladım. Kolu kanıyordu. Yüzünü buruşturmuştu. Ve bu yeni olmuştu.
"Todoroki.."
Bana baktı.
"Sen..?"
Koluna geri baktı.
"Demin mutant saldırdı. Eskisinden de güçlüler."
Ayağı kalktım ve onun koluna baktım.
"Seni ısırmış." Koluna dokununca acıyla inledi. "P-pardon! Çantada sargı bezi ve krem vardı." Çantaya ilerleyip krem ile sargı bezini alıp onun yanına çömeldim. "Biraz acıyabilir." Kremi yavaşça ona sürmeye başladım. Dudağını ısırıyordu. Sargı bezini dolamaya başladım.
"Hepsi lanet bir rüya değildi dimi? Villainler bizi buraya haps etti."
"Evet. Savaşmak zorundayız."
"Hey... biz daha çocuğuz. Bizden ne istiyorlar ki?!" Homurdandım.
"Kahramanların hepsini öldürmek veya bizimle oyun oynamak istiyorlar."
"Ya başaramazsak. Ya kahramanlar buraya gelince çok geç olursa.." dalgın bir şekilde yere baktım.
"Hayır. Savaşacağız. Biz 1-A sınıfıyız. Kolay kolay pes etmeyiz."
Kulağımdaki uğultu hala devam ediyordu.
"Evet..."
Todoroki sargılı koluna baktı.
"Teşekkür ede-"
"Hey Todoroki... beni bırakmayacağına söz ver."
Todokori şaşkınlıkla bana baktı. Sonra bakışları yumuşadı.
"Söz veriyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
♥ || hunger games
Fanfiction"Özür... dilerim..." sesim titriyordu. Todoroki heykelleşmiş mutatdan gözünü ayırıp bana baktı. " benim yüzümden... ikimizde kaybedebilirdik... daha da kötüsü ölebilirdik... berbat bir takım arkadaşıyım , özür dilerim..." gözlerim dolmuştu. "Midoriy...