H-Birthday Ash

905 59 256
                                    

Arkaya bir odaklanın cidden...*facepalm* bu hallerini o kadar çok özlemiştim ki.. Gördüğüm an gözlerim doldu, cidden birbirleri ile hala eğlenmeleri ve birlikte vakit geçirmeleri beni fazlasıyla mutlu ediyor gerizekalı Michael'ın bu hallerini o kadar çok özledim ki bir de Calum'ın fazlasıyla pozitif olup Michael'ı mutlu etmesi beni öldürüyor.. Büyük ihtimalle bu fotoğrafı da benim minik meleğim Ashton çekti annesi kurban olsun bebeyim benim ve evet önde de Luke var.. (abi 2017 resmen Luke'a nefret kusuyormuş ldksnvkfsnvbf gerizekalı mısın 2017 ne bu kin ya)

Ah birde bir şey sormak istiyorum geçen bölümdeki Ashton'ın "meşhur hastası" ve hastalığı hakkında daha fazla yer vermeli miyim? Bunun hakkında bana bir fikir verirseniz bölümü daha erken yani demek istediğim 1 ay içinde değil de bir 10 gün içerisinde atabilirimdkcşröcldlfpg (3AY SONRA ATTI) kdlclslcldşcşd (ıhm... 3 ay değil 5-6 yıl sonra tekrar bunu düşünmeye başladı diyelim...)

neyse biz devam edelim;


Ashton hızla arabasından inip Michael'ın kapısını telaş yapmamaya çalışarak çaldı. Birkaç saniyenin ardından kapıyı Michael stresli bir şekilde açıp Ashton'ı içeriye aldı. Saçlarını karıştırırken Ashton'a bilmesi (!) gereken şeyleri anlatıyordu.

"Sabah çığlığı ile uyandım yanımda yatıyordu. Beni gördüğü an beni ittirip koşarak kendi odasına girip kapıyı kilitledi. İçeriden gelen seslere göre etrafı yıkıp döktü. Şuan ne yapıyor bilmiyorum Ashton. Bir şeyler yap." Michael'ın sesi titriyordu(!). Ashton bugün fazlasıyla depresif hissediyordu ve bu yetmezmiş gibi Luke'un bir problemi vardı.

Derin bir nefes alıp 2 kere Luke'un kapısını çaldı. Sesinin berrak çıkması için boğazını temizledi. "Luke?" Bir süre ses gelmedi. "Luke benim Ashton, kapıyı bana açabilir misin lütfen?" Ashton'ın aşırı kibar hali ile Luke kapının kilidini açıp geri çekilmişti. Ashton nefesini tutup kapıyı aralarken Luke ile ne konuşacağı hakkında beyninde bir kroki çizemiyordu.

Luke gerçekten anlaşılması zor biriydi, bu yüzden Ashton nasıl yaklaşması gerektiğini kestiremiyordu. Ashton içeriye girecekken Michael'ı arkasında hissetmesi ile yerinde sabitlendi ve kaşlarını çatarak arkasına döndü. "Geri zekalı, çocuk zaten senden kaçıyor bir de kapıyı zorla açtırmışken seninle mi içeriye gireyim geri çekil." Ashton sinirle homurdandığında Michael kafasını sallayıp bir adım geri çekildi.

Ashton içeriye girdiğinde beklediği manzarayla karşılaşmadığı için içine birazcık su serpildiğini hissetse de yatağın ve dolabın dağıldığını gördüğünde o su sanki böyle iliklerine kadar çekilmiş gibiydi. Luke'un oturduğu köşeye yavaşça gidip diz çöktü. Şuanlık mesafe sorunsalını düşünmeden hareket ediyordu ve bunun farkında olmayacak kadar konsantre olmuştu.

Yavaşça Luke'un omzuna dokunduğunda Luke ürperip kafasını dayadığı dizlerinden kaldırdı ve karşısında Ashton'ı görünce gerçekten panikleyip hızla ayağa kalkarak geri çekildi. Hızla inip kalkan göğsü, Ashton'a her şeyi açıklıyordu.

Ashton, yaptığı şeyin farkında vardığında kendine kısa bir süre küfürler yağdırdı. "Luke ben özür dilerim, seni yerde oturur vaziyette görünce sadece yardım etmek istedim. Bunu biliyorsun değil mi? Yani sana yardım etmek istediğimi" Ashton'ın onaylamak için sorduğu sorular karşısında Luke gözlerini kocam açıp hızlı nefes alıp vermekle karşılık veriyordu.

Şuan rol mü yoksa gerçekten mi olduğu meçhuldü. Eğer rol ise Luke, bu işi çok iyi kıvırıyordu.

Luke tekrardan yutkunup odadan yavaş adımlarla çıkıp Normal insanı bile delirtecek bir şey yapıp Michael'a sarılarak sakinleşmeye çalıştı.

Not Your Enemy ♠Muke♠Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin