Kendi bavulunu taşışaydın bari.İki bavulu eve kadar getirdim.Yine mi merdiven ben başıma gelicekleri biliyordum.
"Tamam ver ben taşırım."
Bavulları elimden alıp taşımaya başladı.İnsafa geldi.
"Gelmicek misin?"
"Geliyorum."
Ev küçüktü ama güzel bir evdi.
"Siyah kapısı olan oda"
Odama geldim ve eşyalarımı yerleştirdim.
"Biz sahile gidiyoruz giyin ve gel."
"Tamam"
Aman ne güzel, rahat bir şeyler giymeliyim.
İşte hazırdım.Sahile doğru yürüdüm. Nereye gittiler acaba araki bulasın. Güneş batmak üzereydi ne güzel bir manzara.Olduğum yere oturdum ve güneşin batmasını izledim.Tek hissettiğim şey huzurdu ama Merve'nin huzuru bozulmasa olur mu hiç.
"Ne yapıyorsun orada?"
"Güneşin batmasını izliyorum."
Yanıma geldi ve oturdu.
"Woo jin nerede?"
"Buradayım"
"Müthiş bir manzara"
Beraber oturup güneşin batmasını izledik.Huzurum ilk defa bozulmadı.
"Eve gidelim artık"
"Tamam"
Sahilden çıktık ve eve vardık.
"Ben acıktım."
"Merve yemek yapar mısın?"
Ne demişler intikam soğuk yenen bir yemektir.
"Yemek falan yap-mı-ya-ca-ğım."
"Nedenmiş hem sen kadınsın."
"Sen de erkeksin ne olmuş yani yap yemeğini"
"Bana bak sen aklınca benden intikam mı alıyorsun?"
"Evet aynen öyle intikam alıyorum."
"Öyle olsun bakalım."
Mutfağa gittim ve makarna haşladım.
"Akıllı ol işte böyle"
"Ben gayet akıllıyım ve geri adım atmadım sonuçta sen bavulları merdivenden çıkardın.Eyer çıkarmasaydın ben de makarna yapmazdım."
Beraber karnımızı güzelce doyurduk. Bulaşıklar bana kaldı tabi ben de makineye attım.Oturma odasına gittim.
"Amca hadi film izliyelim."
"Olmaz."
"Neden olmaz?"
"Filmlerden nefret ederim."Senin nefret etmediğin ne var acaba merak ediyorum.Şu çocuk kırılır mı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUTLU BİR BAŞLANGIÇ( ji chang wook)
FanficHani bazen insan kendini çok mutsuz hisseder ve her şeyin bittiğini düşünür ya işte ben o zaman doğacağımı asla düşünemezdim...