İLK ÖZÜR DİLEME

823 41 12
                                    

Kızım saçmalama kafayı mı yedin sen. Odama geldim ve yatağa yattım. Yumuşacıktı, zengin yataklarıda bir başka oluyo. Buz gibi...

"Manyak mısın sen buzlu suyla insan mı uyandırılır."

"Saatten haberin var mı senin?"

Saate baktım saat sekizdi. Haklıydı, ama bu ne zorbalık ya.

"Saat kaç olursa bir insan böyle uyandırılmaz, bir adım var benim."

"İnsan olduğunu sana kim söyledi."

Nasıl bir insan bu ya

"10 dakikan var giyin ve aşağıya in."

Kapıyı çarpıp gitti.Ben de hemen dolabı açtım.Altıma siyah dar paça pantolon giydim, üstüme de beyaz bir gömlek giyip pantolonumun içine soktum. Ayakkabı olarak topuklu bir ayakkabı giydim. Saçımı serbest bırakıp ve çantamı alıp dışarı çıktım.
Ayı arabada beni bekliyordu.

"12 dakika"

Şuna bak ya bir de dakika saymış, arabaya bindim, çok geçmeden şirkete vardık.

"Sen hiç makyaj yapmaz mısın?"

Sanane ya

"Pek sevmem."

"İyi ben de sevmem."

Banane ya senin sevdiklerinden hayret bir şey ya

"Şu masada çalışıcaksın ben düğmeye bastığımda ışık yanacak ve benim odama geleceksin anladı mı?

Aptal mıyım ben ya tabiki anladım.

"Anladım efendim."

"Bir daha bana efendim deme"

"Peki EFENDİM."

Odadan çıkıp gitti. Banane ya onu sinir etmek için hep efendim dicem suratıma buzlu suyu dökerken iyiydi. 1 dakika geçmeden yine geldi.

"Tasarımlarını göster."

"Emredersiniz efendim."

BAY YAKIŞIKLI'NIN AĞZINDAN   

Nasıl bir kız bu. Çantasından bir dosya çıkarttı ve bana verdi. Vay çok güzel çizmiş hiç bu kadar güzel bir takım elbise görmemiştim. Tabi ben belli eder miyim asla.

"Olmamış bunlar yenilerini çiz."
Bozulmuş gibiydi, dosyayı masaya fırlattım.

"Tamam yeniden çizerim ama neyini beğenmediniz?"

"Her şeyini."

Odadan kapıyı çarparak çıkıp odama geldim. Çok asabi bir kızdı, hiç korkusu yoktu. Aslında güzel kızdı kalın kaşları, okyanus gibi gözleri vardı. Aman banane elin kızından işim olmaz.
     
 Saat 6 olmuştu. Odamdan çıkıp odasına gittim ama odasında yoktu. Aklıma teras geldi. Terasa geldiğimde oradaydı. Telefonla konuşuyordu. Sonra birden ağlamaya başladı. Şaşırmıştım bana diklenen o sinirli kız şimdi ağlıyordu. Yanına gittim.

"Neden ağlıyorsun ama bana sakın gözüme toz kaçtı deme"

Elinin tersiyle yaşlarını sildi ve bana doğru döndü.

"Ölen annem ve babamdan kalan tek şey yani evim onu benden alıp satmışlar."

"Kim satmış nasıl satar?"

"Bana bir kağıt izmalattırmışlardı. Ben onlara güvendim ama öz teyzem benden habersiz evi satmış."

Bu hissi iyi biliyordum sevdiğin ve güvendiğin bir insanın seni arkandan bıçaklaması işte bu çok ağır bir şeydi. Yaşamayan asla anlamazdı.

MUTLU BİR BAŞLANGIÇ( ji chang wook)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin