Herkese merhaba!
Bu yazıyı, ilk olarak yıllar önce bu çalışmayı tam anlamıyla sonlandırmak ve bir süredir aklımda bulunan bir fikri artık gerçekleştirmeye başlayacağımı sizlerle paylaşmak için yazmıştım, şu anda ise yalnızca cümlelerini düzenliyorum. O zamanlar, Beyefendiye Mektuplar'la bağlantılı ikinci bir çalışma yayımlayacağımı söylemekten mutluluk duyacağım yazılıydı burada, şimdi de onu bir kez daha sizlerle paylaşmak istediğimi söylemek istiyorum.
İkinci hikâyenin ismi, Çanlar ve Kuşlar.
Belki de bazılarınız o gün de buradaydı ya da ismini bir şekilde görmüş, duymuş olabilir fakat sanıyorum, pek çok kişi henüz tanışmadı onunla. Genel olarak, Beyefendiye Mektuplar'ın son bölümünden sonrasını ve bazen de birbirlerinden ayrı oldukları altı yılda neler yaşandığını anlatacak bu çalışma.
Biliyorsunuz ki Beyefendiye Mektuplar oldukça ucu açık bir şekilde sonlanıyor, bölümün adı da bu yüzden umuttu hatta. O yüzden aklınızda ikinci hikâyede Beyefendi'nin olup olmamasına nadir bir soru belirmiş olabilir. Şimdi her şey netleştiğine göre gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki Çanlar ve Kuşlar'da da Beyefendi bizlerle olmaya ve yine kurgunun tam merkezinde bulunmaya devam edecek. Yeni karakterler de eklenecek tabii hikâyeye, Hanımefendi'nin ve Beyefendi'nin güncelerinden parçalar, yarım kalmış mektuplar ve şiirler de satırlarla buluşacak.
Bu kararı verene dek düşüncelerimin içinde çok dolaştım gerçekten. Onlar durduğunda kalbimle konuştum. Sorular yankılandı içimde, yazdıklarımı düşündüm ve de yazacaklarımı. Karakterler aklımdan çıkmadı ve pek tabii, sizlerin düşünceleri de. En nihayetinde, bir kere yarım kalmış bir hikâyeyi tekrar yüzüstü bırakmak doğru gelmedi en sonunda. Ayna karşısında durdum ve "Ne olursa olsun anlatmalısın bu masalı," dedim kendime.
Ne var ki şu anda hayatım, özellikle son zamanlarda, fazlasıyla yoğunlaştı. Düzenli olarak ilgilenmem gereken dersler, araştırmalar ve katıldığım sertifika programına ait çalışmaların yanında yakın zamanda meslek hayatımla ilgili yeni bir projeye dahil olacak olmam programımı bir hayli sıkışık bir hale getirdi. Diğer yandan yazmaya çalıştığım diğer hikâyeler de bulunuyor, kimisinin kurgularının detaylarını düşünürken bile saatler akıp gidiyor. Bir de yoğunlaştığım üçüncü bir yabancı dil mevzusu ve özel hayatım da var tabii.
Bu yüzden Çanlar ve Kuşlar'ın giriş bölümünü 3 Temmuz'da yayımlamaya karar verdim. O vakte kadar bu yoğunluğun biraz da olsa azalacağını ve planladığım diğer işlerin de netleşeceğini umuyorum. Bir değişiklik olursa da sizlerle paylaşacağım elbette.
Günler geçene dek Instagram hesabımda görseller ve alıntılar paylaşmayı düşünüyorum. Orada buluşabiliriz belki, güzel olmaz mı? Twitter hesabımda da daha aktif olmaya çalışacağım bir de, orada da benzer paylaşımlar yapmayı planlıyorum. İsteyen olursa orada da herkese kapım açık olacak her zamanki gibi.
Dilerim bu yeni yolculukta Hanımefendi ve Beyefendi'ye eşlik edersiniz. Bu onları ve pek tabii beni fazlasıyla mutlu edecektir. Şimdiye kadar burada olduğunuz için çok teşekkür ederim.
Satırlarda tekrar görüşmek dileğiyle,
Sevgiler!
Ayça.
Instagram: thequenes
Twitter: thequenes
Ask.fm: thequenes
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyefendiye Mektuplar
Romance❝Çünkü beyefendi, siz, kelimelere sığmayan bir adamsınız.❞