Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
'Bekle.' Dedi bir yanımdaki ses. 'Fevrilik yok.'
'Neyi bekleyeceksin?' Dedi bir başkası. 'Bugüne dek yeterince beklemedin mi?'
Zihnimde iki ayrı fikir savaşa düştü birbiriyle. Beynimin içinde sanki bozuk bir hoparlör varmışçasına bir çınlama yankılandı o anlarda. Tek düze tiz bir sesti. Bir anahtar bir metale sürtülürcesine tizdi.
Arkamdaki duvara tutundum. Karşımdaki sahneye bakan gözlerimin bulandığını hissettim. Gün boyu olduğu gibi yine ama daha da titriyordum ve içimde bir alev patlamışçasına sıcaklık hissetmeye başlamıştım. Buna rağmen dışarıdan soğuk soğuk terliyordum. Bayılmam gerekiyor ama bir türlü başaramıyor gibiydim.
Alkışları duydum.
Derin bir nefesle kendimde kalmakta ısrarcı olurken insanların çember oluşturarak bıraktığı orta boşluktan ayrılan kıza, gözlerimi sıkıca kapatıp açarak görüşümü olabildiğince netleştirip baktım.
Ezgi ya da Ceylin, her kimse... beni çıkışa götürecek anahtarım oydu. Bu nedenle her iki yanımı da dinledim.
Çemberin içine orta yaşlı kadının seslenişiyle yeni bir ikili girerken ben; arkalara, çıkışa arkadaşıyla ilerleyen kıza doğru zaman kaybetmeden hareketlendim. Buraya gelirken koştuğum dakikalar kadar hızlı olamıyordum ve düz adımlar atmadığımı da biliyordum.
Sarhoş gibiydim, sadece birkaç kadeh içmiştim oysa ki. Vücudum alkole alışkındı, şarap beni bu kadar kolay çarpmış olamazdı.
Ceketini üzerine geçiren kızı yolunu keserek durdurduğumda irkilir gibi bir tavırla geri çekildi ve bana, büyüyüp saniyeler içinde eski haline dönen gözlerindeki gerginlikle baktı.
"O gün rol yaptın." Dedim lafı dolandırmadan. "Ezgi değilsin, güvenliğin yeğeni değilsin, göle de düşmedin." Beni geçmeye çalıştığında önünü yeniden kestim. "Rol yaptın, az önceki kadar iyi hem de."
"Ne dediğinizi anlamıyorum." Kız ceketinin üzerine, başından çanta askısını geçirdi. "İzninizle."
Önünü yeniden kestiğim anda burnundan sesli bir soluk aldı. "Benden ne istiyorsunuz?"
"Sence? O gece orada rol yaptığını senden duymak istiyorum." Önünden çekilmemekte ısrarcı durdum. "Bana oynamaya devam ettiğin sürece peşini asla bırakmayacağım ama şimdi sorumun cevabını söylersen beni bir daha görmezsin. Buna emin ol. Kim tuttu seni?"
Yanındaki, bana hortlak görmüş gibi bakan, arkadaşına döndü kız, söylediklerime cevap vermeden. "Sen gidip siparişleri ver Ahu." Dedi. "Yemek gelene kadar yetişmiş olurum ben de."
"Emin misin?" Dedi arkadaşı, bana ürkek bir bakış atıp. "Kadın manyak gibi bir tip Ceylin. Yalnız kalmamalısın onunla. Bence seni beklemeliyim."
