Uzun bir süre sessizce ikisi balonun yapıldığı spor salonuna ilerlediler. Ve işte bu kadar kolaydı belki de. Hayallerindeki kişiyle bütün bir yıl beklenilen baloda olmak. Kapının orda Natalie durdu.
"Hey istersen içeri girelim"
"Yok böyle güzel Peter burası sessiz ve sakin..."
"Üşüyor musun?"
"Hayır..." dedi Natalie. Ama aslında üşüyordu. Belki Peter'ın ceketini vermesi o filmlerdeki mükemmel sahneyi yaşamaları harika olurdu ama klişe film sahneleri Natalie' ye pek iç açıcı gözükmüyordu.
"Ahh hadi ama al ceketimi..." dedi Peter ve ceketini çıkarıp Natalie'ye verdi. İşte filmlerdeki o mükemmel romantik sahne. Natalie azıcık da olsa içinden göz devirebilmeyi diledi.
"Sen üşümez misin?" her şey bu kadar klasik olabilirdi.
"Hayır"
"Peki..."
İkisi de sessizliğe büründü. Bu bir çözüm değildi. Asla da olmadı. Peter bir ses duymaya başladı. Daha çok bir bip sesi. İçinden ''Hadi ama ciddi misiniz? Bu akşam mı? Hayatımın en güzel anında mı?'' diye söylendi. Natalie anlamamış gözlerle Peter'ın tuhaf yüz ifadesine bakıyordu.
"Ben çok üzgünüm Natalie. Bunu yaptığım için kendimden nefret ediyorum. Ama gerçekten gitmem gerekiyor. Yalvarırım beni affet."
"Peki Peter. Sana kal diyemem gitmek istiyorsan veya zorundaysan." dedi Natalie yıkılmıştı. Kapıya yürüdü kendi başına. Arkasına dönmedi ama Peter zaten ordan koşarak uzaklaşmıştı. Peter kostümünü yine bir ara sokakta aceleyle giydi. Hemen ağ atarak uzaklaştı.
-------Gecenin ortasına doğru Natalie kimseye belli etmeden uzaklaştı. Dışarı çıktı ve yakınlardaki parka yürüdü. Parkın boş salıncağına elbisesini yere süre süre oturdu. Ağlamaya başladı.
Natalie'nin ağzından
Hayatımdaki en berbat günü geçiriyorum sanırım. Anlamıyorum beni neden bırakıp gitti? Hadi bırakıp gitti diyelim neden ben o kalbimi bu kadar kırarken sessiz kalabiliyorum? Neden tüm erkekler öyle? Ya da ben düzgününe denk gelemedim. Eminim benden hoşlandığı filan da yok. Arkadaşız ve hep öyle kalıcaz. Kalbimin bu kadar kırılmaması gerekiyor sanırım. Ama onu severken pek mümkün değil bu...Peter'ın ağzından
Kendimden iğreniyorum. Kendimden nefret ediyorum. O kadar mükemmel bir kızı nasıl bıraktım? Benden nefret ederse şaşmam. İnsanlar hayatlarında mükemmel bir balo geçirmek ister ama ben ne yaptım? Onun mükemmel balosuna sıçtım çünkü ben neyim, boktan bir herifin tekiyim. Tamam Peter sakin ol... Kendini affettir. Onu bul. HEMEN.Legocu Asosyal: Heyyy güzel balo kızı
Natalie: Tadım cidden yok uğraşma
Legocu Asosyal: Sana kendimi göstermek istiyorum diyecektim.
Natalie: Çıkmaz ayın 15'ine date mi ayarlıyoruz.p
Natalie: AAAAA ama sende sonra Peter gibi gitme.d
Legocu Asosyal: Nerdesin?
Natalie: Bunu bilmen gerekmiyor muydu? Sen kıçımdan ayrılmıyordun ya
Legocu Asosyal: Natalie lütfen yerini söyle
Natalie: Beni öylece bırakıp gitti Peter ya inanabiliyor musun???
Legocu Asosyal: Penis Parker?
Natalie: İnsanlar bazen haklı çıkabiliyor
Legocu Asosyal: Ondan nefret ediyor olmalısın
Natalie: Hayır etmiyorum
Legocu Asosyal: Neden?
Natalie: Hâlâ nerde olduğumu bilmek istiyor musun?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖRÜMCEK ÇEVRİMİÇİ
FanfictionLegocu Asosyal: Adım ve ben senden uzakta seni izleyerek mutluyuz. Natalie: Tanrım! Senin kim olduğunu bulmayı her şeyden daha çok istiyorum. Legocu Asosyal: Beni sevmezsin... Natalie: Bu kalbi hangi insan sevmez?