Yeni bölüm geldi...Umarım beğenirsiniz.Sizleri seviyorum.İyi okumalar...İnsan kalbi cam gibidir.Kırıldığında ne kadar çok kaynatırsan kaynar eski halini almaz her zaman onu hatırlatacak bir çizgisi kalır...
Hani böyle bir şeyi çok seversiniz ve onu kaybettiğinizde üzülürsünüz ya aynen öyleydi benimkiside ama tek fark kaybettiğimiz bazı şeylerin yerini başka bir şeyin alabilmesidir.Lakin söz konusu baba olunca yerini hiç birşey dolduramıyor.
Gözlerimden yaşlar süzülüyordu.Keşke hiç gelmeseydim buraya.Keşke hiç bırakmasaydım babamı.Telefonumu cebime koydum ve kimseye belli etmeden evden çıktım.
Dışarıda yağmur yağıyordu.Yağmurda sahile doğru koşarak ağlamaya başladım.Kaçmalıydım.Kaçamasam bile babamı son kez görmeliydim.
Telefonum çalmaya başladığında sadece ekrana baktım ekranda 'Babam' yazdığını görmemle birlikte içimde garip bir his belirdi.Babam,benim babam yaşıyor olabilirmiyidi.
Telefonu hemen açtım ve "Babam,çok korktum babam.Gitmedin!" dediğinde hem ağlıyordum hem de gülüyordum.
Lakin telefondan duyduğum ses ile birlikte olduğum yerde donakaldım."Ne o babanın mı bekliyordun güzelim!" dediğinde kafamı iki yana salladım ve "bak bu yaptığın şeyi düşman düşmana yapmaz!" dediğimde kahkaha attı ve "Sen çok konuşmaya başladın.Şimdi eve geri dön yoksa anneni öldürürüm.Yarım saatin var" dedi ve telefonu yüzüme kapattı.
Olduğum yere geri çöktüm.Evet ahu soydan artık yaşama sebebin yok.Ölü bir ruhsun artık sen.Eve doğru yürümeye başladım.Büyük bahçenin girişinde buraya ilk geldiğimiz günü hatırladım.Babama sıkı sıkı sarılmıştım.Son sarılışımdı.Bacaklarım titreye titreye kapıyı çaldım ve kapı açılınca içeriye girdim.
Karşımda annemin kocası duruyordu.Adam bana bakıp sırıttı ve "odana çık ve asla ama asla biz çağırana kadar çıkma!" sesimi çıkarmadan yavaş yavaş yukarıya çıktım.Sesimi çıkaramıyordum.Çünkü eğer zarar verirsem annemi öldürücekti babam gibi.
Odama doğru giderken birden bire o siyah odadan sesler geldi.Biri kapıya vuruyordu.Kapıya doğru giderken bazı sesler duydum"cihan seni öldürücem"bir adım geriledim ve tekrardan kapıya yaklaşıp etrafa baktım ve "Merhaba,ben sana yardım edicem" dediğimde "yardım et bana" dedi bende zincire vurmaya başladım.Çok yavaş olmalıydım yoksa içerdekini öldürürdü.Kendimden geçtim artık.Saçımdaki tel tokalardan birini alıp kilide yerleştirdim ve zorlamaya başladım.
"Hadi amaaa,açıl artık!" merdivenlerden gelen sesleri duymamla birlikte koşarak odama girdim.Yani cehenneme!Kapı aralığından koridora bakıyordum.Cihan denilen adam yerden tel tokayı almıştı.Kahretsin onu orda bırakmıştım.Tel tokayı cebine attı ve kapıyı açıp içeriye girdi.
Bir kaç dakika sonra kırbaç sesi gibi bir ses gelince olduğum yerde zıpladım.Yoksa bu cihan denilen pislik deminki kişiye mi vuruyordu!
Cihan beline kemeri geçirip ceketini giydi ve kapıya gidip kilitledi.Aşağıya indiğine emin olduktan sonra kapıya yöneldim ve tekrardan kapıyı açmaya çalıştım.
Sonunda açtığımda yavaşça kapıyı açtım ve içeriye girdiğimde zifiri karanlıktı.Duvara deydiğimde elime gelen şeyi bastırdığımda tek bir lamba açıldı ve gördüğüm manzarayla birlikte bir adım geriledim.Sırtı bana doğru dönük yara bere kan içindeydi.
Nedense canım yanmıştı.Yanına doğru bir adım attığımda kafasını yana doğru çevirdi ve "sende kimsin" dedi titrek ve soğuk bir sesle.Vücudum titremişti.Bir kaç adım daha attığımda "sen kimsin" diye bağırdı.Titrek bir sesle"Ahu,adım ahu soydan senle kapıda konuşan kişi benim sana yardım ed-"sözümü kesti ve ümitsizce "Bana kimse yardım edemez" dediğinde "Ben edebilirim.Bak sana ne yaptığını gördüm.Lütfen bana inan" dediğimde sakindim o ise "çık buradan ve bir daha asla gelme" dediğinde geriye doğru döndüm ve hızlıca dışarı çıktım.
Kim ne derse desin.O adamı kurtarıcaktım.O adama kalbim bir yakınlık hissetmişti.Bu yakınlığın sebebini anlamamıştım.Derin bir nefes aldım.ve odama geçtim.Bir kaç komidini aradım ve ağırı kesici ve yaraları için sargı bezi ve krem alıp bir poşete koydum ve bluzumun içine sokup geri kapıya gittim ve kapıyı açıp "Bunları kanayan yerlerine sür,iyi gelir" diyip tam çıkacaktım ki arkadan"peki ya kalbim.Kalbime sürünce acısı geçerli?"dediğinde "bilmem?belki geçer.Sten bi dene.Seninkisi geçerse bana da söyle belki bana da yardımcı olur " dedim ve odadan çıktım.
Onu orada bırakmak istemiyordum.Şu anda babamı düşünmemek için elimden geleni yapıyordum.Sahi annem neredeydi?Onu tamamen unutmuştum.Derin bir nefes aldım ve yatağa yattım.Bir kaç dakika sonra batuhan arayınca açmadım.Yeni fark etmişti herhalde gittiğimi.
Beni belki bulurdu.Sonuçta okula gidip gelicektim.Mecburdum gitmeye.Zaten son bir senem vardı.Sonrasında ya mutluluğu bulup güzel bir hayatta yaşayacaktım.Yada bu tehtitler devam edicek ve ben canıma kıyıcaktım...
![](https://img.wattpad.com/cover/124173662-288-k962513.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kıyamet Öncesi Sessizlik : A.R.A.F
Fiksi Remaja"Dokunma bana!" kadın bağırarak söylemişti adama bu hiç samimi olmayan sözleri.Adam kadına yaklaştı ve "dokunduğumda yanarsan eğer o zaman yak beni kendi ateşinde." dedi.Kadın ise adamı ittirerek"Eğer yanmaktan korksaydım seninle bu cehennemde olmaz...