"Kayıp"

5.4K 333 815
                                    

Louis

Sahneye çıktığımda belinden tutup kendime doğru çektim bedenini. Başımı eğip kulağına fısıldadım.

"Seni geberteceğim." titreyen bedeniyle belini daha sıkı sararken arkadan gelen bağırma sesleri öfkemi katlamaya yetmişti.

"O bebek bu gece benim dostum!" kolumu belinden çekip arkama döndüm. Sahneden atlarken başımı eğdim.

"Ne dedin sen orospu çocuğu?" sakin çıkan sesime karşın bedenim öfke doluydu. Adamın kahverengi gözleri irileşirken bir adım geriledi.

"T- Tomlinson." başımı kütletip soğuk sesimle konuştum.

"Yanlış cevap." yumruğumu geçirirken çıkan kemik sesleriyle adam yere düştü. Üzerine çıkıp yumruklamaya başladım.

"Seni öldürürüm sikik deli." ses tonum insanı ürkütecek bir havadaydı.
Gömleğinin yakalarını kavrayıp kendime doğru çektim. Burnundan akan kanlar gömleğine doğru yol alırken titremeye başlamıştı.

Korkak piç.

"O benim. Ve bu gece de benim olacak. Eğer benim olana bir daha laf atıp arzularsan hayalarından silahıma kılıf yaparım. Anladın mı beni orospu çocuğu?" sert ve donuk olan sesim barda yankılanırken adam başını hızla salladı. Ellerimi çekip doğruldum. Gözlerim Frank'i bulurken başını salladı.

Barı temizle.

Sahneye yürüyüp belinden tuttuğum gibi omzuma aldım. Bacaklarını deli gibi sallamaya başlamış çırpınırken kalçasına sert bir şaplak geçirdim. Acıyla inlerken hareketlerini durdurdu. Bu sırada müzik barda yankılanmaya başlamıştı. Hiçbir şey olmamış gibi devam ederken işleyiş çıkışa doğru ilerledim.

Kapıdaki korumalar hızla iki yana çekildi. Arabaya doğru ilerleyip kapıyı açtım. Bedenini koltuğa atarken vurmaya başladı.

"Uslu dur." sert sesim arabada yankı bulurken vurmayı bırakıp yeşillerini mavilerime dikti.

"Sesini bile çıkarma." kapıyı kapattım.

Lanet olası bu küçük şeytan dengemi bozuyordu.

*

Fren sesi kulakları keserken kapıyı açtım. Kapıyı sertçe kapatırken yavaşça açıp indi. Yeşiller mavilerimi bulurken sordu. 

"Nereye geldik?" cevap vermezken bileğinden tutup yürümeye başladım.

"Bir soru sordum mafya."

"Duydum." arka tarafa geldiğimizde cebimdeki anahtarı çıkarıp kapıyı açtım.

"Buraya neden geldik?" yine cevap vermezken kapıyı kapatıp kilitledim.

"Artık cevap ver." koridoru geçip merdivenlere geldiğimizde dönüp mavilerimi yeşillere diktim.

"Bu gece sen cevap vereceksin." yeşilleri ürkek bir tona bulanırken dönüp basamakları çıkmaya başladım. Sessizce çıkarken derin bir nefes aldım.

Çok sinirliydim.

Odaya geldiğimizde kapıyı açıp içeri girdim. Işıkları açarken bileğini bırakıp kapıyı kapattım. Kilitlerken sordu.

"Burası senin mi?"

"Bir dostumun."

"Burada bir direk var."

"Ve sen onun ne olduğunu biliyorsun." yeşilleri öfkeyle parlarken ceketimi kavradı.

"Ne demeye çalışıyorsun sen?"

LOVE IN THE DARKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin