8

16 3 0
                                    

Taa daa,Doruk Efe Yazgın !

"Tebrik ederim Ömür Hanım. En yakın zamanda bu güzel projenin bitmiş halini de görmek isteriz. "

Ömür Keskin zorlu bir ihalenin ardından gelen tebrikleri kabul etmeden geri durmadı. Kazandığı bir devlet ihalesiydi,öyle basit bir şey sayılmazdı fakat kendisi için oldukça basit olmuştu. Kimseyle tartışmadan,iş çirkin yerlere gitmeden teklifini yapmış ve ihaleyi kazanmıştı.

"Teşekkür ederim Mustafa Bey." Ömür son el sıkışıp,teşekkür etme faslını da bitirdikten sonra büyük toplantı salonundan çıkıp,binanın çıkışına ilerledi.

İhaleler için sürekli uğradığı bu binayı artık evi gibi tanır hale gelmişti.

Adımlarını biraz daha hızlandırarak,Yavuz'un beklediği arabaya yöneldi. Tam koltuğa yerleştiği anda rahat bir nefes alıcaktı ki,her zaman olduğu gibi çalan telefon buna engel oldu.

"Efendim Başak ?" Ömür,arkadaşına üç gündür memur bir koca gibi davranıyordu. Başak her gün arayarak,akşama gelirken alınacaklar listesini Ömür'ün eline tutuşturuyordu.

"Akşama gelirken yoğurt,süt ve keten tohumu alır mısın ? Ha bir de yabanmersini,mümkünse dondurulmuş olmasın."

Ömür gözlerini devirirken,Başak'ın söylediklerini aklına not aldı. İstediği şeyler bir nebze normal şeyler olsaydı,belki Ömür bu kadar tepki vermezdi ama keten tohumu da ne oluyordu öyle ?

"Tamam Başak'çığım,alıp geliyorum !" Ömür arkadaşının yüzüne telefonu kapatarak,veremediği derin nefesini verdi ve şöförüne markete uğrayacaklarını bildirdi. Tıpkı üç akşamdır olduğu gibi.

Aslında Başak'ın da planlarında Ömür Keskin'in korkutucu büyük evinde bu kadar uzun kalmak yoktu fakat arkadaşında kaldığı gecenin ertesi gününde evine giderken kendi şirin mahallesinde Topal'ı görmüştü. Ömür her ne kadar inanmasa da Başak gördüğünü biliyordu. O korkunç adam,genç kadının evinin etraflarında dolanıyordu. Hal böyleyken kendi evinde kalamazdı. Üstelik Önder telefonlarını bile açmazken !

Başak Gürsoy,kaldığı eve,Ömür'ün yanına döndükten kısa bir süre sonra sevgilisinden iş seyahati için yurt dışına çıktığını ve Alaz Devrim ile Doruk Efe Yazgın'ında onunla beraber olduğunu belirttiği bir mesaj almıştı. Başak sevgilisinin böyle bir haberi sadece mesaj ile söylediğine mi yansa yoksa Topal denilen herifin göz hapsinde olduğuna mı karar veremezken Ömür'ün güvenli kollarına attı kendini. Önder'e anlatacağı tüm o olayları ise içine attı,eğer o haber vermeden yurt dışına gidebiliyorsa Başak'ta bazı olayları kendine saklayabilirdi değil mi ?

Yaklaşık bir saat sonra,Başak şöförün taşıdığı poşetleri aldı ve mutfağa geçti. Ömür ise eline yeni geçmiş Topal dosyasına bakmak ile meşguldu.

"Ömrümün en güzel çağı,gel hadi !" Başak her akşam olduğu gibi bu akşam da muhteşem bir sofraya Ömür'ü davet ederken,genç kadın itiraf etmek istemese de arkadaşının burda olmasından dolayı mutluydu.Her daim sessiz olan evde ses olmuş,kullanılmayan mutfağı harika kokular esir almıştı.

Başak tam anlamıyla bir ev kuşuydu. Gerekmedikçe evden çıkmaz,hayatın olabildiğince tadına varırdı. Kliğinin de randevuları olmadığı müddetçe vakit geçirmez,işini eve getirmeyi tercih ederdi. Keyif çatarak,programını düzenlemek onun için çok kolaydı. Bu geleneği arkadaşının evine de taşımıştı ve koskoca evde bir canlılık belirtisi gösteriyordu.

"Üzerimi değiştirip geliyorum bebişim !" Ömür merdivenleri koşar adım çıkarken gözleri kilitli odaya takıldı. Başak burdayken çok ziyaret edememişti fakat yarın poligona uğramayı planlıyordu. Hem belki arkadaşı da gelirdi,silahlarla az da olsa onunda bir haşır neşirliği vardı.

DOKUNULMAZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin