11

17 3 0
                                    

Medyada nihayet bulabildiğim Alaz Devrim var. Sizce olmuş mu ? Lütfen fikirlerinizi belirtin.

Keyifli okumalar !



Ömür nihayet Adana'dan dönmenin mutluluğunu yaşarken,İstanbul'a adımını attığı gibi şirkete gitti. Yol yorgunluğu,bavul işleri filan hiçbiri önemli değildi. Şu an tek istediği alışkın olduğu o yoğun tempoya girebilmekti. Bir haftalık yan gel yat tatili onu fazlasıyla mutlu etmişti fakat işleri daha fazla savmak istemiyordu. Üstelik daha bulması gereken bir amcası vardı.

Ömür'ün aklı tekrar annesine giderken,telefonundan o eski fotoğrafa bir daha baktı.

Gülsüm Kesin.

Annesiydi işte,Gülsüm'dü adı. Yirmi altı yıldır babasının sır gibi sakladığı isimiyle,güzel kadın fotoğraftan gülümsüyordu ona. Ömür belki de ilk kez sorguladı babasını. Neden böyle yapmıştı ? Neden saklamıştı bu güzel kadını Ömür'den ? Mezarına ziyareti bile çok görmüştü kızına ama neden ?

Soruları sürekli olarak beyninde dönüp dururken,cevaplarının kimde olabileceğini biliyordu genç kadın.

Haldun Dinçer

Eğer Ayşegül'ün bile bulamadığı kadar gizliyse o zaman Oktay Keskin kesin Haldun'a anlatmıştı.

Ömür hızlı adımlarla,topuklularının çıkardığı tok sesle Haldun'un odasına giderken,birden önünün kesilmesiyle durakladı.

"Ömür Hanım merhaba,hoşgeldiniz ! Nasılsınız ?" Ömür önünü kesen genç çocuğa bakarken,anlamadığını belli eder bir tavırla kaşlarını havalandırdı.

"Sen kimsin ?" Genç çocuk hayranı olduğu büyük patronla konuşmanın heyecanını yaşarken,Ayşegül Hanım'ın ona tembihlediklerini hatırladı.

"Şey ben Ayşegül Hanım'ın stajyeri Mehmet Çayır. Aslında Ayşegül Hanım sizinle konuşmamam konusunda beni uyarmıştı fakat sizi böyle karşımda görünce dayanamadım. Bir şeye ihtiyacınız varsa lütfen söyleyin ben yaparım." Ömür karşısında ki heyecanlı genç stajyeri normalde ciddiye alabilir. Onunla görüşüp,birkaç tüyo verebilirdi fakat şu an kafası öyle farklı yerdeydi ki onunla ilgilenmek aklına gelebilecek en son şey bile değildi.

"Bak Mehmet,Ayşegül'e söyle bir ara seninle bana görüşme ayarlasın. Şimdi senden istediğim tek şey iki tane köpüklü Türk kahvesi. Haldun Bey'in odasına." Ömür genç asistanın omuzunu nazikçe sıkıp,aynı tempolu adımlarla Haldun Amcasına giderken arkasında bıraktığı Mehmet hayran bakışlarla büyük patronunu izledi. Anka Holding tam iki senedir onun hayaliydi. Ömür Keskin ise beş yıldır. Şimdi ise ona kahve yapıcaktı !

Mehmet'i çoktan unutan Ömür,amcası yerine koyduğu adamın odasının önüne gelince ayaklanan güzel asistana baktı. Haldun Bey,zevkine düşkün bir adamdı. Bu herkesçe bilenen bir şeydi fakat Ömür buna bir türlü alışamamıştı.

"Hoşgeldiniz Ömür Hanım,Haldun Bey'i arayıp haber veriyorum hemen." Ömür,dudaklarını büzerek konuşan asistana yüzünü ekşitmek istese de sabit tuttuğu ifadesiyle asistanı onayladı.

Haldun'un genç ve güzel asistanı Seda,büyük patronu kızdırmamak adına hızla telefonu eline aldı ve patronunu arayıp Ömür Keskin'in geldiğini söyledi. Patronunun gergin sesiyle bir şeylerin ters gittiğini fark eden Seda,bunu olabildiğince çaktırmadan Ömür'e döndü.

"Haldun Bey sizleri bekliyor Ömür Hanım. Buyrun." Ömür kendisine açılan kapıdan içeri gireceği sırada aklına gelen şeyle duraksayıp asistana döndü.

DOKUNULMAZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin