Marketin ön tarafı zifiri karanlık olduğu için önümüzü görmekte güçlük çekiyorduk. Uykusuzluktan gözlerim şişmişti, artık bir yerlere gidip kestirmemiz gerekiyor.
Sonunda çıkış kapısını bulmuştuk marketten tam çıkarken gerilerden önce bir çığlık daha sonra anırmaya benzer bir ses duyduk.
Sorun şu ki gelen çığlık sesi bir insana ait idi. Orada neler oluyordu.
Tekrar duyduğumuz anırma sesiyle ürküp hemen marketin dışına attık kendimizi. Saat epey geç olmuştu yakında güneş doğacaktı ve bizim gidecek bir yerimiz yoktu.
Kapının oraya bıraktığımız Tess'in motoru üçümüzü buradan götürebilecek mi bilemiyorduk. Richert motoru kullanmak üzere hemen atladı Tess ve bana "hadi atlayın" diyerek motoru çalıştırdı.
Richert'ın arkasına Tessy oturdu ama benim için pek bir yer kalmamıştı.
Ayak sesleri bizi biraz daha hızlandırdı Tess "hadi artık" diye bağırdı. Atladım Tess'in arkasına baya bir sıkışmıştım her an düşebilirim.
Güzel yanı şu ki pisliklerden biri olmadan düşüp ölebilirim.
Fırsat bu ki sarıldım Tess'e o sarı saçları ne kadarda güzel görünüyordu.
Sokak lambaları çalışmadığı için sokaklar epey karanlıktı motorun ışığı sayesinde önümüzü görüyorduk Richert çok iyi kullanıyordu aslında bana da öğretse hiç fena olmazdı.
Geniş bir sokağa girmişti Richert nereye gidiyorduk hiç bir fikrim yoktu uzaklarda bir şey gördük yolun ortasında ışık oraya kadar fazla ulaşamadığı için ne olduğunu göremedik. Yaklaştıkça ne olduğunu anlamaya çalıştık.
Bu Finc'in ta kendisiydi.
Önümüzü kesen Finc'i fark edince Richert hemen frene bastı motoru geri çevirmek istedi ama Finc bize doğru koşmaya başladı.
Richert "Tom sen Tessy koru" dedi ve Finc'e doğru koştu yolun ortasında karşı karşıya geldiler ben hemen Tess'i yolun kenarına götürdüm.
Arkamı döndüğümde Richert yerdeydi Finc boğazını sıkıyordu. Richert kurtulma çabasındaydı ama başaramıyordu.
Tess hemen çantasından bir şırınga çıkararak bana uzattı "acele et" bu ne şimdi Tess? diye sordum bana unuttun mu? diye sordu aklıma geldi Richert'ı düzeltmişti bu ilaç Finc'i de kurtarabilirdik hemen ortaya doğru koştum.
Finc geldiğimi farketti Richert'ı bırakıp hemen üstüme atladı elimdeki şırınga birden elimden fırladı kahretsin nasıl oldu bu. Finc çok güçlüydü zaten aşırı kaslı kolları vardı bir anda Finc'i üzerimde buldum boğazımı sıkmaya başladı.
Richert ilerde kıvrandığından bana yardım edemiyordu galiba sonum gelmişti çok kötü sıkıyordu sesim dahi çıkmıyordu.
Güneş doğmaya başlamıştı son kez güneşin doğuşunu izliyordum gözlerimi kısmıştım öleceğimi anlamıştım.
Birden arkadan biri yerdeki şırıngayı alarak Finc'in sırtına sapladı.
Üzerimden hemen kalktığı gibi kulakları sağır edercesine bağırmaya başladı çok geçmeden yere kapaklandı.
Büyükçe ne bir nefes aldım kendime geldim Finc'e iğneyi vuran Tess'miş. Her halde bu kız beni kurtarıyor ne kadar mükemmel olduğunu söylemiş miydim?
Tess hemen Richert'ın yanına koştu ardından da ben. "iyi misin?" diye sordu Tess, Richert ona iyi olduğunu söyleyip başını aşağı yukarı salladı.
O sırada Finc'in kendine geldiğini gördük Richert bu sefer çantasına koyduğu silahı çıkartarak Finc'e doğru uzattı.
"Finc iyi misin ?" diye sordu Richert, Finc ona başını salladı daha sonra nerde olduğunu ve neler olduğunu söyledi. Anlaşılan bu iğne işe yarıyordu Finc kendine gelmişti.
Finc birden ''OLAMAZ" diye bağırdı. Richert neden bağırdığını sordu. Finc "Hemen kaçın buradan" diye tekrar bağırdı. Arkadan bize doğru gelen bir ışık ve araba sesi geldi hepimiz arkamızı döndük evet bir araba geliyordu beyaz ışığı gözümüzü kör ediyordu.
Birden bir çığlık sesi duyduk bu Finc'den gelmişti kafamızı çevirdiğimizde 12 yaşlarında bir kız zombinin Finc'in boynunu ısırdığını gördük.
Tessy "HAYIR" diye bağırmaya başladı arkadan gelen arabada kim varsa artık bizim buraya doğru ateş açmaya başladı.
Kim bunlar ? Neler oluyor burada ?
zd
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mizahi Zombiler
Science FictionŞimdi izlediğimiz zombi filmlerinin gerçek olduğunu düşünün. Tabiki düşünmediniz bende sizler gibi düşünmedim. Ancak koca şehirde şuan zombilerle yaşıyorum. Evet yaşıyorum tek sorun onların beni yemek istemeleri, nerede eski komşular adam gibi du...